Fahreddin Paşa: Hayatı ve Mücadelesi
-
Doğumu ve Gençliği: Ömer Fahreddin Paşa, 4 Şubat 1868'de Osmanlı İmparatorluğu'nun Rumeli'deki Tuna vilayetinin merkezi olan Rusçuk'ta doğdu. Ailesi, Mohaç kahramanı akıncı Bali Bey'e dayanıyordu. Babası, Tuna Vilayeti Posta ve Telgraf Başmüdürü Mehmed Nahid Bey'di. Fahreddin, bu dönemde "Ömer" adıyla anılıyordu; ancak Halil Rıfat Paşa tarafından doğum tarihi olan hicri 1285'e göre "Ömer Fahreddin" adı verildi.
-
Askeri Eğitim ve Kariyerin Başlangıcı: Yedi yaşındayken fotoğrafçılığa ilgi duymaya başladı ve on yedi yaşında fotoğraf makinesi sahibi oldu. Harbiye'de okurken özel dersler alarak fotoğrafçılık becerilerini geliştirdi. Şam Askeri Rüştiyesi ve İdadisi'ni tamamladıktan sonra 1885'te İstanbul'a gelerek Harbiye Mektebi'ne girdi. 1888'de teğmen olarak mezun oldu. Birçok askeri görevde bulundu ve yayınlar yaptı.
-
1900'lü Yıllar: 1891'de Erkân-ı Harbiye-i Umumiye'ye atandı. 1895'te Dördüncü Ordu'ya tayin edildi ve Rus sınırının belirlenmesinde görev aldı. 1901'de Diyarbakır'da görev yaptı. 1901'de binbaşı rütbesini aldı. Daha sonra Türk-Rus sınır komisyonunda görev yaptı. 1908'de Dördüncü Ordu Erkân-ı Harbiye Reisliğine atandı. 1910'da albay rütbesine terfi etti ve aynı yıl Makedonya'daki ayaklanmaları bastırmak için görevlendirildi. 1913'te Edirne'nin geri alınmasında görev aldı ve bu başarısı nedeniyle iki yıl kıdem zammı ile ödüllendirildi. 1914'te Musul'daki On İkinci Kolordu'ya atandı.
-
Birinci Dünya Savaşı ve Medine'ye Atanması: Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte, kolordusuyla birlikte Halep'e getirildi ve 1914 sonunda tümgeneralliğe terfi etti. Eylül-Ekim 1915'te Süveydiye, Urfa ve Zeytun'daki Ermeni isyanlarını bastırmakla görevlendirildi. Ardından 1916'da Medine'ye atandı.
-
Medine Müdafaası: Fahreddin Paşa, Medine'ye ulaştığında, Şerif Hüseyin ve oğullarının İngilizlerden aldığı destekle Osmanlı'ya karşı isyan hazırlığı içinde olduğunu öğrendi. Burada, yaklaşık iki buçuk yıl boyunca, büyük zorluklar ve kuşatma altında olmasına rağmen, büyük bir kahramanlık örneği göstererek Medine'yi savundu. Bu süreçte askeri disiplini korudu, erzak sıkıntısına çözümler buldu ve halkın moralini yüksek tutmaya çalıştı. Medine'yi ayakta tutabilmek için yeni yollar açtırıp, çeşmeler yaptırıp, sokakları genişletti. Demiryolunu açık tutmaya çalıştı, hastaları ve yaralıları tedavi ettirdi.
-
Teslimiyet ve Esaret: Osmanlı İmparatorluğu'nun Mondros Mütarekesi'ni imzalamasına rağmen teslim olmayı reddetti. Ancak, hem askeri durumun imkânsızlığı hem de bazı adamlarının ihanet etmesi sonucu 10 Ocak 1919'da teslim olmak zorunda kaldı. Ardından Mısır'daki İngiliz esir kampına ve daha sonra da Malta'ya gönderildi.
-
Sürgün Yılları: Malta'da bulunduğu süre boyunca esaret şartlarına karşı çıktı, teslimiyeti reddetti ve birçok kez tahammülsüz davranışlar gösterdi. Bu duruşuyla İngilizleri etkilediği söylenir.
-
Anadolu'ya Dönüş ve Son Yılları: 30 Nisan 1921'de Malta'dan kurtularak İtalya, Almanya, Rusya üzerinden Anadolu'ya ulaştı. TBMM hükümeti tarafından Kâbil Sefirliğine atandı. 1926'da Afganistan'dan ayrılarak yurda döndü. 1929'da Askeri Yargıtay Divanı üyesi oldu ve 1936'da korgeneral rütbesiyle emekliye ayrıldı. 21 Kasım 1948'de Eskişehir yakınlarında vefat etti ve Aşiyan Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Medine'deki Yaşam ve Mücadele
-
Hicaz Demiryolu: Demiryolu, Medine'nin savunulmasında önemli bir rol oynadı. Fakat bu hat zaman zaman sabotajlara uğruyordu. Fahreddin Paşa, demiryolunu sürekli açık tutmaya çabalıyordu.
-
Erzak ve Yaşam Koşulları: Medine'de erzak ve özellikle su sıkıntısı yaşanıyordu. Fahreddin Paşa, bu zorluklara karşı hurmayı ve çekirgeyi yemek olarak kullanma gibi çözümler üretmeye çalıştı. Askerlerin ve halkın moralini yüksek tutmak için sürekli çalışmalar yaptı.
-
Şerif Hüseyin'in İsyanı: Şerif Hüseyin ve oğullarının İngilizlerle işbirliği yaparak Osmanlı'ya karşı ayaklanması, Medine'deki durumun zorlaşmasına neden oldu. Fahreddin Paşa, bu isyana karşı mücadelesini sürdürdü.
-
Mübarek Emanetler: Fahreddin Paşa, Mekke ve Medine'deki kutsal emanetleri, yağmaya uğramamaları için özel bir trenle İstanbul'a gönderdi. Bu büyük hazine, o zamanki şartlarda büyük bir tehlike altında bulunmaktaydı ve bu karar tarihsel bir öneme sahiptir.
-
Yerel Halkla İlişkiler: Fahreddin Paşa, Medine halkı ve çevre kabilelerle yakından ilgilenmiş, onların da desteğini almaya çalışmıştır.
Şerif Hüseyin'in İsyanı
-
Kökenleri: Şerif Hüseyin, Mekke emiri olarak atandıktan sonra, İngilizlerin desteğiyle Osmanlı'ya karşı isyan etmeye karar verdi. Amacı, bir Arap krallığı kurmak ve halifeliği ele geçirmekti. Bu, aynı zamanda, milliyetçiliğin yükselişinin bir sonucu ve İngilizlerin Osmanlı'yı parçalama stratejisinin bir parçasıydı.
-
İsyanın Gelişimi: İngilizler, Şerif Hüseyin'e maddi ve askeri destek sağladılar. Şerif Hüseyin'in isyanı, Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı'yı zor durumda bırakmak için önemli bir fırsattı. İsyan, Hicaz bölgesindeki Türk varlığına karşı büyük bir tehdit oluşturdu ve Fahreddin Paşa'nın Medine'deki mücadelesini daha da zorlaştırdı.
Fahreddin Paşa'nın Vefatı
Fahreddin Paşa, esaretten döndükten sonra bir süre daha askerlik yapmış, sonrasında emekliye ayrılmıştır. Vefat etmeden önce anılarını ve notlarını bir araya getirmiş, hayatının önemli olaylarını kaydetmiştir. 21 Kasım 1948'de ise hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Baran Dergisi