Selam ve dua ile…

Dünya üzerinde büyük bir kargaşa yaşanıyor ve olağanüstü hadiseler hız kesmeden üst üste geliyor. Yaşanan bu hadiseleri ise idrak etmekte ciddi anlamda acziyet yaşıyoruz. Ekonomik krizler, depremler, seller, yangınlar, kuraklıklar, salgın hastalıklar, fert ve cemiyet planında derinleşen ruhi buhran gösteriyor ki, kıtalar çapındaki İslâm ihtilâli ve inkılabının eşiğine çoktan adım atmış bulunmaktayız. 15. İslâm asrı içindeyiz ve bu asır büyüklerin işaretlerine göre bir dizi hadiseye gebe.

Türkiye ile birlikte bütün dünya büyük zorluklarla karşı karşıya. Salih Mirzabeyoğlu’nun “oluş zorluklarını sıçrama tahtası bilmek” tesbitini hatırlatalım ve dünyanın bir inkılab beklediğini ekleyelim. “1400 Gergini” içinde bulunmaktayız ve zaman gerildikçe geriliyor, hadiseler daha da süratleniyor. Artık ok yaydan çıkmak üzere. İslam inkılabı çağında olduğumuzun şuuruna varır varmaz, mevcut rejimin duygu ve düşünce alışkanlıklarından kurtulmak gerektiğini ve İslâmî bir dünya görüşünü özümsemeden İslâm inkılabının gerçekleştirilemeyeceğini de belirtelim.

Mevcut Kemalist rejimin çarpık anlayışına nisbetle İslâmî bir temelde müesseseleşmek, İslâm’a muhatap anlayışı toplumun şuuruna yerleştirebilmek, Batı prangalarından tamamen kurtulmak şart. Büyük Doğu-İbda ruhunu kavramak, özümsemek, oradan da ilgili mevzulara yönelmek tek kurtuluştur. Bunun sağlanabilmesi Türkiye’nin, bu rejimden kurtulmasına bağlıdır. Ki duvarlar yıkılıp, İslâm hâkim kılınabilsin.

Bu meseleyi kapağımızda işledik ve “Kıtalar Çapındaki İslam İnkılabına Doğru, Adım Adım” manşetini attık. Kapak mevzumuzu “Teknoplastik Dünya’da İslâm İnkılabı’nın Zarureti” başlıklı yazısında işleyen Ömer Emre Akcebe, İslâm inkılâbının yeni bir insan, yeni bir rejim ve yeni bir toplum imalatıyla mümkün olacağını söylüyor.

T. Duman, “Orman mı, Çamlık mı?” başlıklı yazısıyla her yere ağaç dikilmesinin büyük bir problem olduğunu, aynı şekilde her yerde tarım ve hayvancılık yapılmayacağını, her yere şehir kurulamayacağını ve bu gibi kararların ehli tarafından memleketin ekolojisi ve ekonomisin gözetilerek adaletle verileceğini anlatıyor.

Gazeteci Recep Yazgan ile İslam inkılabı üzerine bir röportaj gerçekleştirdik. Yazgan, “Fütuhat Dini Olan İslam’ı Yeniden İdrak Etmeye Başladığımızda Devran Dönecek!” diyor.

Abdulkerim Kiracı, Asya Toplum Politikası Enstitüsü'nde Çin danışmanı olan Nathan Levine’nın “Beğenin yahut Beğenmeyin, Çin’le İdeolojik Bir Rekabet Kaçınılmaz” başlıklı yazısını tercüme etti.

17 Ağustos 1992 tarihinde İstanbul DGM’de İBDA-C davasında İbdacılara verilen haksız cezalardan dolayı İbdacılar tarafından eylem yapılmış ve eyleme izin vermeyen Kemalist rejimin bekçileri İbdacılardan dayak yemişti. Orta sayfamızı “İbdacılardan Kemalist Rejimin Bekçilerine Dayak” başlıklı bir yazıyla okurlarımızın alakasına sunuyoruz.

Çakal Carlos, “Devrimci Lider Emiliano Zapata” başlıklı yazısında 8 Ağustos’ta doğan Güney Meksikalı büyük devrimci lider Emiliano Zapata’yı ele alıyor.

Abdülkerim Kiracı, “Portre: Mustafa el-Muvakkit” başlıklı yazısında Osmanlı coğrafyasındaki muvakkithanelerin astronomi ve coğrafya sahasındaki ihtiyaçlarını dikkate alarak eserler kaleme alan Mustafa el-Muvakkit’i işledi.

M. Taha İnci, “Kültürel İktidar Olmadan Siyasî İktidar Olunmaz” başlıklı yazısında kültürel iktidarın yeni bir şuur süzgeci ile Büyük Doğu-İbda’dan geçtiğini söylüyor.

Aylık Baran Dergisi 33. sayı çıktı Aylık Baran Dergisi 33. sayı çıktı

Gelecek sayımızda görüşmek üzere Allah’a emanet olunuz.