İşgal altındaki Batı Şeria'da süren zeytin hasat döneminde İsraillilerin artan şiddetinin bölge halkının güvenliğini ve geçim kaynaklarını tehdit ettiği uyarısında bulunan BM Sözcü Yardımcısı Haq, şunları kaydetti:

"Ayın başından bu yana İsrailli yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen 32 saldırı belgelendi. Bu saldırılarda zeytin hasadı yapan 39 Filistinli yaralandı ve yaklaşık 600 ağaç ve fidan tahrip edildi, kesildi veya çalındı."

"Gazze'nin kuzeyinde su üretimi sıfırlandı"

Haq, Gazze'nin kuzeyinde ise su üretim ve atık toplama merkezlerinin kullanılamaz hale geldiğini belirtti.

Cibaliya ve Beyt Lahya'da belediye kuyularından su üretiminin sıfırlandığını bildiren Haq, insani yardım örgütlerinin günde sadece 638 metreküp su dağıtımı yapabildiklerini kaydetti.

Haq, 7 Ekim 2023 öncesinde tüm Gazze'ye su dağıtımının günlük 380 bin metreküp olduğunu bildirdi.

İsrail verilerine göre, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 720 binden fazla Filistin topraklarını gasbeden İsraillinin yaşadığı tahmin ediliyor.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 160'ı çocuk 744 Filistinli hayatını kaybetti.

Batı Şeria'da İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu 5 Filistinli yaralandı

İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu bazıları ağır olmak üzere 5 Filistinlinin yaralandığı bildirildi. 

Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Batı Şeria'nın güneyindeki Beytüllahim'in güneyinde bulunan Beyt Ficar kasabasında İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu gerçek mermilerle yaralanan birinin durumu ağır olmak üzere 3 Filistinli Beytüllahim'deki Beyt Cala Devlet Hastanesi'ne getirildi.

İsrail askerlerinin kurşunlarıyla yaralanan 2 Filistinli de Batı Şeria'nın güneyinde bulunan El Halil kentindeki El-Ehli Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

Yaralılardan birinin başından vurulduğu ve durumunun ağır olduğu aktarıldı.

Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Beytüllahim'in güneyindeki Beyt Ficar kasabasında ve El Halil'in kuzeyindeki Arrub Mülteci Kampı'nda Filistinliler ile İsrail askerleri arasında olaylar çıktı.

İsrail askerleri olaylar sırasında Filistinlilere karşı gerçek mermi ve göz yaşartıcı gaz bombası kullandı.

İşgalci İsrail askerleri Batı Şeria'da 25 Filistinliyi gözaltına aldı

İsrail ordusunun dün ve bugün Batı Şeria'nın El Halil kentine bağlı Beyt Emr kasabasında onlarca kişiyi açık alanda sorguya çektiği ifade edildi.

Sorgulama sırasında ordunun biri çocuk 25 Filistinliyi gözaltına aldığı kaydedilen açıklamada, ordunun gözaltına aldığı kişileri ve ailelerini tehdit ederek saldırdığı, öldürmek için doğrudan ateş açtığı, evlerinde geniş çaplı yıkım ve tahribat yaptığı belirtildi.

İsrail ordusunun, 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria'da gözaltına aldığı Filistinlilerin sayısı 11 bini 100'ü aştı.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 741 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten bu yana işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

İsrail güçleri, Batı Şeria'nın Cenin kentine baskınında 1 Filistinliyi şehit etti

İsrail askerlerinin, işgal altındaki Batı Şeria'nın Cenin kentine düzenlediği baskında bir kişiyi şehit ettiği, 6 kişiyi yaraladığı duyuruldu. 

Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, işgal kuvvetleri, Cenin Mülteci Kampı'nda abluka altına aldıkları evi gerçek mermi ve patlayıcılarla hedef aldı.

İsrail askerlerinin açtıkları ateş ve saldırıları sonucu öldürdükleri Filistinli gencin cesedine de el koydu.

