Gazze'deki hükümetin Medya Ofisinin Telegram hesabından yapılan açıklamada, hastanenin yoğun bakım odalarında ciddi yoğun bakıma ihtiyaç duyan yaklaşık 22 hasta bulunduğu kaydedildi.

Açıklamada, "İsrail ordusunun, 4 günden bu yana işgal altında tuttuğu hastanede 13 hastayı ilaç, solüsyon, elektrik, yedek malzeme ve oksijen vermeyerek kasten öldürdüğü" ifade edildi.

Ulaşılan son bilgilere göre yoğun bakımlarda solunum cihazına bağlı 4 hastanın şehit olduğunu aktarılırken, bu 4 hastanın söz konusu 13 kişi arasında olup olmadığına ilişkin ise bilgi verilmedi.

Terörist İsrail ordusunun, hastaları öldürmek için elektriğini keserek oksijeni de durdurduğu, ayrıca doktor ve hemşireleri alıkoyarak departmanlardan uzaklaştırdığı, kıyafetlerini çıkarmaya zorladığı ve hastaneye ulaşmalarını engellediği, hastanede yedek parça, doktor ve hemşire yokluğundan yaraları çürüyen yaralılar ve hastalar bulunduğu aktarıldı.

İsrail ordusunun, uluslararası hukuku ve çeşitli insan hakları protokollerini açık ve net bir şekilde ihlal ederek tedaviyi, yedek malzeme almak için eczanelere ve ilaç depolarına erişimi engellediği kaydedildi.

Hastanedeki hasta ve yaralılara karşı İsrail ordusu tarafından "aç bırakma" yönteminin bir silah olarak kullanıldığı, organize bir şekilde ve kasıtlı olarak soykırım uygulandığı, korkunç ve açık bir şekilde insanlık suçları işlendiği vurgulandı.

Açıklamada ayrıca hastalara, yaralılara, sağlık personeline ve Filistin halkına karşı devam eden suçlardan tamamen İsrail, ABD yönetimi ve uluslararası toplumun sorumlu olduğu vurgulanırken, dünyaya da İsrail'in insanlığa karşı işlediği ve uluslararası hukuku ihlal ettiği suçları kınama çağrısında bulunuldu.

Hamas açıklama yaptı

Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun, Şifa Hastanesi ve çevresine yönelik saldırılarını dördüncü gününde de sürdürdüğü ifade edildi.

İsrail askerlerinin, hastaneye, altyapısına ve ekipmanlarına zarar verdiği, içindeki hastalar, sağlık çalışanları ve yerinden edilen sivilleri alıkoyduğu, çevresindeki binaları ateşe verdiği ve patlattığı kaydedildi. Hastanedekilerin silah tehdidi altında güneye gitmeye zorlandığı belirtildi.

Açıklamada ayrıca Şifa Hastanesi ve çevresinde yaşananlar karşısında uluslararası toplumun sessizliğine tepki gösterilerek, Arap ülkeleri ve halklarına "soykırımı durdurmak için harekete geçme" çağrısında bulunuldu.

Öte yandan, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, DSÖ'nün haftalık basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu.

Filistin tasarısı BM'de onaylandı Filistin tasarısı BM'de onaylandı

Gazze'nin kuzeyinde 5 yaşın altındaki çocukların yüzde 16'sının yetersiz beslendiğini belirten Ghebreyesus, bu oranın savaştan önce yüzde 1'den daha az olduğunu bildirdi.

Ghebreyesus, neredeyse tüm ailelerin yetersiz beslendiğini ve yetişkinlerin, çocukların yiyebilmesi için öğünlerini azalttığını belirtti.

Gazze'de çocukların yetersiz beslenme ve hastalıkların yanı sıra su ve sanitasyon eksikliğinin ortak etkileri nedeniyle öldüğünü kaydeden Ghebreyesus, "Bütün bir neslin geleceği ciddi tehlike altında." dedi.

Ghebreyesus, Gazze'ye son dönemde gıda yardımlarının hava ve deniz yoluyla ulaştırılmasının memnuniyetle karşılandığını ancak sadece karadan geçişlerinin genişletilmesinin, kıtlığın önlenmesi için büyük ölçekli teslimatlara imkan sağlayacağını bildirdi.

Gazze'nin sağlık sisteminin zarar görmeye devam ettiğini hatırlatan Ghebreyesus, "DSÖ ve ortakları, sağlık çalışanları ve hastalara ilaç, yakıt ve yiyecek dağıtmak için yüksek riskli görevler yürütüyor. Ancak yardım teslimatı taleplerimiz sıklıkla engelleniyor veya reddediliyor." diye konuştu.

Ghebreyesus, Şifa Hastanesi ve çevresindeki saldırılardan endişe duyduklarını, Şifa Hastanesine erişimin artık imkansız olduğunu söyledi.

Şifa Hastanesindeki sağlık çalışanlarının gözaltına alındığına dair haberler olduğuna da işaret eden Ghebreyesus, DSÖ'nün bugün Şifa Hastanesine yönelik gerçekleştirmeyi planlandığı bir yardım misyonunu güvenlik gerekçesiyle iptal ettiğini dile getirdi.

Ghebreyesus, İsrail'e, Gazze'ye daha fazla geçiş kapısı açmasının yanı sıra su, gıda, tıbbi malzeme ve diğer insani yardımların girişi ile dağıtımını hızlandırması çağrısında bulundu.