Kara Harp Okulu’nun 30 Ağustos’taki mezuniyet töreninde Türkiye’yi ayağa kaldıran kılıçlı korsan yeminle ilgili sadece 2 teğmenin “ihraç talebiyle disipline sevk edilmesi” şaşkınlığa sebep oldu. TSK, son dönemde “Atatürkçülük” maskesi altında ve FETÖ’yü andıran taktiklerle örgütlenen gruplardan temizlenmezse, Türkiye yine 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ve 15 Temmuz gibi darbe tehditleriyle karşı karşıya kalır.

Türkiye, kendi eliyle büyüttüğü Kemalizm adlı canavarın, askeri vesayetin boyunduruğu altına girmek istemiyorsa, milletin dinine ve örfüne cephe alan bu Allahsız ideolojiyle sonuna kadar mücadele içinde olmalıdır. Aksi takdirde tarih tekerrür etmeye devam edecek ve ülkemiz her an darbe tehlikesiyle karşı karşıya kalmak zorunda bırakılacaktır.

Toplumsal çürümenin, ahlaki yozlaşmanın, faciaların ve kaosun en büyük sebebi olan Kemalizmin, zorla tahakkümü, despotluğu ve tehlikesi sürekli milletin karşısına çıkmasın isteniyorsa, sadece ordudan değil, memleketin her kurumundan Kemalizm temizlenmelidir.

Hükümet, en az FETÖ kadar sinsi ve zararlı, milletin manevi değerlerine kılıç çeken bu gürüha amiyane tabiriyle hiçbir kurumda rahat nefes aldırmamalı ve gerekli yaptırımları uygulamalıdır. Eğitim kurumlarının, yargının, emniyetin ve askeriyenin içine nüfuz eden ve milletimize 100 yıldır zorla enjekte edilen Kemalizm adlı zehire panzehir olarak Büyük Doğu ideali aşılanmalıdır.

Cunta yapılanmaları ilk kez 10 Kasım 2023’te Tuzla Piyade Okulu’ndaki törende görünür olmuştu. 70 kadar teğmen, Atatürk karşıtı gördükleri 3 teğmenin kaldığı koğuşu bastı. Namaz kılan subaylar da WhatsApp’ta fişlendi. O dönem kışlada terör estiren 100’e yakın teğmenden sadece 4’ü ihraç edildi. Diğerleri göreve başlatıldı.

1970’li yıllardan bu yana sinsice yapılanan FETÖ ile mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetleri bu kez de Atatürkçülük maskesiyle örgütlenen cunta tehdidiyle karşı karşıya. Tuzla’da FETÖ’yü andıran taktiklerle öğrencileri fişleyen 4 teğmenin ardından, 30 Ağustos’ta kılıç çatıp korsan tören düzenleyen 2 teğmenin ihracı gündeme geldi. Ancak kripto cunta yapılanmasının ihracı istenen teğmenlerden daha derin olabileceğinden endişe ediliyor.

Önce FETÖ, şimdi KETÖ

Türk Silahlı Kuvvetleri 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana, 40 yıldır değişik maskelerle kurumda yapılanan terör örgütü FETÖ’ye karşı amansız bir mücadele veriyor. Bu kapsamda 150’si general olmak üzere 25 bine yakın askeri personel TSK’dan ihraç edildi. FETÖ ile mücadele hız kesmeden devam ederken, bu kez de Atatürkçülük maskesiyle örgütlenen cunta yapılanması tehdit saçmaya başladı.

Tuzla'da ifşa oldular

Cunta yapılanması kendini ilk kez 10 Kasım 2023’te Tuzla Piyade Okulu’nda düzenlenen anma töreninde açık etti. İğnesi olmadığı için tören öncesinde dağıtılan Atatürk resmini takamayan Teğmen A.A., cunta heveslisi grubun fiili tacizine, törenden sonra da küfürlü saldırısına maruz kaldı. 3 gün sonra yeniden sahne alan cunta heveslileri “Atatürk düşmanı” diye fişledikleri 3 teğmenin kaldığı koğuşun kapısına Atatürk resmi yapıştırdı, ardından “Resimler söküldü” diye yaklaşık 70 kişilik bir grupla koğuşu bastı. Teğmenlerden birini darp eden, apoletlerini söken saldırganlar bir üsteğmenin olay yerine gelmesiyle dağıldı.

Ayrıca cuntacı teğmenler kurdukları WhatsApp gruplarında, namaz kılan subayları fişleyip tehdit etti, devlet büyüklerine, tarikatlara, cemaatlere galiz küfürler yağdırdı.