Sağlık Bakanlığı hayatını kaybeden kişinin Kerim Samir Cebbarin olduğunu açıkladı.

Ölen Filistinli gencin yaralandığı anlara dair görüntüler, sosyal medyada yoğun şekilde paylaşıldı.

Bakanlık başka bir açıklamasında, Cenin kentinde işgal güçleri tarafından yaralanan bir kişinin İbn-i Sina Hastanesinde tedavi altına alındığını belirtti.

Filistin Kızılayı da yazılı açıklamasında Cenin kentinde İsrail askerleri tarafından 3'ü kadın, 5 kişinin darbedildiğini ve hastaneye kaldırıldığını paylaştı.

Son ölümle işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 755 oldu.

İşgalci İsrail, Nablus kentini "büyük bir hapishaneye" dönüştürdü

Filistin'in ticaret başkenti konumundaki Nablus, İsrail'in 12 Ekim 2022'den bu yana uyguladığı sıkı abluka nedeniyle ekonomik açıdan büyük zarara uğradı.

İşgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde Filistinlilerden gasbedilen topraklar üzerinde kurulan yasa dışı yerleşim birimi "Shavei Shomron" yakınlarında 11 Ekim 2022'de gerçekleştirilen silahlı saldırıda bir İsrail askeri öldü. Saldırıyı, kendilerini "Aslanların İni" olarak adlandıran Filistinli bir grup üstlendi.

İsrail, "Aslanların İni" grubunu tasfiye etme bahanesiyle yaklaşık 200 bin kişinin yaşadığı Nablus kentini ablukaya aldı. İsrail ordusu, Gazze'ye saldırıların başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana şehre uyguladığı ablukayı daha da artırdı.

Esad ve İsrail arasında gizli iş birliği var Esad ve İsrail arasında gizli iş birliği var

Batı Şeria'nın en büyük şehirlerinden ve Filistin ekonomisinin can damarı niteliğindeki Nablus kentindeki ticari hareketlilik kuşatma nedeniyle sekteye uğradı. Kuşatma ekonominin yanı sıra şehir sakinlerinin günlük yaşamını da olumsuz etkiledi.

İsrail ordusunun tüm girişlerini kapatarak çevresinde askeri kontrol noktaları kurduğu şehir adeta açık cezaevine döndü.

Kentte yaşayan Filistinliler, iş veya başka nedenlerle şehirden çıkmak veya geri dönmek için İsrail güçlerinin oluşturduğu kontrol noktalarında saatlerce beklemek zorunda kalıyor.

"Filistinliler şehre giriş çıkışlarda saatlerce kuyrukta bekliyor"

Nablus kentine her giriş ve çıkışlarında askeri kontrol noktalarından geçmek zorunda kalan Filistinliler, uzun kuyruklarda saatlerce beklemek zorunda kalıyor ve İsrail güçlerince üzerleri aranıyor.

Kentin batısındaki Deyr Şeref kontrol noktasında oluşan kuyrukta bekleyen Filistinli nakliyeci Ahmed Nebil, AA muhabirine, her gün kontrol noktalarında bu sıkıntıyı çektiklerini ve uzun vakitler burada beklemek zorunda kaldıklarını anlattı.

Nebil, "Bazı günler, Nablus'tan çıkmak için yaklaşık 3 saat bu kuyruklarda bekliyoruz. Abluka nedeniyle ekonomik durum çok kötüye gidiyor. Maddi kaybımızın yanında bedenen ve ruhen yorulduk." dedi.

Ekim 2022'den bu yana kuşatma altında tutulan şehirdeki durumun, özellikle İsrail'in Gazze saldırılarının başladığı 7 Ekim'den sonra Batı Şeria'da da tırmanan gerilimle beraber daha da zor bir hal aldığını belirten Nebil, şöyle devam etti:

"Nablus son derece önemli bir şehir. Sanayinin merkezi sayılır. İsrail, kente girişin sağlandığı yaklaşık 30 ana ve tali yolu toprak bariyerler ve oluşturduğu kapılarla kapatıyor. Sadece İsrail gözetimi altındaki 4 askeri kontrol noktasından kente girişe izin veriliyor."

