"Çağdaş" sanat dünyası bir kez daha tartışmaların odağında. İtalyan sanatçı Maurizio Cattelan’ın "Comedian" adlı eseri, New York’taki Sotheby’s müzayedesinde 6,2 milyon dolara satılarak, modern sanatın geldiği trajik noktayı gözler önüne serdi.

Sözde eser, yalnızca bir muz ve onu duvara yapıştırmak için kullanılan gümüş bir koli bandından ibaret. Bu durum, sanatın estetik değerlerinden koparılarak, bir ticaret metaına dönüştürüldüğünü bir kez daha gösteriyor.

Klasik Sanatın Yerine Geçen Ticari Oyunlar

Sanatın, geçmişte insana ruh ve anlam katan bir rehber olduğu günlerden, duvara bantlanmış bir muzun milyon dolarlık "eser" kabul edildiği bu döneme geçişi, toplumun estetik ve ahlaki değerlerindeki çöküşün en açık göstergesi.

Oysa daha bir gün önce ünlü ressam René Magritte’in "The Empire of Light" adlı klasiği 121 milyon dolara alıcı bulmuştu. Ancak Cattelan’ın muz eseri, Magritte’in derin anlam taşıyan çalışmasına nazaran daha fazla tartışma meydana getirdi ve medya ilgisi topladı. Bu durum, toplumun estetik derinlikten uzaklaşıp, iyiyi, doğruyu ve güzeli kaybettiğini, yüzeysel ve provokatif unsurlara yöneldiğini acı bir şekilde ortaya koyuyor.

Görüş: Gözü günahta bir toplumdan gözü sevapta bir topluma dönmeliyiz! Görüş: Gözü günahta bir toplumdan gözü sevapta bir topluma dönmeliyiz!

Sanatın Metalaştırılması ve Ruhsuzlaştırılması

Bir sanat eseri olarak lanse edilen "Comedian", sanatın içerik ve anlamdan uzaklaşıp, tamamen ticari bir oyun alanına dönüştüğünü ispatlıyor. Sotheby’s müzayedesinde bir muzun fiyatının dakikalar içinde 6,2 milyon dolara yükselmesi, sanatın artık bir meta, bir yatırım aracı veya gösteriş unsuru olarak algılandığını gösteriyor.

Eseri satın alan kripto para platformu TRON’un kurucusu Justin Sun, eserin yalnızca "orijinallik sertifikasını" aldı. Bu durum, sanatın fiziksel ve estetik varlığının dahi artık önem taşımadığını, sadece bir isim ve marka olarak değerlendirildiğini kanıtlıyor.

Estetik ve Ahlaki Çöküş

Toplumun büyük bir kısmı bu tür eserleri savunarak, bunları sanat dünyasındaki "hiciv" veya "eleştiri" araçları olarak yorumluyor. Ancak bu yaklaşım, sanatın ruhi ve estetik boyutunu tamamen yok sayıyor. Cattelan’ın eseri gibi çalışmalar, sanatın yüksek bir anlam ve güzellik taşıması gerektiği fikrini hiçe sayıyor ve insanlığı derinlikten yoksun bir yüzeyselliğe sürüklüyor. Bu tür eserlerin ön planda olması, yalnızca sanat dünyasının değil, toplumsal değerlerin de yozlaşmasının bir tezahürü. 

Sanat bunun neresinde?

Cattelan’ın bu eseri, birçok kişinin gözünde bir sanat değil, sanat dünyasının yüzeysel ve ticari odaklı hale gelmesinin bir parodisi. Ancak bu parodinin milyonlarca dolara alıcı bulması, bu trajediyi pekiştiriyor. Sanat, artık insan ruhunu beslemek ve güzeli farklı biçimlerle anlatmak yerine, yalnızca maddi kazanç ve popülarite aracı olarak görülüyor.

Sanat, toplumların ahlaki ve estetik pusulasıydı. Ancak duvara bantlanmış bir muzun milyonlarca dolara satılması, bir şeylerin tamamen yitirildiğini, toplumun estetikten uzaklaştığını ve güzellik arayışının yerini yüzeysel provokasyonların aldığını ortaya koyuyor.

Çirkin meşrulaştırılıyor

Sanat, materyalizmin, sekülerizmin etkisiyle kendi özünden uzaklaşmış, çirkinliğe saplanmış vaziyette.

Sanatçılar, estetik ve fikri derinlikten yoksun bir şekilde rastgele davranışlar sergilerken, basın ve yayın bu durumu pohpohlamakta ve yanlışları örtbas ediyor, çirkinliği meşrulaştırıyor. Resim sanatı, sahte bir fanteziler dünyasına hapsedilerek, zamanın çizgisi ve formu yok ediliyor. Yeni bir şey çıkmadığı gibi, çirkinlik de güzel diye pazarlanarak algılar iğdiş ediliyor.

Baran Dergisi