Hamas'ın üst düzey lideri Yahya Sinvar hapishanede geliştirdiği ve kendisini İsrail'in istihbarat toplama ağından koruyan düşük teknolojili bir iletişim sistemi olmasaydı bugün ölmüş olabilirdi. Sinvar, İsrail'in izleyebildiği ve diğer militanların ölümüne yol açan telefon görüşmeleri, kısa mesajlar ve diğer elektronik iletişimlerden büyük ölçüde kaçındı. Bunun yerine yeraltı tünellerinde saklanırken bile Hamas'ın operasyonlarını yönlendirmesine olanak tanıyan karmaşık bir kurye, kod ve el yazılı not sistemi kullanıyor.
Bu iletişim yöntem, İsrail ordusunun canını sıkıyor. Sinvar'ın öldürülmesi ya da yakalanması İsrail için 11 aydır devam eden savaşı sona yaklaştıracak önemli bir zafer anlamına gelecekti ancak Gazze Şeridi'nin askeri kontrolünü ele geçirmiş olsa bile İsrail istihbaratı bir sonuç elde edemedi.
Sinvar geçen sonbaharda başlayan savaştan bu yana halk arasında görülmedi. İsrailli yetkililer onun Gazze'de saklandığına inandıklarını söylediler. Sinvar'ın nasıl hayatta kaldığına dair bir ipucu, birbirleriyle doğrudan konuşmayan Hamas ve İsrail arasındaki ateşkes görüşmeleri sırasında ileri geri mesajlar taşıyan Arap arabuluculardan geliyor.
Kurye zinciriyle iletiyor
Arabuluculara göre Sinvar'dan gelen tipik mesaj artık el yazısıyla yazılıyor ve önce güvenilir bir Hamas üyesine iletiliyor, o da bazıları sivil olabilen bir kuryeler zinciri boyunca bu mesajı taşıyor. Mesajlar genellikle Sinvar ve diğer mahkumların İsrail hapishanelerindeyken geliştirdikleri bir sistem temel alınarak farklı alıcılar, koşullar ve zamanlar için farklı kodlanıyor. Arabulucular, notun daha sonra Gazze'ye giren bir Arap arabulucuya ya da telefon veya başka bir yöntemle ABD tarafından terörist olarak tanımlanan grubun yurt dışındaki üyelerine gönderen başka bir Hamas yetkilisine ulaşabileceğini söyledi.
Suikasttan sonra el yazısı ve sözlü iletişime geçti
Sinvar'ın iletişim yöntemleri, İsrail'in Hamas'ın siyasi lider yardımcısı ve grubun askeri kanadının kurucularından Salih el-Aruri'nin öldürüldüğü Beyrut saldırısıyla birlikte daha dikkatli ve karmaşık hale geldi. İsrail askeri istihbaratının Filistin işlerinden sorumlu eski başkanı Michael Milshtein, İsrail Savunma Kuvvetleri'ni kastederek “IDF'nin onu bulamamasının en önemli nedenlerinden birinin bu olduğuna eminim. Tüm temel kişisel davranış kalıplarını gerçekten çok sıkı tutuyor" dedi. İsrail askeri istihbaratı, genellikle sinyal istihbaratı olarak adlandırılan elektronik haberleşmeyi engelleme konusunda dünyanın en sofistike yeteneklerinden bazılarına sahip. Arap arabuluculara göre, Aruri'nin ölümünden sonra Sinvar neredeyse tamamen el yazısı notlara ve sözlü iletişime geçti, bazen de ses kayıtlarını küçük bir ulak grubu aracılığıyla yaydı.
Aruri'nin ölümünün ardından Hamas ve Hizbullah'ın üst düzey yetkililerinin öldürülmesi kırılganlık hissini daha da arttırdı. Temmuz ayında İsrail, Hamas'ın en üst düzey askeri lideri Muhammed Deif'i öldürdüğünü söylediği büyük bir hava saldırısı düzenledi. Aynı ay İsrail'in Hamas'ın o dönemki siyasi lideri İsmail Haniye'yi Tahran'da öldürdüğü ve Beyrut'ta bir konuta düzenlediği saldırıda Hizbullah'ın on yıllardır ABD'den kaçan liderlerinden Fuad Şükr'ü öldürdüğü iddia edildi. The Wall Street Journal'ın haberine göre Hizbullah komutanı, muhtemelen Hizbullah'ın iç iletişim ağına sızan birinden gelen bir telefonun ardından bir apartman dairesine yönlendirildi. Gazze'de yaşayan Uluslararası Kriz Grubu araştırmacısı Azmi Keshawi, "Herhangi bir elektronik cihaz kullanırlarsa fark edileceklerini biliyorlar. Bu yüzden Sinvar Hamas'ın eski yöntemlerine geri döndü" diyor.
Hapisteki sistemi hatırlatıyor
Grup uzmanlarına göre Sinvar'ın iletişim konusundaki ilkel yaklaşımı, Hamas'ın ilk yıllarında kullandığı ve Hamas liderinin 1988'de gözaltına alınıp İsrail hapishanesine gönderildiği zaman kullanmaya başladığı sistemi hatırlatıyor. Sinvar hapse atılmadan önce Hamas'ın Mecd adlı iç güvenlik polisini kurmuş, bu polis şüpheli işbirlikçileri avlamış ve İsrail hapishanelerinde faaliyet göstermişti. İsrail casusuna dönüşen eski bir Hamas ajanının yazdığı Son of Hamas adlı kitaba göre Mecd, hapishane içinde bir bölümden diğerine şifreli mesajlar dağıtan “sawa'ed” adlı ajanları işe aldı. Kitaba göre, Arapça'da ön kol anlamına gelen sawa'ed takma adını kullanan ajanlar, el yazısıyla yazılmış mektupları beyaz ekmeğe sarıp top haline getirdikten sonra kurumaya ve sertleşmeye bırakıyorlardı. Ajanlar beyzbol oyuncuları gibi topları hapishanenin bir bölümünden diğerine “özgürlük savaşçılarından mektup var!” diye bağırarak atıyorlardı.
İsrail, Sinvar'ın geniş bir tünel ağı inşa etmek de dahil olmak üzere İsrail ile büyük bir savaş için yıllarca planlama yaptığını tahmin ediyor. Eski bir İsrail askeri istihbarat yetkilisi olan Milshtein, Sinvar'ın hazırlıkları arasında modern istihbarat toplama yöntemlerini aşacak bir iletişim sistemi kurmanın da yer aldığını söylüyor. Yöntemleri o kadar etkili ki takipçileri onun Gazze'de olmadığı ihtimalini göz ardı edemiyor.