İngiltere, temmuz ayı sonunda başlayan ve haftalarca süren aşırı sağcı gösteriler ve şiddet olaylarıyla sarsıldı.

Olayların fitilini ateşleyen ise 29 Temmuz'da Southport'ta 17 yaşındaki Axel Rudakubana'nın düzenlediği ve 3 çocuğun ölümüyle sonuçlanan bıçaklı saldırı oldu.

Saldırganın kimliği ilk etapta açıklanmayınca aşırı sağcı gruplar, sosyal medyada saldırganın Müslüman bir göçmen olduğu yönünde yalan haberler yayarak hedef gösterdi. Bu yalan haberler, Southport'taki bir caminin saldırıya uğramasına ve polisle aşırı sağcı gruplar arasında şiddetli çatışmaların yaşanmasına sebep oldu.

AB'den Meta'ya 797 milyon avroluk 'antitröst' cezası AB'den Meta'ya 797 milyon avroluk 'antitröst' cezası

Olaylar 2 Ağustos'ta Sunderland'e sıçradı ve aşırı sağcılar bir camiyi ateşe vermeye çalıştı. Şiddet ve nefret eylemleri hafta sonu boyunca Bristol, Liverpool, Hull, Blackpool gibi 20'den fazla İngiliz kentine yayıldı. Göstericiler, göçmenlere ait iş yerleri ve camileri hedef alırken polisle çatışmaya girmekten de çekinmedi. Polis, ülke genelinde geniş güvenlik önlemleri almak zorunda kaldı ve çok sayıda aşırı sağcı gözaltına alındı. Olaylarda polis ve sivillerden yaralananlar oldu.

Middlesbrough'da camilere saldıran aşırı sağcılar, Müslümanlar tarafından dövüldü.

Olaylar, İngiltere'de artan göçmen karşıtlığı ve İslamofobi'nin endişe verici boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi. Sosyal medyanın yalan haberleri yaymadaki rolü ise bir kez daha sorgulanırken, polis yetkilileri aşırı sağcı gruplara karşı daha etkin önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.

İngiltere Başbakanı'ndan uyarı: Pişman olacaksınız!

İngiltere'yi sarsan şiddet olaylarının ardından Keir Starmer sert bir uyarıda bulundu. Ülke genelinde süregelen şiddet eylemlerine katılan herkesin kanun önünde hesap vereceğini belirten Başbakan, polisin tutuklamalara başladığını ve suçlamaların ardından mahkûmiyetlerin geleceğini vurguladı.

Başbakan konuşmasında bu olayların protesto değil, organize şiddet ve zorbalık olduğunu ifade ederek, "Bunun sokaklarımızda veya internette yeri yok. İster doğrudan katılanlar olsun isterse de internette kışkırtanlar, bu olaylara karışan herkes pişman olacak" diyerek kesin bir dille uyardı.

İşin içinde yine Yahudiler var

Yahudi hesaplar olaylar çıktığından beri sosyal medya üzerinden İngilizleri Müslümanlara karşı kışkırtmak üzere sistematik bir şekilde faaliyet gösteriyor.

İngiltere İsrail'e silah satışını durdurabilir

İsrail medyasında yer alan haberlere göre, İngiltere'nin yeni İşçi Partisi hükümeti İsrail'e silah satışını durdurmaya hazırlanıyor. İsrail hükümeti, İngiltere'nin Tel Aviv'e savunma ihracat lisanslarını iptal etmesinden endişe duyuyor ve bu kararın diğer ülkeleri de benzer adımlar atmaya teşvik edebileceğinden korkuyor. Bu gelişme, Starmer hükümetinin Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu hakkındaki tutuklama kararına yönelik itirazı geri çekmesi ve UNRWA'ya mali yardımı yeniden başlatması gibi İsrail'e yönelik eleştirel adımlarının ardından geliyor.