Nablus'tan herhangi bir yere gitmek istediklerinde hem zaman hem de maliyetin yükseldiğini ifade eden Nebil, "Vatandaşlar, askeri kontrol noktaları nedeniyle yüzde 30 ila 40 arasında daha fazla ulaşım ücreti ödüyor, akaryakıt tüketimi de yüzde 100 artıyor." diye konuştu.

"Vatandaş günlük ihtiyaçları için biriktirdiği altın ve dinarı bozduruyor"

Nablus Sanayi ve Ticaret Odası Genel Sekreteri İyad el-Kerdi, "Nablus kenti İsrail askerlerinin keyfine göre açıp kapattığı büyük bir hapishaneye dönüştü." dedi.

Tüm göstergelerin büyük bir ekonomik kaybın yaşandığına işaret ettiğini belirten Kerdi, vatandaşın günlük ihtiyaçlarını denkleştirebilmek için biriktirdiği altını ve dinarı bozdurduğunu dile getirdi.

Kerdi, "Nablus'ta ekonomi çarkı yüzde 70 geriledi, işsizlik oranı yüzde 60'a ulaştı. Şirketler kapanıyor. Yakıt, sebze, meyve ve şarküteri satışlarında, elektrik ve su tüketiminde gerileme var. Tüm bunlar ekonomik durumun kötüleştiğini gösteriyor." diye konuştu.

Nablus'a giren-çıkan malların yüzde 20'sinin kontrol noktalarında güneş altında uzun süre beklemeleri nedeniyle zarar gördüğüne işaret eden Kerdi, "Askeri kontrol noktaları nedeniyle Nablus'a gelen ziyaretçi sayısı günde 120 binden, 20 bin ziyaretçiye düştü." ifadelerini kullandı.

Nablus'un İsrailli Araplar gibi en önemli ziyaretçi gruplardan birini kaybettiği aktaran Kerdi, "Zararın ayda 15 milyon şekel (yaklaşık 4 milyon dolar) olduğu tahmin ediliyor." dedi.

Kerdi, oteller ve büyük restoranlar gibi önemli turizm tesislerinin faaliyetinin tamamen durdurulduğunu kaydetti.

"Askeri kontrol noktaları kenti büyük bir hapishaneye dönüştürüyor"

Ayakkabı mağazası sahibi Muhammed el-Esmer, "Durum çok kötü ve pazarlar neredeyse boş. Askeri kontrol noktalarının varlığı kenti boğmak ve büyük bir hapishaneye dönüştürmek anlamına geliyor. İsrail ordusu her şeyi kontrol ediyor, izliyor. Bu da hareketi engelliyor." diye konuştu.

Nablus kentindeki ve Eski Şehir bölgesindeki çarşıların neredeyse boş olduğunu söyleyen Esmer, önceden Batı Şeria'nın tüm kent ve beldelerinden ve İsrail'den gelen Filistinlilerin Nasblus'tan alışveriş yaptığını ancak bugün buraya yalnızca temel ihtiyaç malzemelerinin girebildiğini aktardı.

Nablus kentinin orta kesiminde bir çarşıda esnaf olan Basim Avvad, "Yaklaşık iki yıldır durum çok kötü ve istikrar yok. Ticaret neredeyse durmuş durumda." dedi.

İsrail son iki yılda Nablus kentinin Eski Şehir bölgesini ve kentte bulunan Balata, Eski Asker, Yeni Asker ve Ayn Beyt el-Maa isimli dört kampa defalarca baskınlar düzenledi.

İsrail askerlerinin 9 Ekim'de Batı Şeria'nın kuzeyindeki Nablus kentinde açtığı ateşte 4 Filistinli şehit olmuştu.