Doğu Akdeniz, son yıllarda artan askeri varlıklar, gergin diplomatik ilişkiler ve bölgesel güç mücadelesi ile adeta yeni bir soğuk savaşın eşiğinde bulunuyor. ABD, İngiltere, Rusya, Çin, İsrail ve Türkiye gibi ülkeler, bölgedeki enerji kaynakları, deniz yolları ve stratejik konum nedeniyle, kendi çıkarlarını korumak için kıyasıya mücadele ediyor.

Fransa - İsrail maçı öncesi İsrail marşına tepki Fransa - İsrail maçı öncesi İsrail marşına tepki

ABD'nin Yeni Stratejisi: Kıbrıs'ta Güçlendirme

ABD, Doğu Akdeniz'deki varlığını güçlendirerek Rusya ve Çin'e karşı bir denge oluşturmayı ve İsrail ile olan stratejik ortaklığını pekiştirmeyi hedefliyor. Bu kapsamda, Kıbrıs Rum Kesimi ile yeni bir savunma anlaşması (İkili Savunma İşbirliği Yol Haritası), imzaladı ve Akdeniz'de ORION 2024 tatbikatını gerçekleştirdi. Bu hamleler, Kıbrıs'taki askeri varlığını artırmaya, bölgedeki enerji kaynaklarına erişimini kontrol altına almaya ve İsrail’in güvenliğini sağlamaya yönelik.

İngiltere'nin Destekleyici Rolü: İsrail'e Silahlar

İngiltere, ABD'nin Doğu Akdeniz stratejisine yakın bir müttefik olarak, Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki üslerini kullanarak İsrail'e silah ve istihbarat desteği sağlıyor ve ABD ile ortak askeri tatbikatlar yapıyor. Bu durum, Doğu Akdeniz'deki güç dengesini daha da karmaşık hale getiriyor.

Çin'in Yükselişi: Afrika'da Etki Alanı

Çin, Doğu Akdeniz'de ekonomik ve siyasi etkisi artan bir güç olarak öne çıkıyor. Çin-Afrika İş Birliği Forumu (FOCAC) gibi girişimlerle Afrika ülkeleriyle ilişkilerini güçlendiren Çin, Doğu Akdeniz'de ticaret ve yatırım yoluyla varlığını artırıyor.

Çin, Afrika ile ilişkilerini güçlendirmek amacıyla 2000 yılından bu yana üç yılda bir düzenlediği Çin-Afrika İş Birliği Forumu (FOCAC) ile bu ilişkilere yeni bir boyut kazandırıyor. Devlet ve Hükümet Başkanları düzeyinde zirveler, uzman toplantıları, iş forumları ve "Pekin Eylem Planı" ile somutlaşan iş birliği, Çin ve Afrika ülkeleri arasında siyasi, ekonomik, askeri ve kültürel alanlarda ortak bir gelecek inşa etmeyi hedefliyor. Tayvan'la diplomatik ilişkilerini sonlandıran Afrika ülkelerinin de katılımıyla her geçen yıl büyüyen forum, iki kıta arasındaki ilişkilerin derinleşmesine ve karşılıklı çıkarlara dayalı bir geleceğe yönlenmesine katkı sağlıyor.

Rusya'nın Varlığı: Suriye'deki Askeri Üsler

Rusya, Doğu Akdeniz'de askeri ve ekonomik olarak önemli bir güç olarak varlığını sürdürüyor. Suriye'de askeri üsleri bulunmasının yanı sıra, Kıbrıs'ta ve diğer ülkelerde de askeri ve ekonomik iş birlikleri yapıyor. Rusya, bölgedeki enerji kaynaklarına erişimini sürdürmek ve ABD ve müttefiklerinin etkisini dengelemek amacıyla bölgede aktif rol oynuyor.

Türkiye'nin Afrika ve Asya İlişkisi

Türkiye son 20 yıldır Afrika ile ilişkilerini hızla geliştiriyor. "Afrika Açılımı" politikasıyla başlayan bu süreç, ekonomik, siyasi, kültürel ve askeri iş birliklerini kapsıyor. Türkiye, Afrika Birliği ile stratejik ortaklık anlaşması imzaladı ve 44 ülkede büyükelçilik kurdu. Türkiye, özellikle SİHA teknolojisiyle Afrika'nın güvenlik sorunlarına çözüm bulmada önemli rol oynuyor. Afrika'ya yapılan insani yardımlar ve kalkınma projeleri, hem Türkiye'nin olumlu imajını güçlendiriyor hem de yeni pazarlar açıyor.

Türkiye ayrıca, "Asya Yüzyılı"nda hem Asya'da hem de Avrupa'da ilişkilerini dengeli bir şekilde yürütüyor. Ekonomik büyümeyi, ticaret hacmini artırmayı ve yeni pazarlara erişmeyi hedefleyen Türkiye, bu stratejiyle kendi jeopolitik konumunu güçlendirmeyi amaçlıyor.

Doğu Akdeniz’de Gerilim

Kıbrıs, Doğu Akdeniz'deki en önemli çekişme noktalarından biri. ABD ve İngiltere'nin Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki askeri varlığını artırması ve Türkiye'nin Kıbrıs'taki askeri ve siyasi çıkarları, bölgedeki gerilimi artıran temel faktörlerden.

Doğu Akdeniz, ABD, Rusya, Çin, İsrail ve Türkiye gibi ülkelerin bölgesel güç mücadelesinin yaşandığı bir alan haline gelmiş durumda. Her ülkenin kendi çıkarlarını korumak ve bölgesel gücünü artırmak için farklı stratejiler izlemesi, bölgede istikrarsızlık ve gerilimi artırıyor.

Doğu Akdeniz, enerji kaynakları, deniz yolları ve stratejik konumu nedeniyle, büyük güçlerin çekişme alanına dönüşmüş bir bölge durumunda. Bölgenin yeni bir soğuk savaşın merkezine dönüşmesi riski yüksek görünüyor.

Özellikle Hamas’ın Aksa Tufanı Operasyonu’nun ardından ABD, İngiltere ve diğer Batılı ülkelerin silahlı güçleriyle Akdeniz’e akın etmesi neyin işareti?

ABD, Doğu Akdeniz'e USS Gerald R. Ford ve USS George Washington uçak gemilerini; Eski Birinci Deniz Lordu Alan West, İngiltere'nin Orta Doğu'da Kraliyet Donanması'na ait gemi ve savaş uçaklarını; Yunanistan ise Kıbrıs'ın güneyinde konuşlanacak SNMG-2 ve PSARA firkateynini göndermişti.

İsrail’in Ortadoğu’da söz sahibi olması için yapmış olduğu planları 7 Ekim’le birlikte bozulmuş olsa da, soykırım ortağı ABD ve İngiltere ile Doğu Akdeniz’de yapılan bu seferberlik neyin habercisi? Türkiye böylesi bir hengamede nerede duracak ve nasıl tavır alacak?