İşgalci İsrail'de bir araştırmacı, Ürdün'deki halk hareketliliğinin artmasından ve bunun "İsrail" için ciddi sonuçlar doğurabilecek bir halk ayaklanmasına yol açabileceğinden korkuyor. Kudüs Kamu İşleri Merkezi'nden Orta Doğu uzmanı Pinhas Inbari, Ürdün'ün işgal altındaki Filistin ile olan uzun sınırı göz önüne alındığında, bu durumun kendileri açısından önemli güvenlik sorunları yaratabileceğini iddia ediyor.
Israel National News'e göre Inbari, devrim öncesi Suriye'nin aksine Ürdün'de rejimi devirebilecek silahlı milislerin olmadığını belirtiyor. Ancak, Ürdün halkının güçlü Filistin yanlısı duygularını ve İhvan-ı Müslimin'in etkisini, baskıcı krallık için istikrarsızlık unsuru olarak görüyor.
Inbari, dış güçlerin desteklediği grupların Ürdün'ün başlıca tehdidi olmamasına rağmen, İhvan ile aynı çizgideki Bedevi ve Filistinli gruplar arasındaki hoşnutsuzluğun yaygın protestolara yol açabileceği konusunda uyarıyor. Bunlar, "Suriye'deki özgürlük rüzgarından" etkilenerek Tunus, Libya ve Mısır'da görülen halk hareketlerine benzeyebilir.
Inbari'ye göre İsrail'in en büyük korkusu, Ürdün'deki demokratik bir değişimin İslami hareketlerin eline geçerek Siyonist rejime karşı gelinmesi ve Gazze'deki Hamas'a kıyasla tehdidin boyutunu büyük ölçüde artırması. Bölgesel statükoyu korumak adına, Haşimi rejiminin korunmasının önemini vurguluyor.
Dün yayınlanan "Ürdün Uçurumun Kenarında: Gazze'deki Savaşın ve Yaklaşan Trump Yönetiminin Baskıları" başlıklı bir araştırma yazısında Quincy Enstitüsü, "Ürdünlü liderler, yabancı hükümetlerden yardım koparabilmek için ülkelerini uzun zamandır 'istikrarsızlığın eşiğinde' olarak gösterdiler. Bu anlatı hiçbir zaman yanlış değildi, sadece Haşimilerin iktidarda kalmasına yardımcı olmak için stratejik olarak kullanıldı." yorumunu yaptı.
Cuma günü, üç İsrailli yetkili Axios'a verdiği demeçte, İsrail ve Ürdün'ün Suriye'deki durumu koordine etmek için "gizli görüşmeler" yaptığını belirtti. Ürdün ayrıca, Beşar Esad rejimine karşı savaşan ve özgürlük mücadelesine öncülük eden Heyet Tahrir el-Şam (HTS) dahil olmak üzere Tel Aviv ile Suriyeli direniş grupları arasında arabuluculuk yapıyor.
