HRW yayınladığı raporda, Facebook ve Instagram'ın çatı şirketi Meta'nın, Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısı sonrası Instagram ve Facebook'taki Filistin yanlısı sesleri giderek susturduğunu yazdı.
HRW, Meta'yı Filistinlilerin acılarını silmekle ve Gazze'de neler olduğunu dünyaya duyurma fırsatlarını kısıtlamakla suçladı.
İsrail'in Hamas saldırısına karşı misillemesinin başlamasından bu yana, yerel yetkililere göre Gazze şeridinde 20 binden fazla kişi öldü.
Ölenlerin çoğu kadın ve çocuklardan oluşuyor. İsrail'de ise 7 Ekim katliamında çoğu sivil olmak üzere yaklaşık bin 200 kişi öldürüldü.
Meta'nın sahibi olduğu sosyal medya platformları kullanıcıları, Gazze'de ateşkes ve bölgedeki sivillerin korunması çağrısında bulunan paylaşımlarının kısıtlandığı, kaldırıldığını veya yasaklandığını söylüyor.
HRW, Gazzelilere yönelik barışçıl destek ifadelerinin kaldırılması, "kusurlu Meta politikalarının ve bunların tutarsız ve hatalı uygulamalarının, içeriği denetlemek için otomatik araçlara aşırı güvenilmesinin ve içerik kaldırma işlemleri üzerinde hükümetin aşırı etkisinin" bir sonucu olduğunu belirtti.
O zamandan bu yana pek çok kullanıcı içerik denetleme politikalarını aşmanın bir yolunu buldu.
Instagram ve Facebook'ta Filistin yanlısı aktivistler "G4z4" yazarak ya da Meta'nın sansüründen kaçınmak için Filistin bayrağı yerine karpuz kullanarak paylaşım yapıyor.
HRW, Meta'dan "politikalarını insan hakları standartlarıyla tutarlı, adil ve ayrımcı olmayan bir hale getirmesini" istiyor.
HRW yetkisili Deborah Brown, "Meta'nın Filistin'i destekleyen içeriklere uyguladığı sansür, zulüm ve baskıların yaşandığı bir dönemde yaraya tuz basıyor" dedi.
Hangi sesler susturuluyor?
HRW, 60'tan fazla ülkeden 1.050 çevrimiçi sansür vakasını analiz etti ve altı ortak model belirledi: içerik kaldırma, hesapların askıya alınması veya silinmesi, içerikle etkileşime girememe, hesapları takip edememe veya etiketleyememe, Instagram ve Facebook Live gibi özelliklerin kullanımının kısıtlanması ve gölge yasağı.
Meta'nın ayrıca Gazze'de Filistinlilerin maruz kaldığı yaralanmaları belgeleyen düzinelerce paylaşımı, şirketlerin politikaları kapsamında haber değeri taşıması gerektiği halde, şiddet ve grafik içerik politikaları kapsamında sansürlediği tespit edildi.
HRW'ye göre Mark Zuckerberg'in şirketi sorundan haberdar.
Business for Social Responsibility tarafından yürütülen ve Meta tarafından yaptırılan bağımsız bir araştırma, şirketin 2021'deki içerik moderasyonunun "Filistinli kullanıcıların hakları üzerinde olumsuz bir insan hakları etkisi yarattığını" ve "Filistinlilerin yaşadıkları deneyimler hakkında bilgi paylaşma becerilerini" olumsuz etkilediğini ortaya koydu.
Geçen yıl Meta, politikalarında ve içerik denetimi uygulamalarında değişiklikler yapmayı taahhüt etti. Ancak HRW'ye göre bu değişiklikler uygulanmadı.
euronews'in bu konudaki sorularına Meta sözcüsü aşağıdaki açıklamayı paylaştı:
"Bu rapor, hızla değişen, son derece kutuplaşmış ve yoğun bir çatışma sırasında artan içerik şikayetleri karşısında politikalarımızı küresel olarak uygulamanın gerçeklerini göz ardı ediyor.
Politikalarımız, platformlarımızı güvende tutarken aynı zamanda herkese söz hakkı vermek üzere tasarlanmıştır. İnsanlar için sinir bozucu olabilecek hatalar yaptığımızı kabul ediyoruz, ancak belirli bir sesi kasıtlı ve sistematik olarak bastırdığımız iması yanlıştır.
Çatışma hakkında yayınlanan muazzam miktardaki içerikten 1.000 örneğin 'sistematik sansürün' kanıtı olduğunu iddia etmek iyi bir başlık olabilir, ancak bu iddiayı daha az yanıltıcı yapmaz."
