ABD ve Rusya merkezli bir nöroteknoloji girişimi olan REMspace, rüya sırasında iki kişi arasında ilk kez çift yönlü iletişim kurulduğunu iddia ediyor. Firma bunu lüsid rüya (lucid dream) esnasında yaptığını söylüyor.
Kişinin rüya gördüğü sırada, rüya gördüğünün farkında ve bilincinde olduğu bu tür rüyalara lüsid rüya veya berrak rüya (lucid dream) deniyor; daha açıklayıcı olması için bilinçli rüya görme de diyebiliriz. Bu rüya türü esnasında uyku geliştirme ve bilinçli rüya görme üzerine çalışmalar yürüten REMspace, özel olarak tasarlanan ekipmanlarla iletişimi sağladını iddia etti.
REMspace’in kurucusu Michael Raduga, Mayıs 2023’te kendi kafatasına mikroçip yerleştirerek rüyalarını kontrol etmeyi amaçlayan bir deney yapmış ve bu olay dünya genelinde büyük dikkat çekmişti. Raduga, bu çipin REM uykusu sırasında beyninin motor korteksini uyarmak için tasarlandığını iddia ediyor. Bu tehlikeli deney sırasında kan kaybından ölüm tehlikesi atlatmasına rağmen, Raduga hala bu deneyin potansiyeline inanıyor.
Şirket, deneylerini birbirinden uzak iki katılımcı üzerinde yaptığını söylüyor. Aktarılanlara göre sunucu ilk katılımcıya rüya gördüğü sırada rastgele bir kelime göndermiş ve katılımcı da bu kelimeyi rüyasında tekrarlamış. Tekrarlanan gelime ve verilen yanıt sunucuda kaydedilmiş. Sekiz dakika sonra ise bir sonraki katılımcı lüsid rüyasında bu mesajı alarak doğrulamış. Firma bu sayede rüyalarda ilk kez “sohbet” edildiğini söylüyor.
Hakemli incelemeler bekleniyor
REMspace, bilinçli rüyaların özellikle REM uykusu sırasında gerçekleşenlerinin çeşitli uygulama alanlarına sahip olduğunu belirtiyor. Şirket, bilinçli rüyanın zihinsel sağlık sorunlarının çözümünden, yeni becerilerin öğrenilmesine kadar geniş bir yelpazede kullanılabileceğini savunuyor. Raduga, bilinçli rüya sayesinde kabusların azaltılabileceğini, fobilerle yüzleşilebileceğini ve kişisel sorunların çözülebileceğini iddia ediyor.
REMspace ayrıca rüyalar sırasında tespit edilebilen bir rüya dili geliştirdiğini belirtiyor. “Remmyo” adı verilen bu dilin, elektromiyografi sensörleri aracılığıyla rüya sırasında üretilen seslerin yakalanmasıyla iletişim için kullanılabileceği öne sürülüyor. Ancak bu teknolojinin geçerliliği de henüz bilimsel olarak kanıtlanmış değil.
Şirket, daha karmaşık iletişim biçimlerine olanak tanıyan teknolojiler üzerinde çalıştığını ve gelecekte rüya sırasında tam anlamıyla konuşmalar yapılabileceğini iddia ediyor. Raduga, birkaç yıl içinde rüya iletişiminin yaygınlaşacağını öngörüyor. Ancak, bu iddiaların doğrulanması için bilim dünyasının hakemli incelemeleri bekleniyor.