Şimdi Savunma Bakanı Pistorius, Federal Meclis'e 2031 yılına kadar 190.000 mermilik bir tedarik açığını kabul eden bir alışveriş listesi sunuyor.
Bunun arka planında NATO gereksinimleri yatıyor.
Bir habere göre, Savunma Bakanı Boris Pistorius, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı saldırı savaşı nedeniyle artan güvenlik durumu nedeniyle Federal Ordu için daha hızlı bir şekilde daha fazla mühimmat satın almak istiyor.
Der Spiegel’in haberine göre bakanlık, parlamentonun yaz tatiline girmesinden önce Federal Meclis'in bütçe komisyonuna hızlandırılmış topçu ve tank mühimmatı alımına ilişkin dokuz sözleşme sunmayı planlıyor.
Bir yandan, sanayi ile mevcut çerçeve anlaşmalarından daha önce planlanandan daha fazla mühimmat iptal edilecek.
Örneğin Rheinmetall ve Diehl şirketleri önümüzdeki yıllarda Bundeswehr için daha büyük miktarlarda topçu mühimmatı tedarik edecek. Ancak rapora göre yeni çerçeve sözleşmeler de planlanıyor.
Dergi, bütçe komisyonunun gizli belgelerine dayanarak, tedarikin "değişen güvenlik durumu nedeniyle" öne alındığını ve "Bundeswehr'in kendi stoklarının oluşturulmasını hızlandırmaya" hizmet ettiğini belirtti.
Gazetelerde ilk kez Bundeswehr'in topçu mühimmatı depolarının gerçekte ne kadar boş olduğu ayrıntılı olarak açıklanıyor.
Örneğin, "155 mm kalibreli patlayıcı mermilerin mevcut stoku 20.000 civarındadır" diye devam ediliyor.
Ancak 2031 yılına kadar Bundeswehr'in yaklaşık 230.000 mermilik bir stok oluşturması gerekecek.
Gizli belgelerdeki rapora göre, 190,000 mermi açığı nedeniyle 155 mm'lik mermi alımının hızlandırılması "kesinlikle gerekli".
Rakamların arka planında NATO gereklilikleri yatıyor. Buna göre 2031 yılına kadar Bundeswehr'in elinde yoğun bir savaşta 30 gün yetecek kadar topçu mühimmatı bulunması gerekiyor.
Spiegel’e göre, planlanan mühimmat sözleşmeleri ilk kez kriz ya da savaş durumları için bir tedarik maddesi de içeriyor.
Bu şekilde Bundeswehr, "Almanya'nın toprak güvenliği veya ittifak yükümlülüğü" tehlikeye girerse kendi silah tedarikini sağlamak istiyor.
Derginin haberine göre, bu durumda endüstri, sözleşmelerde kendi üretimini mümkün olduğunca hızlandırmakla yükümlüdür. Bu durumda fabrikaların yaklaşık 24 saat çalışması gerekecek.
Kaynak: GDH