IMF, "Dünyanın Yapay Zeka İçin Hazırlığının Haritalanması, Beklentilerin Farklılaştığını Gösteriyor" başlıklı blog yazısı yayımladı. IMF'nin ocak ayında yayımladığı bir araştırmasının yapay zekanın küresel ekonomiyi nasıl yeniden şekillendireceğini gösterdiğine işaret edilen yazıda, yapay zekanın işlerin gelişmiş ekonomilerde yüzde 33'ünü, gelişmekte olan ekonomilerde yüzde 24'ünü ve düşük gelirli ülkelerde yüzde 18'ini tehlikeye atabileceği aktarıldı.
Yazıda, bununla birlikte yapay zekanın tamamlayıcı bir araç da olabileceği, mevcut işlerde verimliliği artırmak ile yeni işler ve hatta yeni endüstriler oluşturmak için muazzam bir potansiyele de sahip olduğu vurgulandı.
Çoğu gelişmekte olan piyasa ekonomisi ve düşük gelirli ülkenin, gelişmiş ekonomilere kıyasla daha az yüksek vasıflı iş payına sahip olduğuna dikkatin çekildiği yazıda, bu nedenle söz konusu ülkelerin yapay zekadan daha az etkileneceği vurgulandı.
Yazıda, bu ülkelerin çoğunun yapay zekanın faydalarından yararlanmak için gereken altyapıdan veya vasıflı iş gücünden yoksun olduğu belirtilerek, bunun da ülkeler arasondaki eşitsizliği daha da derinleştirebileceği ifade edildi.
Yapay zeka inovasyonu
Ülkelerin yapay zekaya ne kadar hazırlıklı olduğunu ölçmenin kısmen yapay zekanın ekonomi genelinde entegrasyonu için kurumsal gerekliliklerin belirsiz olması nedeniyle zor olduğuna işaret edilen yazıda, IMF'nin haritasında farklı ülkelerin yapay zekanın potansiyel faydalarından yararlanma ve riskleri yönetme konusunda farklı hazır bulunuşluk aşamalarında olduğunun gösterildiği aktarıldı.
Yazıda, yapay zekanın muhtemelen ülkeler arasındaki genel eşitsizliği kötüleştireceğine değinilerek, oluşturulan gösterge tablosunun yapay zeka hazırlığının daha iyi değerlendirilmesi ve yapay zekanın hızlı kazanımlarının herkese fayda sağlamasını sağlamada gereken eylemlerin belirlemesi için bir kaynak olduğu bildirildi.
Yapay zeka teknolojisini kullanabilen çalışanların ücret artışları veya daha fazla verimlilik görebileceği, kullanamayanların da geride kalabileceği vurgulanan yazıda, genç çalışanların fırsatları değerlendirmeyi daha kolay bulabileceği, yaşlıların ise uyum sağlamakta zorluk çekebileceği belirtildi.
Yazıda, politika yapıcıların sosyal güvenlik ağlarını genişletmesi, çalışanların eğitimine yatırım yapması ve yapay zeka inovasyonu ve entegrasyonuna öncelik vermesi gerektiği kaydedildi.
