İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi'nin Abdullah Tivnikli Salonu'nda, İslamî İlimler Kulübü tarafından 11 Aralık Çarşamba günü 12:30-13:30 saatleri arasında "Necip Fazıl'ın Eserlerinde İlahiyat ve Sosyal Bilimler" başlıklı bir panel düzenlendi.
Etkinliğe yaklaşık 200 kişi katıldı ve dinleyicilere Necip Fazıl Kısakürek'in eserleri hediye edildi. Program sonunda yemek ikramı yapıldı.
Panelde, Necip Fazıl Kısakürek'in düşünce dünyası ve eserleri farklı açılardan ele alındı. Konuşmacılar arasında Prof. Dr. Sami Şener, Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım, Prof. Dr. Ergün Yıldırım ve Prof. Dr. Özcan Hıdır yer aldı.
Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Özcan Hıdır, Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in dava adamlığı ve sosyal bilimler üzerindeki etkisinin daha fazla vurgulanması gerektiğini ifade etti. Konuşmasında, şunları dile getirdi:
“Üstad, hep şiiri üzerinden tanımlanmış, şiiri üzerinden öne çıkmış ama dava adamlığı ve tefekkür yönü çok fazla öne çıkmamış hakikaten önemli bir değerimiz. Zaten İslâmî İlimler dediğimiz veya ilahiyat dediğimiz, sosyal bilimler ile ilgili alanlardaki görüşlerine dair çalışmalar hemen hemen yok denebilir. Dolayısıyla biz bunu biraz vurgulamaya çalıştık. Bu paneller serisinin ilkini, bizim İlahiyat Fakültesi bünyesindeki Akşemseddin salonumuzda geçen sene yapmıştık ve çok da ilgi görmüştük. Dolayısıyla, yenisini yapalım diye bir talep geldi ve bugün sizlerin huzurunuzdayız. Buna emeği geçen değerli kardeşlerimizden, Allah razı olsun.”
Program, Prof. Dr. Sami Şener'in video mesajı ile başlatıldı.
Prof. Dr. Sami Şener "Necip Fazıl'da Toplumsal Perspektif" başlıklı sunumunda, Üstad'ın toplumsal hadiselerdeki fikrî rolüne değindi. Şener, gönderdiği video üzerinden yaptığı konuşmasında, Necip Fazıl'ın 1930'larda Ağaç dergisi ile topluma manevi mesajlar vermeye başladığını ve dini, milli ve ahlaki değerleri yeniden canlandırmayı amaçladığını belirtti. Necip Fazıl'ın düşüncelerinin siyasi bir aksiyona dönüştüğünü ve toplumsal harekete öncülük ettiğini vurgulayan Şener, onun eserlerinde toplumsal perspektifin derinlemesine işlendiğini ifade etti.
Şener, Necip Fazıl'ın hayatını iki döneme ayırarak, 1934 öncesi ve sonrası olarak değerlendirdi. 1934'ten sonra tanıştığı Abdülhakim Arvasi'nin etkisiyle Üstad'ın eserlerinde üstün bir ahlak anlayışının hâkim olduğunu söyledi. Ayrıca, Necip Fazıl'ın Batılılaşma hareketlerine eleştiriler getirdiğini ve İslam medeniyetine dayalı bir toplum idealini savunduğunu belirtti.
Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım, "Necip Fazıl'ın Eserlerinde Fıkıh ve Tasavvuf" konulu sunumunda, Üstad'ın eserlerindeki fıkıh ve tasavvuf anlayışını ele aldı. Yıldırım, Necip Fazıl'ın doğrudan fıkıh öğretmediğini ancak fıkhın hikmet boyutunu derinlemesine anlattığını ifade etti. Fıkhın arkasındaki gayeleri ve hedefleri ortaya koymada Necip Fazıl'ın önemli bir rolü olduğunu belirtti. Ayrıca, Üstad'ın tasavvufla olan bağlantısının, düşüncelerine derinlik kattığını ve hikmet boyutunu zenginleştirdiğini söyledi.
