Homo Americanus’un mabedi yanmaya devam ediyor!

ABD'nin California eyaletinin Los Angeles kentinde başlayan yangınlar yaklaşık bir haftadır devam etmekte. Şu ana kadar en az 24 kişinin öldüğü bildirilen yangınlar birçok kişiyi yaraladı ve evlerinden etti. 23 kişinin kayıp olduğu söyleniyor. Su rezervlerinde sıkıntıların yangın söndürmeyi zorlaştırdığı bölgelerde bir de sert Santa Ana rüzgarları yangını körüklüyor. Los Angeles'taki Palisades yangınlarında 23 bin dönümden fazla alan kül olurken pazartesi akşamı itibariyle yalnızca yüzde 14 oranında kontrol altına alındığı bildirilmişti. Yangının söndürüldüğü bölgelerde yağmacılık ve kundakçılık vakaları baş gösteriyor. Kundakçılıktan bir kişi gözaltına alınırken en az dokuz kişinin yanan binalardaki değerli eşyaları almaya çalışırken yetkililer tarafından yakalandığı belirtiliyor. Göze çarpan bir diğer durum ise, eyalet genelinde yangınları söndürecek su rezervlerinin bulunmaması veya az olması. Orman yangınlarını söndürme çalışmalarında kullanılması gereken ancak onarım nedeniyle kapalı olan kritik su rezervuarları dikkat çekiyor. Orman yangınları başladığında kentin su altyapısı için kritik öneme sahip yaklaşık 117 milyon galon su kapasiteli Santa Ynez Rezervuarı'nın "onarım nedeniyle kapalı" olması yangınla mücadelede yaşanan zorlukları artırdı. Palisades bölgesindeki yangınlarda yüzbinlerce insan evlerinden tahliye edildi. Evleri kül olanların yeni ev arayışı ise fırsatçıların ilgisini çekti. Yangın bölgelerinde yeni ev bulmak isteyen insanlar, fiyatların normalden iki katı fazlaya çıktığını belirtiyor. Yangının büyümesinde Santa Ana rüzgarları da büyük rol oynuyor. Doğu ve kuzeydoğudan esen Santa Ana rüzgarlarının Salı günü tekrardan hızlanarak saatte 112 kilometre hıza çıkabileceği söyleniyor. Bu da, eğer söndürülmezse, yangının daha fazla körükleneceği anlamına geliyor. Binlerce dönümlük arazilerin kül olduğu bölgelerde yangına müdahale etmek için kullanılan pembe renkli yangın yavaşlatıcı Los Angeles'ı pembeye boyuyor. Uçaklardan atılan bu pembe renkli toz, alevlerin çevredeki bitki örtüsüne veya yanma riski taşıyan bölgelere püskürtülerek yangının yayılmasının önüne geçilmeye çalışılıyor. Hollywood yangından ne kadar etkilendi? CNN'de yer alan habere göre, Hollywood sektörü uzmanı Keri Bibıl, yangınların, ekonomiyi ve paralel olarak Hollywood'u derinden etkileyeceği görüşünde. “Yangın ortaya çıktığında, endüstrinin yaptığı ilk şeylerden biri The Last Showgirl ve A Better Man'i de içeren prömiyerleri iptal etmek oldu. Ve şimdi de bazı ödül törenlerinin ya da adaylık duyurularının ertelendiğini görüyoruz. Ve birçok insanın fark etmediği şey şu, bu tarz olaylar yaşandığında ekonomik bir etkisi oluyor, mesele yalnızca star ünlüler değil. Makyaj sanatçıları, yemek firmaları, organizatörler, şoförler ve berberler de etkileniyor. Bu olayların etrafında, iptal edildiklerinde veya ertelendiklerinde acı çeken bir ekonomi var.” Keri Bibıl, 2025 yılından önce insanların ağzında dolaşan "2025'te hayatta kal" sloganını hatırlattı ve 2025'in yangınlarla başladığına dikkat çekti. “Pandemi vardı ki bu tüm dünyayı altüst etti. Ve tabi birçok insanın işi ve hayatı tamamen altüst oldu. Ve hemen sonra yazarlarımız ve oyuncularımız, ki bu çok yıkıcıydı, greve gitti. Bir süre insanlar şu cümleyi kuruyordu: "2025'e kadar hayatta kalalım" evet, 2025 geldi. Şimdi de devasa bir yangın ve kent problemleri var.” Hollywood yazısı yandı mı? Hollywood Yazısı (önceden "Hollywoodland" işareti), Los Angeles, Kaliforniya'da bulunan ve sapkın Amerikan kültürünün simgesi... Santa Monica Dağları'nda bulunan Hollywood Hills'in Mount Lee tepesinde bulunur. 1923 yılında tahta ve sac levhadan yapılmıştır, 1978 yılında yıkılıp çelikten tekrar yapılmıştır. Yüksekliği 13,7 m, uzunluğu ise 106,7 m'dir. Los Angeles'ı çevreleyen şiddetli orman yangınları 8 Ocak'ta Hollywood Tepelerine sıçrayarak Los Angeles İtfaiyesinin tahliye emri vermesine sebep olmuştu. Ancak 9 Ocak günü öğle saatlerinde Hollywood tabelasına en yakın olan ve Sunset Yangını olarak adlandırılan yangının Belediye Başkanı Karen Bass tarafından kontrol altına alındığı bildirildi. Sosyal medyada yer alan meşhur Holywood yazısının yanma görüntülerinin "fake" olduğu belirtilse de, pompaladığı sapkın hayat tarzı ve dünya çapında verdiği zararlar sebebiyle Holyywood'un ateşinin