Mal sahiplerinin kira gelirini ticari ve mevduat geliriyle kıyaslamaması ve konutu rant aracı olarak değerlendirmemesi gerektiğini belirten Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) Başkanı Ayhan Karahan, şunları kaydetti:
"Mal sahibi kiracısını mülkünün emanetçisi olarak görmeli, kira gelirine bereket gözüyle bakmalıdır. Mal sahiplerinin kiracısını kendi yerine koymadan, empati yapmadan, kiracısına karşı tamahkarlığı, aç gözlülüğü, göz doymazlığı, aşırı kazanma hırsı, insaf ve vicdanla bağdaşmayan fırsattan istifade eden davranışları neticesinde konut kiralarına yapılan aşırı fiyat artışları kiracıları çok zor durumda bırakmakta, hayatı çekilmez hale getirmekte, kiracılık zulme maruz kalmaya dönüşmektedir. Barınma temel ihtiyaçtır, fahiş kira artışları geri çekilmelidir."
YÜZDE 25 UYGULANMIYOR
“İstanbul’da kiralar artık ödenemez, altından kalkılamaz boyuttadır. Konut kiralarında iş çığırından çıkmış ipin ucu kaçmıştır. İstanbul’da konut fiyatlarında yaşanan fahiş kira artışları hiçbir hesaba, kitaba, ölçüye, emsale uymamakta, kiralarda enflasyon ve döviz artışının çok çok üstünde artışlar yaşanmaktadır. İstanbul’da konut kiraları Türkiye’nin ekonomik gerçeklerine, kiracıların gelir düzeyine, hayatın doğal akışına, yaşam standartlarına uymamakta, sosyal barışı tehdit etmektedir."
Devletin kiralara azami yüzde 25 zam artış kararının mal sahipleri tarafından uygulanmadığını kaydeden Karahan, "Fahiş kira artışlarına mutlaka dur denilmelidir. Konut ihtiyacı karşılanana, arz talep dengesi sağlanana kadar, kiracıların hakları korunmalı, fahiş kira artışları mutlaka geri çekilmelidir.
Konut kira artışları mal sahibini de kayba uğratmayacak, kiracıyı da zor durumda bırakmayacak, makul bir seviyede tutulmalı, makul seviyenin üzerinde kira artışlarına kesinlikle müsaade edilmemeli, makulün üstünde kira artışı yapan mal sahiplerine hukuki yaptırım ve cezai müeyyide uygulanmalıdır.”