Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ), Gazze’deki trajediyi hukuki boyutlarıyla ele alan önemli bir çalışmayı yayımladı. Prof. Dr. Mustafa Eminoğlu’nun editörlüğünde hazırlanan "Gazze’de İşlenen Soykırım Suçuna Katılan Çifte Vatandaşların (İsrail/Türkiye) Hukuki Durumu" raporu, çifte vatandaşlık konusundaki tartışmaları ve soykırım suçunun uluslararası hukukta nasıl ele alınabileceğini analiz ediyor.

Rapor, Gazze’deki insanlık suçlarının ulusal ve küresel boyutlarını incelerken, Türkiye’nin vicdani ve hukuki sorumluluklarını vurguluyor. Adalet ve hukukun küresel sistemdeki yeri hakkında önemli sorular ortaya koyan eser, akademik ve insan haklarıyla ilgilenen kitlelere hitap ediyor.

İsrail’e mühimmat sevkiyatından dönen Alman gemisine baskın İsrail’e mühimmat sevkiyatından dönen Alman gemisine baskın

Rapora göre "Gazze’de İşlenen Soykırım Suçuna Katılan Çifte Vatandaşların Hukuki Durumu," şu şekildedir:

Askerlik ve vatandaşlıktan çıkartılma

Türkiye-İsrail çifte vatandaşlarının İsrail ordusunda görev almaları durumunda, Türk vatandaşlığı kaybettirilmesine ilişkin düzenlemeler vardır. Türk vatandaşlık kanununa göre, izinsiz olarak yabancı bir devlet hizmetinde gönüllü olarak askerlik yapan kişiler vatandaşlıktan çıkarılabilir​.

İşgalci İsrail ordusunda yer alan bu çifte vatandaşların gönüllü olarak katıldıkları sosyal medya paylaşımlarından anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bu kişilerin vatandaşlıklarının kaybettirilmesi, hukuki bir zorunluluk olarak ifade edilmiştir.

Uluslararası yaptırımlar

Güney Afrika gibi bazı ülkeler, işgalci İsrail ordusuna katılan vatandaşlarını gözaltına alma kararları almıştır. Maldivler ise İsrail pasaportu taşıyan kişilerin ülkeye girişini yasaklamayı planlamaktadır. Türkiye'de de bu tür adımların atılmasının, işlenen suçlara yönelik uluslararası yargılamalarda etkili olacağı belirtilmiştir​.

Hukuki süreç

Türkiye’nin ilgili hukuki süreçleri daha etkili şekilde uygulaması gerektiği vurgulanmış, özellikle çifte vatandaşlık durumlarının tespiti ve bu kişilere yönelik yaptırımların uygulanmasının önemine değinilmiştir​
Bu hususlar, çifte vatandaşların Gazze’deki soykırım suçundaki rollerini ve buna karşılık Türk hukukunun alabileceği önlemleri açıklamaktadır.

Daha detaylı bilgi için raporun ilgili bölümleri detaylı incelenebilir. 

Neden vatandaşlıktan çıkarılmıyorlar?

Vatandaşlık hakkı soykırıma ortak olmak ve ihanetle var olamazken yetkililer kanunu uygulamak için neyi bekliyorlar?

Güney Afrika ve Maldivler gibi ülkeler, işgalci İsrail ordusuna katılanlara yönelik yaptırımlar uygulayıp. katliama ortak olmayıp insani ve vicdani bir duruş sergiliyor. Maldivler İsrail pasaportu taşıyan kişilerin ülkeye girişini yasaklamayı planlıyor. Türkiye'nin, bu konuda benzer adım atmaması büyük bir rezalettir. Türkiye, Gazze'de işlenen insanlık suçlarına ve soykırıma karşı durmada durmakta neden bu kadar sessiz kalıyor? Bu tutum, yalnızca uluslararası arenada Türkiye'nin saygınlığını zedelemekle kalırken, aynı zamanda insan hakları ve adalet arayışındaki masum halkların da hayal kırıklığına uğradığına neden oluyor. İnsanlık suçlarına karşı sessiz kalmak, bu suçları onaylamak anlamına gelir. Türkiye, adaletin yanında mı duracak yoksa suç ortaklarının gölgesinde mi kalacak?

Baran Dergisi