Afrika'daki birçok darbenin arkasında hep Fransa vardı. Şimdi durum farklı. Batı Afrika'daki darbe serisini yapan ülke artık Fransa değil. Aksine bu darbeler doğrudan Fransa'nın Afrika'daki varlığını hedef alıyor. Peki Batı'yı şaşırtan bu gelişmelerin perde arkasında neler var?

İngiliz The Times gazetesi yazarı Adam Sage, Fransa’nın eski sömürgesi Batı Afrika ülkelerinde ekonomik, askeri ve siyasi açıdan gerilediğini yazdı.

İşte The Times gazetesinin derlediği haberin çevirisi:

Fransa'nın bağımsızlıklarını kazandıktan sonra bile kontrol altına almaya çalıştığı eski Afrika kolonilerinde yaşadığı sorunların sonunucusu, Gabon’daki darbe oldu.

Paris, Frankofon Afrika'da sömürgecilik döneminden uzun süre sonra dahi ipleri ellerinde tutmaya devam ederken kurulan karanlık ağların iki önemli figürü devrik Gabon Devlet Başkanı Ali Bongo ile onun babası ve selefi Omar idi.

Sömürgeci Fransa’ya karşı Yeni Kaledonya'da halk ayaklanması Sömürgeci Fransa’ya karşı Yeni Kaledonya'da halk ayaklanması

Bongo'nun diğer üç eski Fransız kolonisi Burkina Faso, Mali ve Nijer'deki darbelerin ardından gelen devrilişi, Fransa'nın bu bölgedeki nüfuzunun nasıl azaldığını gözler önüne seriyor.

Fransa’da ev ve villa

Bazı gözlemciler Fransızların Afrika'daki geri çekilmesini sömürge yönetiminin sonunu hiçbir zaman kabul etmeyen bir güce karşı kazanılmış bir zafer olarak değerlendiriyor.

Fransa'da politikacılar ise bu boşluğu Rusya ve Çin'in doldurmasından ve bunun Avrupa ve Afrika için feci sonuçlara yol açmasından endişe ettiklerini söylüyor.

Bongolar onlarca yıl Fransa'nın dostları olarak bilindi. Örneğin Omar Bongo, şu anda TotalEnergies tarafından devralınan Fransız enerji grubu Elf-Aquitaine'in Gabon'daki sahalardan çıkardığı petrolden pay alarak çok zengin oldu.

Servetinin çoğunu Fransa'da harcadı. Paris'te tahmini 20 milyon euro değerinde bir evi, Nice'te 12 milyon euro değerinde bir villası, 1 milyon euro değerinde arabaları var. Kıyafetlerinin ederi dahi 950 bin euro.

Siyasetçilere para göndermişti

2001 yılında Fransa'nın şimdiye kadarki en büyük yolsuzluk davasıyla karşılaştı. Bongolar’ın ülkedeki siyasi partileri fonladığı ortaya çıkmıştı. Bu davada üst düzey Fransız politikacılar ve petrol endüstrisi yöneticilerinin hapis cezasına çarptırılmasıyla sonuçlandı.

Soruşturmayı yürüten yargıçlar Bongolar’ın açık antidemokratik uygulamalarına göz yuman Fransız politikacılara yüz milyonlarca dolar nakit gönderdiğini hesapladı.

Omar Bongo o dönemde “Fransa’sız Afrika, sürücüsüz bir arabaya benzer. Afrika’sız Fransa, benzinsiz bir arabadır” demişti.

Macron söz vermişti

1990'da ve yine 2009'da hanedana karşı ayaklanmalar çıkınca Fransa, düzeni sağlamak için Gabon'un başkenti Libreville'e asker gönderdi.

Ancak eski Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'a göre bu kez böyle bir müdahale pek olası değil: "Afrikalıların geleceklerine karar vermek Fransa'nın işi değil."

Bu sözler kulağa abartılı gelebilir ama mevcut durumun tarifi bu. Ekonomik etkisi azalan, olası bir müdahalesine gençlerin öfkeyle baktığı Fransa, kıtadaki dost rejimleri destekleyecek nüfuzdan yoksun.

Fransa Cumhurbaşkanı Başkan Macron, 2017'de iktidara gelirken “Françafrique” yani sömürgecilik sonrası Fransız politikaları döneminin sona ereceğini vaat etmişti.

Ancak yine de zaman zaman sözleriyle yaptıkları çelişti. Örneğin Çad Devlet Başkanı Idriss Déby 2021'de öldürüldüğünde, Macron oğlu Mahamat'ın seçilmemiş bir devlet başkanı olarak derhal görevi devralmasına destek verdi.

Fransız askerleri Mali ve Nijer’den çekiliyor

Fransız Senatosu'na göre Çad bunun karşılığında 1000'den fazla Fransız askerinin ülkedeki varlığının sürmesini kabul etti. Ancak Fransız ordusu Batı Afrika'nın başka yerlerinden çekiliyor. 2021'deki darbenin ardından Mali'de radikal dinci terörle mücadele gerekçesiyle bulunan 5 bin askerini ülkeye geri çağırdı. Nijer'de yaklaşık 1200 askerleri kaldı ancak ülkenin seçilmiş devlet başkanı Muhammed Bazum'un askeri cunta tarafından devrilmesinden sonra onların varlığı da kısa ömürlü olacak gibi.

Uranyum alıyorlar

Fransa Afrika'da ekonomik açıdan da geriliyor. 2020 yılında kıtanın uluslararası ticaretinin yaklaşık yüzde 10'u Fransa ileydi. Şimdi bu oran yüzde 5'in altında.

Yine de Fransa kilit sektörlerdeki çıkarlarını koruyor. TotalEnergies halen Gabon'da birçok petrol sahası işletiyor. Madencilik grubu Eramet, ülkede nikel çıkarıyor ama darbenin ardından faaliyetlerini durdurdu.

Fransız devlet şirketi Orano adlı nükleer şirketi, Fransa'nın elektriğinin yüzde 60 ila 70'ini üreten Fransız reaktörlerinde kullanılan uranyumun yüzde 10 ila yüzde 15'ini Nijer'de çıkarıyor.

Macron şimdi eski sömürgelerini kasıp kavuran Fransız karşıtı duyguları alevlendirmeden ülke çıkarların nasıl koruyabileceğini düşünüyor.

Bu hafta Fransız diplomatlara yaptığı konuşmada “Çözüm paternalizm de değil zayıflık da” politikasını savundu.

Nijer'den söz etmişken Bazum'u tekrar iktidara getirmek için Fransız askeri müdahalesi sözü vermedi. Ancak Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu'nu böyle bir müdahale emri vermeye çağırdı ve böyle bir müdahale yapılması halinde Fransa'nın destekleyeceğini söyledi bile.