Filistin'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, İsrail'in Gazze Şeridi'nde uyguladığı zorla göç politikalarının ağır insani sonuçlar doğurduğunu ve uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu bir kez daha vurguladı. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM Güvenlik Konseyi Dönem Başkanı Vassily Nebenzia ve BM Genel Kurul Başkanı Dennis Francis'e hitaben kaleme aldığı mektupta Mansur, İsrail'in Gazze'deki Filistinlileri defalarca yasadışı ve insanlık dışı bir şekilde göçe zorladığını ve bu durumun, özellikle çocuklar üzerinde kalıcı travmalara yol açtığını belirtti.
Mansur mektubunda, Ekim 2023'te Gazze'nin kuzeyinden göç etmek zorunda kalan Filistinlilerin bir kez daha yerlerinden edilmeye çalışıldığını hatırlatarak, "İnsanların gidecekleri ve güvende hissedecekleri bir yer yok. İsrail, Gazze'nin büyük bir kısmını harabeye çevirdi," ifadelerini kullandı. İsrail'in insani yardım bölgelerini ve BM sığınaklarını dahi hedef aldığını belirten Mansur, bu durumun uluslararası insancıl hukukun ve savaş hukukunun ağır bir ihlali olduğunu vurguladı.
Filistinli diplomat, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının bir an önce durdurulması gerektiğini belirterek, uluslararası topluma "İsrail'in Filistin halkına yönelik katliamına ve zulmüne son verilmesi ve Filistinlilerin uluslararası hukuka ve Uluslararası Adalet Divanı'nın geçici tedbir kararlarına uygun olarak korunması" çağrısında bulundu.
UAD, İsrail'in Filistin'i işgalinin hukuki sonuçlarına ilişkin görüşünü 19 Temmuz'da açıklayacak
Bu gelişmeler yaşanırken, Uluslararası Adalet Divanı (UAD) 19 Temmuz'da İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin merakla beklenen kararını açıklayacak. Divan'dan yapılan açıklamada, 19 Temmuz Cuma günü TSİ 16.00'da yapılacak oturumda, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline ilişkin danışma görüşünün açıklanacağı belirtildi.
UAD Başkanı Lübnanlı Yargıç Nawaf Salam tarafından okunacak karar, Şubat ayında 49 ülke ve 3 uluslararası kuruluşun katılımıyla gerçekleştirilen ve İsrail'in Filistin topraklarındaki işgali ve ilhakının ele alındığı duruşmaların ardından verilecek. BM Genel Kurulu'nun talebi üzerine hazırlanan danışma görüşü, İsrail'in 1967'den bu yana Filistin topraklarındaki eylemlerinin hukuki sonuçlarını ve bu durumun tüm devletler ve BM için ne anlama geldiğini ele alıyor. Kararda, İsrail'in Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını ihlal etmesi, yerleşim faaliyetleri, Kudüs'ün demografik yapısını değiştirmeye yönelik adımlar ve ayrımcı yasalar gibi konulara da değinilmesi bekleniyor.