7 Ekim’de gerçekleşen Aksa Tufanı operasyonundan beri konuşulan meselelerin başında Türkiye’nin İsrail ile ticareti geliyor. Bir kesim bu ticaretin sürdürülmesine karşı çıkıp bunun üzerinden iktidara yüklenirken, diğer bir kesim ise seçim üzere yapılan bu eleştirileri geleneksel olarak operasyon olarak değerlendiriyor. Tüm bu tartışmalar yaşanırken bize kalırsa işin asıl ehemmiyetli noktası gözden kaçırılıyor.

2024 Ocak ayında İsrail’e yapılan ihracatın toplamı aşağı yukarı 16 milyon dolar. Burada esas üzerinde durulması gereken nokta, İsrail ile ticaretin niteliğinden ziyade, bu tutar. Ulan aptallar… Seçime giderken, iktidardaki parti, 16 milyon dolar için kendisine bu kadar lâf ettirir mi? Bu kadar alçalır mı? Eminönü’nde Yeni Camii önünde devlet mendil açsa, Ramazan ayında 16 milyon dolar para toplardı… Hamas’tan borç istese, adamlar çıkartır 16 milyon doları ateşlerdi... Bu kadar kafasızlık, bu kadar fikirsizlik, bu kadar ahmaklık olabilir mi?

Bundan da beteri, birileri burada saçmalığın bahsettiğimiz esasını gözden kaçırıp, iktidarı İsrail’e silah göndermekle tenkit ederken, iktidar yalakası diğer bir takım dangalak da bu ahmaklığın yılmaz savunuculuğuna soyunuyor.

Netanyahu’nun abisini kız arkadaşım öldürdü Netanyahu’nun abisini kız arkadaşım öldürdü

Biraz akıl, biraz izan…

Baran Dergisi