Olaylar nasıl başladı?
Bir bıçaklı saldırganın 3'ü çocuk 10 kişiyi öldürüp 8 çocuğun da aralarında bulunduğu 10 kişiyi yaralamasının ardından, aşırı sağcı sosyal medya hesapları ve haber siteleri saldırganın ülkeye geçen yıl gelen Müslüman bir sığınmacı olduğu iddiasını yaydı.
Polis, şüphelinin Galler'in başkenti 7 Ağustos 2006 Cardiff doğumlu, Hristiyan “Axel Muganwa Rudakubana” olduğunu açıklasa da aşırı sağcılar Müslümanları ve göçmenleri protesto etmek için Southport'ta eylem düzenlemişti. Eylemin ardından kentteki camiye saldıran aşırı sağcılar daha sonra ülke genelinde eylemler düzenlemiş, cuma günü de Sunderland kentinde bir karakolu yakmıştı.
Bu protestoların ardından Avustralya, Nijerya, Kenya, Malezya ve Lübnan gibi birçok ülke İngiltere’ye seyahat uyarısı yaptı.
Başbakan’dan sert açıklamalar
İngiltere'de aşırı sağcıların göçmenlere yönelik saldırılarının kontrolden çıkması üzerine İngiltere Başbakanı Keir Starmer, çok sert açıklamalarda bulundu. Starmer, "Bu bir protesto değil, saf şiddettir. Camilere veya Müslüman topluluklarımıza yönelik saldırılara müsamaha göstermeyeceğiz." dedi.
Siyonist Parmağı mı?
İngiltere'de Müslüman ve sığınmacı karşıtı eylemlerin arkasından, gerçek adı Stephen Yaxley-Lennon olan Siyonist Tommy Robinson'ın olduğu iddia edildi. Normalde İngiltere’de 18 yaşının altında olan saldırganların kimliği açıklanmaz. Fakat bazı sosyal medya hesapları saldırganın adını “Ali Al-Shakati” olarak duyurdu. Bu haber sitelerinden biri X’teki Channel3 Now isimli haber sitesi.
Bu paylaşımın ardından saldırganın isminin Ali olduğu, 2023’te tekneyle İngiltere’ye gelen bir mülteci olduğu iddiası hızla yayıldı. Hatta bazı haberlerde Ali’nin M16 listesinde olduğu öne sürüldü. Daha sonra Europe Invasion isimli X hesabı, saldırganın Müslüman olduğu iddiasını da dolaşıma soktu.
Rusya’nın olaylarla bağlantısı
1 Ağustos Perşembe günü Daily Mail’in manşetinde Southport saldırısı hakkında sahte bir haber yayımlayan Channel3 Now isimli X hesabı paylaşıldı ve bu hesabın Rusya ile ilişkilendirildiği belirtildi. Ancak bu hesabın Rusya ile bağlantısı hakkında henüz kesin bir bilgi yok.
Channel 3 Now’un YouTube kanalı, 11 yıl önce Rus ralli arabalarının videolarını yayınlayan bir Rus kanalı olarak hayatına başladı. Fakat 11 yıldır kanalda Rusça içerik paylaşılmadı.
Roterham’da, aşırı sağcı İngiliz Savunma Ligi'nin (EDL) göçmen ve Müslüman karşıtı eylem çağrısına uyan yüzlerce kişi, sığınmacıların ve düzensiz göçmenlerin tutulduğu otelin önünde bir araya geldi. Aşırı sağcılar ile polis arasında otel önünde arbede çıktı, eylemciler otele taş ve şişe attı. Bu sırada yaralanan bir polis, meslektaşları tarafından olay yerinden uzaklaştırıldı. Binaya yangın tüpleri ve sandalyeler atan aşırı sağcılar, bina kapılarına barikat kurarak içerdekilerin çıkmasını engellemeye çalıştı.
Otelde çıkan küçük yangın büyümeden söndürülürken aşırı sağcılar, binaya farklı yerlerden girmek için girişimlerde bulundu.
Middlesbrough kentinde ise yaklaşık 300 aşırı sağcı yürüyüş gerçekleştirdi. Gruba eşlik eden polis araçlarının hareketini engellemeye çalışan aşırı sağcılardan iki kişi gözaltına alındı.
