Ukrayna üzerine konuşmak istiyorum ancak öncesinde Venezüella hakkında birkaç şeyden bahsetmeliyim. 5 Mart Venezüella Komünistleri için oldukça önemli bir gündür. Venezüella Komünist Partisi (VKP) 5 Mart 1931 yılında kurulmuştur. VKP Moskova tarafından yönlendirilmeyen tek komünist partiydi. VKP tabii ki Sovyetlere karşı değildi ancak onlardan emir de almıyorlardı. Diğer tüm önemli komünist partiler ise Sovyet Birliği tarafından yönetiliyordu. Küba Komünist Partisi tüm Karayipler’den sorumluydu ve doğrudan Moskova’dan emirlerini alıyorlardı. Brezilya Komünist Partisi de aynı şekilde Moskova tarafından kontrol ediliyordu. Sadece VKP tamamen bağımsızdı. Ve şunu söylemekten gurur duyuyorum: Rusya tarafından dışlanan komünistlerdendik biz çünkü bizi ajanlaştırma girişimlerine karşı koymuştuk. İşte bu yüzden de hapiste tıkıldım kaldım. KGB sırf Sovyetler’de değil Arap ülkelerinde de tutuklanmamam için yapmam gereken görüşmeleri engelledi. Sonuç olarak illegal bir şekilde hapishaneye düştüm.
Bugün 6 Mart ve babamın 1953'te ilk kez zayıf düştüğünü gördüğüm tarih. Gazete okuyordu ve birden ağlamaya başladı. Bahçedeydik ve ben ancak 4 yaşlarındaydım. Gazeteye baktığında Stalin’in öldüğünü görmüştü. Joseph Stalin 5 Mart 1953 tarihimde ölmüştü. Daima tüm komünistler için en önemli devrimci olan Lenin’i, Stalin’in öldürdüğünü düşünmüşümdür. Stalin onu ortadan kaldırmıştı ve Başkan Putin iktidara gelene kadar Rusya'da hep karışıklık yaşandı. Putin büyük Rusya’yı yeniden inşa etti.
Ukrayna'nın yahudi başkanının Banderistlerin* müttefiki olduğunu nasıl açıklayabilirsiniz? Bu insanlar II. Dünya Savaşı sırasında çok fazla Yahudi öldürdüler. Bunu nasıl açıklayabiliriz? Garip şeyler oluyor.
Aslında savaşı ABD ve NATO kazanacakken insanlar Ukrayna’nın savaşı kazandığını zannedecekler. Bu cani emperyalistler insanlığın ve Ukraynalıların düşmanıdır. Ukrayna'nın pek çok yeri yok edilecek ve birçok Rus askeri öldürülecek. Türkiye'nin savaşta çok ilginç bir rolü var. Türkiye Ukrayna’yı destekliyor gibi görünse de bir yandan Rusya ile iyi bir taktiksel ilişkiye sahip. Türkiye’nin Boğazları Rus gemilerinin geçişine kapatması sadece Ruslarla ilgili değil; Türkiye, bu adımıyla Boğazları NATO gemilerinin geçişine de kapatmış oldu. Bu çok ilginç bir durum. Herkes Türkiye'nin Rus gemilerinin Karadeniz'e girmesine izin vermediğini söylüyor ancak bu önemli değil, çünkü Rusya’nın Karadeniz'de çok fazla gemisi zaten var. Aynı zamanda bu olayın anlamı NATO gemilerine izin verilmemesidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Allah korusun. Bu büyük ve çok zeki adam verimli bir politika izliyor. Tabii ki, Suriye ve Ermenistan'da Ruslarla anlaşmazlıklar ve çatışmalar var. Ama ortak taktik çıkarlar da bulunuyor. Unutmamalıyız ki, Türk Sultanları zamanında Türk imparatorluğunun kontrol alanı altındaki tüm milletleri koruyordu. Sadece Müslümanlara değil, bütün dinlere ve inananlara saygı duyuyorlardı. Türk imparatorluğunun çöküşünden sonra korkunç bir karmaşa yaşandı. Korkunç koşullar bugüne kadar devam etti ve bu sadece Müslümanlar için değil, herkes için vakiydi. Türkler herkese saygı duyuyordu ve yasaları yerine getirmişlerdi. Bir kazancımız var ki o da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve umarım bir sonraki seçimleri kazanır. Tabii ki, muhalefette de bazı harika insanlar var, ancak bu hükümeti değiştirmek için yeterli değil ve mevcut hükümet iktidarda kalmaya devam etmeli. Umarım çatışma durumunun barışa dönüştüğünü görürüz.
Her şey günden güne daha pahalı hale geliyor. Bir varil petrol 100 doların üzerine çıktı. Sanırım, Venezüella petrol konusunda dünyanın en zengin ülkesiydi ve şimdi orada bir karmaşa var. Bir villada yaşayan ve hali vakti iyi olan ailem bile sorun yaşıyor. Peki ya normal insanlar? İnsanların yüzde 90'ı sefalet içinde yaşıyor. Bunun olmasına izin vermek Venezüella hükümetinin en büyük hatasıdır. Venezüella'nın mülklerini dışarıdan getirmediler. 2002'de kardeşim Lenin aracılığıyla Venezüella hükümetini, ABD'deki tüm Venezüella mülklerini satması için uyardım ama hükümet hiçbir şey yapmadı ve Venezüella mahvoldu.
Diğer kardeşim Vladimir Venezüella Merkez Bankası'nda çalışıyordu ve eşinin annesi Venezüella Merkez Bankası'nın önemli bir bölümünün yöneticisiydi. Venezüella 'ya 20 yıl önce İngiltere Merkez Bankası'ndan altınları geri alması gerektiğini söyledim. Hiçbir şey yapmadılar. Uyardığımda, Başkan Chavez iktidardaydı. Etrafı yeterli olmayan insanlarla çevriliydi. Venezüella'nın düşmanıydılar. Bazı hainler de var ve bunlar ABD için çalışıyorlar. Sürgün edilebilirlerdi ama hükümet onlar hakkında hiçbir şey yapmadı ve suç ortağı oldular. Ne olacağını bilmiyoruz ama sonunda ne olacaksa Venezüella halkı galip gelecek. Ve Türkiye halkı muzaffer olmalı.
Allahu Ekber!
Dipnot
*II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası ile iş birliği yapmış olan Stepan Bandera’nın takipçileri.
