Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10. Dönem Müşterek Komuta ve Kurmay Eğitimi, 5. Dönem Komuta ve Kurmay Eğitimi ve 12. Dönem Karargah Subaylığı Eğitimi Mezuniyet Töreni’nde yaptığı konuşmada şu açıklamalarda bulundu:
-Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Buradan sizlerin vasıtasıyla ey şanlı asker diyerek milletimizin dualarından eksik etmediği kahraman ordumuzun her bir neferine saygılarımı sunuyorum.
Eğitimlerini tamamlayan tüm subaylarımızı canı gönülden tebrik ediyoruz. Mezunlarımız arasında 19 ülkeden 91 misafir öğrencimiz de bulunuyor.
Mezun olan her bir evladımız bağımsızlığımız uğrunda gerektiğinde şahadete yürüyeceğinden asla şüphe etmiyorum. Genç teğmenlerimize sonuna kadar güveniyorum.
Üniversitemizi bitiren subay ve astsubaylarımız başarılarıyla göz dolduruyor.
Kurumlarımızın sürekli tekâmül içinde olması gerekiyor. Başarıyı sadece geçmişle kıyasta ararsak geçmişte kalmaktan kurtulamayız.
MSÜ’nün faaliyete geçmesiyle vücut bulan sivil-asker iş birliğinin daha geliştirilmesinde fayda görüyoruz.
Tarih boyunca TSK, sadece yurt savunmasında değil, dünyada barış ve istikrarın korunmasında da önemli roller üstlenmiştir. Ordumuz nerede olursa olsun deruhte ettiği her vazifeyi zorluklarına rağmen büyük bir titizlikle yerine getirmiştir. TSK, hem dünyanın en güçlü hem de en güvenilir orduları arasında yer alıyor.
BM’den NATO bünyesinde yürüttüğümüz misyonlara, nerede görev aldıysak hepsinin de üstesinden alnımızın akıyla geldik. Ne milletimize ne ordumuza ne de çatısı altında hizmet verdiğimiz uluslararası örgütlerin itibarına asla halel getirmedik. Kimsenin malına, mülküne zarar vermedik.
Hiç kimsenin namusuna el uzatmadık, hiçbir masumun canına kıymadık, kimseye haksızlık, hukuksuzluk yapmadık. Bize sığınan hiçbir mazlumu katillerine teslim etmedik.
Güvenliğin sağlanması, huzurun tesisi, barış ve istikrar ortamının yeniden inşası noktasında hep samimiyetle çaba harcadık. Güney Kore’den Afganistan’a pek çok yerde bu uğurda nice evladımızı şehit verdik.
Ülkemizin ittifakın genişlemesine müzahir tavrını herkes çok iyi biliyor. İttifakın açık kapı politikasını destekliyoruz.
Terörizmle kararlı mücadele olmak üzere ittifakın temel değerlerine sadakat gösterecek herkesi bağrımıza basmaya hazırız. Finlandiya onayı ile duruşumuzu ortaya koyduk ama teröristleri himaye edenlere tepkimizi göstermeden çekinmedik.
Türkiye’de darbeye kalkılmış canilere kucak açmanın makul gerekçesi olamaz. Terörle demokrasi, güvenlik, insanlık yan yana duramaz. İttifakın özü dayanışma ikliminin tesisidir. Bize tavsiyede bulunanlar şu sorulara cevap vermeli.
Türkiye sokaklarında teröristlerin cirit attığı bir ülkeye nasıl güvenebilir? Terör örgütleriyle arasına mesafe koymayan bir devlet NATO’ya nasıl katkı verebilir?
Biz, her işimizde olduğu gibi burada da dürüst davranıyoruz. Madrid’de ülkemize verilen sözlere riayet edilmesini bekliyoruz.
Vilnius Zirvesi’nde tüm bu hususları tekrar dikkate getireceğiz. En hayırlı karar neyse onu hayata geçireceğiz.