Göstericiler grubu kontrol etmeye çalışan köpekli polislere ve çevik kuvvet ekiplerine şişe ve elektronik sigaralar attı
Bolton kentinde ise polis, eylemlerin sona ermesi ve yerel saatle 22.00'ye (TSİ 00.00) kadar tekrar toplanılmaması çağrısı yaptı.
Polise tüm kentte eylemleri engelleme, arama yapma ve gözaltı yetkisi verildi.
“Müslümanlar kendini güvende hissetmiyor”
İngiltere merkezli "5 Pillars" adlı haber sitesinin editörü, gazeteci Roshan Muhammed Salih olaylara ilişkin şunları söyledi.
"Bu korkunç bir saldırıydı ancak kısa süre içinde internette saldırganın Müslüman olduğuna dair dezenformasyon yayıldı. Bu durum, orta yaşlı, beyaz aşırı sağcı erkeklerden oluşan büyük bir grubun Southport'taki bir caminin etrafında toplanmasına, polise saldırmasına, bir minibüsü ateşe vermesine ve ardından camiye cisim atarak, İslamofobik sloganlar atmasına yol açtı. Yani bu ülkede Müslümanlarla hiçbir ilgisi olmayan bir şey Müslümanların meselesi haline geldi. "Bunlar İslamofobi ve Müslüman karşıtı korkuyu yaymak üzere tasarlanmış anonim hesaplar. Bu hesaplar Müslümanlar hakkında yanlış bilgi yaymak, onları terörist, şiddet yanlısı, kadın düşmanı vesaire olarak göstermek için var. Müslümanlar kendilerini bu ülkede eşit haklara sahip İngiliz vatandaşları olarak görüyor. Kendilerini misafir işçi ya da bunun gibi insanlar olarak görmüyor. Dolayısıyla Müslümanlar, hala nispeten küçük bir azınlık olmalarına rağmen, bu ülkede daha fazla varlık göstermeye ve organize olmaya başladı. Bu iki şey aynı anda gerçekleşiyor ve toplumun çoğunluğunda tepkiye neden oluyor. Bu tepki, Müslümanlara saldırmanın oy getirdiğini gören önde gelen politikacılar tarafından da teşvik ediliyor." dedi.
Müslümanların kasıtlı olarak hedef haline getirildiğini dile getiren Salih, "Günah keçisi arıyorlar, suçlayacak birini arıyorlar. Suçlamaları gereken hükümeti suçlamıyorlar. Ülkedeki finansörleri, bizi aşağı çeken savaşların, destekleyemeyeceğimiz ya da karşılayamayacağımız dış savaşların kaynağı olan insanları suçlamıyorlar. Benim gibi farklı görünen insanları, Müslümanları suçluyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
İngilizler İslamofobik protestoları kınadı
İngiltere Kilisesi Ruhani Lideri ve Canterbury Başpiskoposu Welby, X hesabından yaptığı paylaşımda, "Southport'taki korkunç bıçaklama olaylarını Müslüman ve sığınmacı topluluklara karşı kışkırtmak ve şiddet uygulamak için kullananlar derinden utanmalıdır." ifadesini kullandı.
Londra Belediye Başkanı Khan da Southport'taki bıçaklı saldırısı sonrası dün akşam başkentte yaşanan İslamofobik şiddet olaylarının "kesinlikle kabul edilemez" olduğunu bildirdi.
İngiltere hükümeti, ihtiyaç bildiren camilere ek güvenlik sağlayacak
İçişleri Bakanlığı, camiler ve Müslüman okulları için geçen yıl hayata geçirilen "Camiler İçin Koruyucu Güvenlik Planı” na yapılan ek düzenlemeyle aşırı sağcı tehdit bildiren camilere ilave güvenlik sağlanacağını duyurdu. Müslüman kurumları için hazırlanan 29,4 milyon sterlinlik (Yaklaşık 1,2 milyar lira) plana ek olarak açıklanan yeni uygulamaya göre, tehdit bildiren camilere en kısa sürede ilave polis güvenliği sağlanacak.