Esma’ül Hüsna, Allah’ın güzel isimleri… Bu 99 isimde âlemdeki her şey saklı… Şöyle yazıyor İbda Mimarı Salih Mirzabeyoğlu “İnsan-Erkek ve Kadın” isimli eserinde:
- “Âlemde herşey, Allah’ın 99’da toplu sayısız isimlerinin tasarrufu altındadır. Buna nisbetle insanî hakikat, bâtınımızda, Allah’ın kendi sureti üzerine yarattığı… Allah’ın her ismiyle zâtı murad edilmesi ve bu bakımdan o küllün parçalanamaz oluşu, bunun yanında her ismin belirttiği mânânın diğerinden farklı olması gibi, o isimlerin misliymiş gibi duran bir küllün-bütünün içinde ve ona âit olarak, (İNSANÎ HAKİKATE âit olarak), Allah’ın isimlerinin-Allah Sevgilisi’nin isimlerinin tasarrufu altındayız.” (s. 271)
Allah’ın ve Sevgilisinin isimlerinin tasarrufu altındayız… Öyleyse bu isimleri tek tek okumak, şerh etmek, tefekkür etmek, zaten bizde olanı yeniden keşfetmek anlamına geliyor; 99 güzel ismin, İslâm tasavvuf ve tefekküründeki merkezî rolü de böylece ortaya çıkıyor.
Bahaddin Yeşiloğlu “Esma’ül Hüsna”yı manzum olarak kaleme alarak, belki de bu anlamda yeniden gündemimize getirdi. Kitab için bir takdim kaleme alan Saadettin Ustaosmanoğlu, “âlemde herşeyin Allah’ın 99 isminin tasarrufunda olması” sadedinde şöyle diyor:
- “Esma’ül Hüsna’nın bu hâl üzere okunması hâlinde tecelli eden hikmetleri anlamanın mümkünlüğünü hatırlatarak, Bursevî hazretlerinin “İlâhî İsimler-Tuhfe-i Recebiyye” isimli eserinden nakledelim. (…) Şunun için ki, okuduğumuz Esma’ların zuhur yerlerinin tüm kâinat olduğunu velî kelâmıyla hatırlayarak isimleri okumuş olalım:
“Bağdat “Zahir” ismine mahsustur…”
“Mısır “Bâtın” ismine mazhardır…”
“Konya “Kâdir” ismine mazhardır…”
“Kıbrıs adası “Muhît” ismine mazhardır…”
“Bursa şehri “Malike’l Mülk zü’l-Celal ve’l-İkram” isimlerine mazhardır…”
“Edirne şehri “Hafîz” isminin mazharıdır...”
“İstanbul “Câmî” ismine mazhardır, çünkü saltanatın yeridir. (…) İstanbul kalbin makamıdır ki, azalara ve hislere kuvvet kalbten sarî olduğu gibi, memleketlerin her tarafına da metanet Rum sultanından hâsıl olur. Çünkü ism-i azam ve devleti, devletlerin en kapsayıcısıdır ve Mehdi’nin zamanına bitişik olsa gerektir. İstanbul memleketlerin kalbi ve beldelerin kuvvetidir.”(…)
Bahaddin Hoca diyor ki:
- “Vakit ve ömür kısa menzilin gayet uzak
Gayret edeple yürü yollarda bin bir tuzak
Gücüne güç dayanmaz dilerse zorla yapar
Her dem kolayı seçen, yanlış yollara sapar.
Sırlarla dolu âlemde bir sırrın peşindeyiz ve; atalet ehli bu sırdan zerre miskal nasipli değildir. Adalet, sırrı arayanlarda tecelli eder.”
Bahaddin Yeşiloğlu, Esma’ül Hüsna’dan ilhamla yazdığı manzumelerle, hem Allah’ın 99 ismini, hem de ondan süzülen mânâları oldukça sade-anlaşılır bir üslûpla vermiş. Kitap iki bölümden oluşuyor: Birinci bölümde Esma’ül Hüsna, İkinci bölümde ise Esma’ül Hüsna’dan Tedailer yer alıyor. Eser Kökler Derneği Yayınları’ndan çıkmış.
ESMA’ÜL HÜSNA – MANZUM’DAN SEÇMELER
El-Muhsi
Varlık yokluk iç içe hayat böyle yürüyor
Korku ümit el ele ilmi eşyayı bürüyor.
El-Mübdi
Sebebsiz ve benzersiz seni nurdan yarattı
Hasreti duyman için aslına gurbet kattı.
El-Hâdî
Ne kadar gayret etsen nasipte yoksa olmaz
Rabbin dilemez ise insan doğruyu bulmaz.
El-Mucîb
Yalvar kulum yalvar ha Kafdağın karı erir
Kula yakışan budur isteyene O verir.
El-Evvel
Zaman O’nun mahlûku zaman O’nunla başlar
O’ndan evveli yoktur, O’na nisbet kayıtlar.
Not: Eseri Kökler Derneği Yayınları’ndan temin edebilirsiniz. (Tel: 0538 818 91 79)
Baran Dergisi 415. Sayısı