Ahmet Hakan mı, Hazal Kaya mı M. Kemal’i daha çok seviyor?
Hazal Kaya, “Pera Palas’ta Gece Yarısı” isimli dizide “Atatürk”ü görüyor, bir roller (beceremiyor da neyse), bir afra tafra, sanki dilini yutuyor… Belki seyretmişsinizdir, o sahne Ahmet Hakan tarafından tenkit edildi. Hakan, “Hazal Kaya’nın oyunculuğundan nefretimin 5 nedeni” diye bir yazı kaleme aldı.
Hazla Kaya da Ahmet Hakan’ı kastederek, “Senin fikrinin ne önemi var vasat herif!” diye bir açıklamada bulundu. Bunun üzerine Ahmet Hakan’ın varlığına, birliğine, dirliğine, gelmişine ve geçmişine dair hoş olmayan pek çok söz sarf edildi.
Ahmet Hakan, “nefret akıyor bana karşı sosyal medyadan” diyor. Sonra “nefretin” kötü bir şey olmadığını söylüyor. “Nefret etmesini bilmeyen sevmesini de bilmez.” diyor, doğru söylüyor. Nefretin “Bir kimseye, bir şeye karşı duyulan çok olumsuz duygu.” olduğunu ekliyor.
O taraf şu tarafa, şu taraf da diğer tarafa bir şeyler geveliyor.
Ahmet Hakan, Hazal Kaya’nın ifadesini güzel bir edisyonla kendisini eleştirenlere yönelterek şöyle sunuyor:
“Sizin fikrinizin ne önemi var vasat herifler. Sizin fikrinizin ne önemi var vasat kadınlar.”
Ahmet Hakan’ın nefretinin sebebi, M. Kemal’in dizideki hâli, işleniş biçimiymiş. Hazal Kaya’nın kabızlığı ise “vasat adam” tarafından beğenilmemek. Ahmet Hakan, vasat bir adam olduğunu kabul ediyor da kibri boyundan büyük olan Hazal Kaya beğenilmemeyi hazmedemiyor.
En can alıcı nokta ise şurası… “Atatürk’ü Koruma Kanunu” devreye girsin istiyor, nefretin normalliğini kabul eden Ahmet Hakan. Tabiî ki! Hatta dizide emeği geçen herkes Atatürk ile alay etmenin hesabını vermeli; Hazal Kaya kim oluyor da “koskoca Ata”yı gördüğü sahneyi bu kadar kötü oynayabiliyor! Hatta Hazal Kaya kim oluyor ki “Ata”yı görme şerefine nail olabiliyor!
Vasat Hakan, Hazal Kaya için “Gözlerine ve yüzüne ifade yüklemesini bilmiyor. Sahne ne olursa olsun hep şımarık kız çocuğu modunda.” diyor.
Hülasası aynaya karşı kavga ediyorlar, kafes şenleniyor.