Türkiye, Gazze'deki Filistin-Türkiye Dostluk Hastanesi’nin İsrail tarafından yıkılmasını sert bir şekilde lanetledi. İsrail ordusu, 21 Mart’ta hastaneyi "Hamas tarafından askeri amaçlarla kullanıldığı" iddiasıyla havaya uçurdu. Ancak bu saldırının ardından İsrail kamuoyunda ve uluslararası çevrelerde tepkiler büyüdü.

İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz’in haberine göre, hastanenin patlayıcı döşenerek yıkılmasında "yetkilendirme olmadan karar aldığı" gerekçesiyle 252. Tümen Komutanı Tuğgeneral Yehuda Vach hakkında dün soruşturma başlatıldı. Vach, sivillere hizmet veren yapıların yıkımı emrini keyfi biçimde veren ilk komutan değil. Daha önce de Gazze Tümeni Komutanı Tuğgeneral Barak Hiram, Gazze'deki El-İsra Üniversitesi’ni benzer biçimde patlatma talimatı vermişti.

Birleşmiş Milletler (BM), yayımladığı raporlarda hastanelere ve çevrelerine düzenlenen saldırıların, sivillere yönelik yaygın ve sistematik bir saldırının parçası olduğunu vurgulayarak bu durumun “insanlığa karşı suç teşkil edebileceği” uyarısında bulunmuştu.

İsrail Ordusu Hastaneyi Üsse Çevirmişti

İsrail’in 7 Ekim 2023 sonrası başlattığı kara işgali sırasında, Netzarim Koridoru üzerinde bulunan hastane İsrail güçleri tarafından işgal edilmiş ve askeri üs haline getirilmişti. Sosyal medyada yayımlanan görüntülerde İsrail askerlerinin hastane içerisindeki tıbbi ekipmanları tahrip ettiği görülmüş, bu durum uluslararası kamuoyunda büyük tepki çekmişti.

TİKA tarafından 2011-2017 yılları arasında inşa edilen ve Gazze’nin en büyük sağlık komplekslerinden biri olan Filistin-Türkiye Dostluk Hastanesi, 33.400 m²’lik alanda kuruluydu ve 180 oda, yoğun bakım üniteleri, ameliyathaneler ile laboratuvarlardan oluşuyordu.

İsrail ile Hamas arasında 19 Ocak’ta yürürlüğe giren ateşkes süresince bina yapısal olarak ayakta kalmış olsa da içindeki cihazlar ciddi şekilde hasar gördü.

Sağlık Altyapısı Çöküyor

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, Gazze’de 36 hastaneden sadece 18’i hâlâ faaliyet gösterebiliyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ise son bir yıl içinde 27 hastane ve 12 sağlık merkezinin 136 kez bombalandığını açıkladı.

İngiltere merkezli yardım kuruluşu Save the Children, son bir haftada Gazze’de 270’ten fazla çocuğun hayatını kaybettiğini bildirdi. Kuruluşun İnsani Yardımlar Direktörü Rachael Cummings, “Bombalar yağıyor, hastaneler yıkılıyor, çocuklar ölüyor ve dünya sessiz kalıyor.” ifadeleriyle tepkisini dile getirdi.

Cummings, Gazze’deki ölüm sayısının 50 bini aştığını, insani yardımın yetersiz olduğunu ve bölge halkı için artık bir geleceğin kalmadığını vurguladı.

Ayşe Yavuz’un ölümüne yol açan sorumsuzluk cezasız kaldı Ayşe Yavuz’un ölümüne yol açan sorumsuzluk cezasız kaldı

2 milyon kişi yerinden edildi

İsrail, 2 Mart’tan itibaren Gazze’ye insani yardım girişini durdurdu. Bu karar, ateşkesin birinci aşamasının sona ermesinin hemen ardından geldi. Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana yürütülen saldırılar sonucu 2,3 milyonluk nüfusun yaklaşık 2 milyonu yerinden edildi. Sivil altyapı ve sağlık merkezlerinin hedef alınması ise bölgeyi büyük bir felaketin eşiğine getirdi.

18 Mart’tan itibaren saldırıların yeniden başlamasıyla, çoğu kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere 792 Filistinli hayatını kaybetti, 1663 kişi yaralandı. Son verilere göre, İsrail saldırılarında ölenlerin sayısı 50.144, yaralananların sayısı ise 113.704'e ulaştı.

İlaç bulunamıyor

Gazze Sağlık Bakanlığı, birinci basamak sağlık hizmetlerinde kullanılan ilaçların tükenmek üzere olduğunu açıkladı. Bakanlık Genel Müdürü Ahed Samur, özellikle çocuklar ve yaşlılar için hayati öneme sahip ilaçların artık bulunamadığını ve bu durumun hastalar için ciddi riskler doğurduğunu söyledi.

İsrail’in sınır kapılarını kapalı tutması ve ablukanın devam etmesi nedeniyle salgın hastalıkların yayılma riskinin arttığını belirten Samur, Dünya Sağlık Örgütü’ne çağrıda bulunarak, çocuklara yönelik ilaç ve aşıların bölgeye ulaştırılması için tüm imkânların seferber edilmesini istedi.