çoktan tutuştuğu aşikâr! “Suç Ortağı Hollywood” 2024’ün Şubat ayında vefat eden Alev Alatlı, Hollywood’u incelediği "Suç Ortağı Hollywood & Kaan'ın Kitabı" eserinde, Hollywood’un Amerikan mitini nasıl inşa ettiğini ve Homo Americanus'un (Amerikan insanı) nasıl şekillendirildiğini, Hollywood'un sadece bir eğlence sektörü olmadığını, aynı zamanda Amerikan değerlerini ve ideolojisini dünya çapında yayma amacı güttüğünü vurguluyordu. Kitapta, Hollywood'un Amerikan kültürünün lokomotifi olduğu, Amerikalıların giyim kuşamlarını, davranışlarını, konuşma biçimlerini, hatta aşk ve evliliğe ilişkin tutumlarını şekillendirdiği belirtilir. Ayrıca, Hollywood'un Amerikan mitini yaratan zihniyetin bir numaralı suç ortağı olduğu, politikacılarla, iş adamlarıyla, orduyla, istihbarat teşkilatlarıyla birlikte hareket ederek, olan biteni onların istekleri ve çıkarları doğrultusunda sunarak tahrip edebildiği ifade edilir. Alatlı, Hollywood'un yüksek bütçeli filmler üreterek Amerikan mitini yaratan zihniyetin bir numaralı suç ortağı olduğunu, politikacılarla, iş adamlarıyla, orduyla, istihbarat teşkilatlarıyla birlikte hareket ederek, olan biteni onların istekleri ve çıkarları doğrultusunda sunarak tahrip edebildiğini, hasılı sonunda önce kendi halkını, sonra da dünyayı kandırabildiğini belirtir. Kitap, Hollywood'un Amerikan mitini nasıl inşa ettiğini ve Homo Americanus'un (Amerikan insanı) nasıl şekillendirildiğini derinlemesine inceler. Alatlı, Hollywood'un sadece bir eğlence sektörü olmadığını, aynı zamanda Amerikan değerlerini ve ideolojisini dünya çapında yayma amacı güttüğünü vurgular. "Suç Ortağı Hollywood & Kaan'ın Kitabı", Hollywood'un küresel kültür üzerindeki etkilerini ve Amerikan mitolojisinin inşasındaki rolünü ele alan, derinlemesine bir analiz sunan bir eser... Alev Alatlı ise eserini kendi dilinden şöyle anlatıyordu: “Birkaç romanıma talip Hollywood senaristinin imla bilmediğini hatta yazdığı metnin imlasını benim düzeltmek zorunda kaldığımı hayretler içinde gördüğümde Hollywood’u oluşturan insan unsurunun liyakatini incelemeye koyulmuştum. Çok iyi oyuncular, sahneler, müzikler vardı, bunları seyretmek elbette etkileyiciydi ama o süreçte esas keşfettiğim başka bir şey oldu: Hollywood, Amerikan endüstrileri arasında en ayrıcalıklı ve imtiyazlı olandı. Neden, çünkü akıl almaz yüksek bütçeli filmler üreten bu yapı, aynı zamanda Amerikan mitini yaratan zihniyetin bir numaralı suç ortağıydı. Politikacılarla, iş adamlarıyla, orduyla, istihbarat teşkilatlarıyla birlikte hareket ediyor, olan biteni onların istekleri ve çıkarları doğrultusunda sunarak tahrip edebiliyor, hasılı sonunda önce kendi halkını, sonra da dünyayı kandırabiliyordu. Savaş çıkarabiliyor, savaşları sonlandırabiliyor, kahramanlar yaratabiliyor, korkaklar, teröristler, hainler saptayabiliyor ve dünyanın ekranda gördüklerine inanmasını sağlayan bir trans hâli yaratabiliyordu. İşin en acıklı yanı, bizimki gibi ülkelerde yaşayanlar da dâhil olmak üzere dünya entelijansiyasının önemli bir kısmı bu oyunu yutuyor, Hollywood’a asla hak etmediği bir huşu ile yaklaşıyordu. Bir bakıyordunuz incir çekirdeğini doldurmayan konularda uzun uzun söyleşiler yayınlanmış, moda görünüme uymak için saçını boyatan, burnunu kestiren kızcağızlar, kovboyluğa soyunan varoş delikanlıları sarmış ortalığı. Hepsinden öte de Amerika’nın dünyanın en zeki, en akıllı, en yenilmez gücü olduğuna dair bir inanç... Her neyse, tek bir kitapta devasa bir tezi hakkıyla savunmak kuşkusuz mümkün değil, istediğim konuyu size bir parça düşündürmek. Hollywood gerçeğini üzerinde pek durulmayan bu tarafıyla içselleştirebilirseniz, bunun Nasihatname’leri anlamanıza da katkıda bulunacağını düşünüyorum.”

Homo Americanus’un mabedi yanmaya devam ediyor!

Dönmesi, Yahudisi, Ermenisi "kültürel iktidar"ın başında!

Zina serbest! Kemalist hukuk finansal köleler üretiyor

Salih Mirzabeyoğlu'nun Ölüm Odası isimli eserinin 6. cildi çıktı

Dilenciyi tecrit ve topluma kazandırma! Bir Afganistan örneği!

Kemalist sanatçıların Filistin körlüğü

Çözüm: Yahudiyi her şeyden tecrit etmek!

15. Dergi Günleri "Bi' Dünya Dergi" Taksim'de düzenlendi

Necip Fazıl'ın Eserlerinde İlahiyat ve Sosyal Bilimler Paneli düzenlendi

Suriye ile acilen güvenlik anlaşması imzalansın! TSK Golan’a konuşlansın

9 Aralık 1917 - Kudüs, İngiliz işgaliyle Osmanlı Devleti'nin elinden çıktı