Sadece 4 ihraç

Skandalın patlak vermesinin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri yaşanan olaylarla ilgili disiplin soruşturması başlattı. Soruşturma sonunda kışlada terör estiren 100’e yakın teğmenden sadece 4’ü ihraç edildi. Başta CHP ve Zafer Partisi olmak üzere siyasi partilerle de irtibat kuran cunta yapılanmasındaki diğer teğmenler, birliklere dağılarak görevlerine başladı. Tuzla’daki okulda cuntaya önderlik eden bazı teğmenlerin birliklerde başka başka kimliklere büründükleri, sosyal hayatlarında Atatürkçülükten eser kalmadığı da iddialar arasında.

Korsan yemin

Atatürkçülük maskesiyle örgütlenen cunta yapılanması ikinci kez 30 Ağustos’ta Kara Harp Okulu’nda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı mezuniyet töreninde sahne aldı. Diplomasını alan 960 mezun teğmenden yaklaşık 300’ü korsan bir tören düzenledi. Kılıçlarını çeken gruptakiler, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kaldırılan ve 28 Şubat sürecinin ürünü olan ‘subaylık yeminini’ etti.

28 Şubat'ı andıran tören

Korsan yemindeki “Karşılarında bizi bulacak”, “Kılıçlarımız keskin ve hazır olacaktır” gibi ifadeler askeri cunta bildirilerini çağrıştırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da, “O kılıçları kime çekiyorsunuz. Bunlarla ilgili olarak gerekli araştırmalar yapılıyor. Oradaki kendini bilmezler temizlenecek” diyerek tepki gösterdiği korsan törenle ilgili inceleme başlatıldı. İncelemelerde geçen hafta sona gelindi. İddiaya göre 300 kişilik gruptan sadece Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip hakkında ihraç istemiyle disiplin işlemi başlatıldı.

Tehlike büyük

Ancak Tuzla Piyade Okulu'nda yaşanan olaylar ve Harp Okulu’ndaki korsan yemine ilişkin soruşturmalarda 6 teğmen hakkında çıkan ihraç kararı endişeleri gidermedi. Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşadığı tecrübe, FETÖ’yü andıran taktiklerle örgütlenen yapının birkaç teğmenden ibaret olmadığı, kripto yapılanmanın daha derin olabileceği endişesini doğuruyor.

Yasa tasarısı kabul edildi: Rusya, Taliban’ı terör listesinden çıkarıyor Yasa tasarısı kabul edildi: Rusya, Taliban’ı terör listesinden çıkarıyor

Mustafa Kemal'i Kabe'nin üstüne oturttular

Tuzla Piyade Okulu’ndaki cunta yapılanması ‘Atatürkçülük’ takiyyesini o kadar ileri götürdü ki, WhatsApp gruplarında Atatürk’ü Kâbe-i Şerif’in üzerinde oturuyormuş gibi gösteren düzmece fotoğraflar bile paylaştı. Bu fotoğraf, gruptakiler tarafından beğenilerek tasdik edildi.

"Devran dönecek asacağız!"

Tuzla Piyade Okulu’nda Atatürkçülük kisvesiyle terör estiren teğmenlerin Whatsapp yazışmaları cunta tehlikesini ortaya koyuyor. Yeni Şafak’ın ifşa ettiği mesajlarda ilk dikkat çeken şey, dindar olduğu iddia edilen subayların, adım adım fişlenmesi olmuştu. İşi daha da öteye taşıyan bazı cuntacıların silah arkadaşlarını ölümle tehdit ettiği görülmüştü. Klasörler dolusu mesajlarda şu ifadeler özellikle dikkat çekmişti:

B.: İnşallah Suriye’ye bizim tabura gelir birisi. Tam kim vurduya gidecek yer burası.

R.: Suriye’ye filan gerek yok. Gördüğün yerde dalacan fişleyecen p... (küfür)

S.P.: Şu ana kadar böyle gruplar hep oldu. Sonra yok edildiler, yine yok edilirler...

Ö.T.: Bunları da sileceğiz. O zaman gelecek bu devran dönecek o zaman bakın ne oluyor o... evlatları... (küfür)

İsimsiz: Bak benim ismim H.K.: Kuzey Irak’ta biriniz filan yanıma düşer onu teröristten önce ben g....n s.... (küfür) Büyüklerinize abilerinize ismimi verebilirsiniz.

İsimsiz: Biz bunları açıkça tehdit ettik…

K.: Cumhuriyet karşıtı imamlar asıldığı gibi sizi de sallandıracağız dedik....

A.: O bazı cemaatçi o.ç bugün devletin imkanları arkanızda olabilir ama ilk fırsatta sizi yok edeceğiz...

İsimsiz: Kanka üstten bir tepki yok, halktan bir tepki yok ne yapacağız okulun verdiği kılıçlarla keselim adamları o zaman başka çözüm kalmadı.

Kaynak: Yeni Şafak