Zonguldak İl Vaizi Ali Koblay Hoca, kadın voleybolcuların konuşulduğu günlerde camide verdiği bir vaazda İslam’ın tesettür emrini anlattı. Vaazdan rahatsız olan bazı kişiler "senin arkanda namaz kılmayız" diyerek camiyi terk etti ve imamı müftülüğe şikayet etti.
İl Müftüsü laik Aşır Durgun ise yaptığı basın açıklamasında ezile büzüle laiklikten bahsederek vaize uyarı cezası verdi.
Kemalizm’in Müslümanları kontrol altında tutmak ve dilediğini yaptırmak için kurduğu Diyanet, misyonunu bozmadan devam ediyor. Kemalizm'in yalaması Diyanet laiklik histerisinden kurtulamadı.
Hilafet kaldırıldıktan sonra Batıcıların İslam’ı kontrol altına almak ve dilediği gibi yürütebilmek ve kontrol edebilmek için kurduğu Diyanet, bu gayesinden bir milim bile sapmadan yoluna devam ediyor.
Nitekim Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 136. Maddesinde geçen “Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasî görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışmayı ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.” ifadeleri de Diyanet’in bu misyonunu harfiyen üstlendiğini gösteriyor.
Kemalist rejime payandalık yapmakla ayakta kalabileceğini sanan Diyanet, bir türlü düzelemedi, bilakis Kemalistlerin yalaması oldu. İslam’a hizmet etmek yerine laikliğe hizmet etmeyi seçen Diyanet nasıl ki Dinlerarası Diyalog’a hizmet ederek FETÖ gibi bir yapılanmaya hizmet edip sınıfta kaldıysa, Müslümanları birleştirici olmak ve hakla batılı ayırmada da sınıfta kaldı. Batıcı Kemalistler hal tavır ve sözleriyle Müslümanlardan ayrışmak istemesine rağmen, Diyanet Kemalizm’den bir türlü vazgeçemiyor. Diyanetin bu omurgasız, ezik ve sünepe duruşu Kemalistler nezdinde alay konusu olurken; Müslümanlar nezdinde de nefrete sebep oluyor.