Dr. Yıldırım, Necip Fazıl'ın eserlerinin, fıkhın hikmet boyutunu anlamada ve dini düşüncenin savunulmasında önemli bir kaynak olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Ergün Yıldırım, "Necip Fazıl'da İdeal Toplum Düşüncesi" başlıklı konuşmasında, Üstad'ın ideal toplum anlayışını katılımcılarla paylaştı. Yıldırım, Necip Fazıl'ın cemiyet ve birey dengesine önem verdiğini, ahlaki değerleri ve toplumsal dayanışmayı vurguladığını ifade etti. Batı toplumuna eleştiriler getiren Necip Fazıl'ın, kendi medeniyet değerlerine bağlı bir toplum inşa etme çabasında olduğunu belirtti.
Ergün Yıldırım, Necip Fazıl'ın tarih bilincine sahip olduğunu ve toplumun hafızasını yeniden inşa etmeye çalıştığını söyledi. Üstad'ın eserlerinde, milli ve manevi değerlere bağlı, ahlak temelli bir toplum idealinin işlendiğini dile getirdi. Ayrıca, Necip Fazıl'ın eserlerinin, günümüzde de toplumsal meselelerin anlaşılmasında önemli bir rehber olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Özcan Hıdır, "Kur'an ve Sünnet'e Bakışı Işığında Necip Fazıl Günümüze Ne Söyler?" başlıklı sunumunda, Üstad'ın Kur'an ve Sünnet anlayışını günümüze taşıyan yönlerini anlattı. Hıdır, Necip Fazıl'ın eserlerinde Kur'an ve hadislerin önemli bir yer tuttuğunu ve bunları derinlemesine işlediğini belirtti. Üstad'ın iman ve aksiyon kavramlarını birleştirerek, bilgiyi bilince, bilinci amele dönüştürdüğünü ifade etti.
Hıdır, Necip Fazıl'ın gelenekle geleceği birleştiren bir bakış açısına sahip olduğunu, geçmişin değerlerini günümüzün ihtiyaçlarıyla harmanladığını söyledi. Ayrıca, Üstad'ın Batı'ya eleştirel bir gözle baktığını ve İslam medeniyetinin insanlığa söyleyecek sözü olduğunu savunduğunu belirtti. Hıdır, Necip Fazıl'ın eserlerinin, günümüz toplumuna rehberlik edebilecek zenginlikte olduğunu vurguladı.
Panelin sonunda, genç bir katılımcının sorduğu soru üzerine, Muzaffer Doğan söz aldı. Katılımcı, Necip Fazıl'ın geçmişte yaşadığı bazı olumsuzlukların sürekli ön plana çıkarılmasını ve bu eleştirilere nasıl cevap verilebileceğini sordu. Doğan, Necip Fazıl'ın Cumhuriyet döneminin en büyük mütefekkirlerinden ve şairlerinden biri olduğunu ifade ederek, onun hayatındaki zorluklara ve mücadelelerine değindi.
Muzaffer Doğan, Üstad'ın geçmişte yaşadığı bazı olumsuzlukların, onun eserlerinin ve fikirlerinin değerini azaltmadığını belirtti. Necip Fazıl'ın "O ve Ben" isimli eserinin okunmasını tavsiye eden Doğan, Üstad'ın büyük bir fikir mektebi kurduğunu ve birçok nesle ilham kaynağı olduğunu söyledi. Ayrıca, Necip Fazıl'ın "Başıboş" isimli şiirini okuyarak konuşmasını sonlandırdı.
Etkinlik boyunca, Necip Fazıl Kısakürek'in düşünce dünyası, eserleri ve topluma olan etkisi derinlemesine tartışıldı. Panelistler, Üstad'ın milli ve manevi değerlere bağlılık, toplumun yeniden inşası, ahlaki ve dini prensiplerin önemi gibi konulardaki görüşlerini katılımcılarla paylaştı. Etkinlik, Necip Fazıl'ın düşüncelerinin ve eserlerinin günümüz gençliğine aktarılması ve toplumsal şuur oluşturulması açısından önemli bir platform oluşturdu.
Panel sonunda, katılımcılara Necip Fazıl'ın eserleri hediye edildi ve birlikte yemek ikramı yapıldı. Etkinlik, hem akademik hem de manevi anlamda zengin bir içerik sunarak katılımcılardan büyük ilgi gördü.
Not: Panelde yer alan konuşmaların tamamı Aylık Baran'ın gelecek 35. sayısında...