Aşırı sağcı lider, Yeşilgöz’ün açıklamasına olumlu karşılık verirken, muhalefet PVV ile iş birliğini “saçmalık” olarak değerlendiriyor.
Yeşilgöz’ün selefi, Başbakan Mark Rutte, geçmişte yaptığı açıklamalarda, “Hollanda’da daha az Faslı” çağrısını geri almadığı sürece Wilders ile koalisyon ortaklığı yapmayacağını söylemişti.
Wilders, 2014 yerel seçimleri sırasında, “Hollanda’da daha az Faslı” çağrısı yaptığı için, toplumun bir kesimini aşağılamaktan suçlu bulunmuş ancak ceza almamıştı. Ancak VVD’nin yeni lideri, Hollanda Güvenlik ve Adalet Bakanı Yeşilgöz, 22 Kasım’da yapılacak erken genel seçimi kazanması durumunda, ülkenin üçüncü büyük partisi olan PVV’yi dışlamayacağını bildirdi.
Yeşilgöz, tarafların peşinen dışlanmasını "Lahey karmaşası" olarak adlandırarak, "Ben esas olarak, kimin hangi niyetle görüşme masasına oturacağıyla ilgileniyorum” dedi.
Wilders'in, hükümetin düşmesinin ardından yeni bir başlangıçtan söz ettiğini ve olumlu bir tutum sergilediğini anımsatan Dilan Yeşilgöz, “Şimdi, gerçekten yapıcı bir tutum mu sergileyecek, yoksa kendisini dışarıya mı kapatacak bunu göreceğiz. Sayın Wilders'ın masaya ne getireceğini görmem lazım” diye konuştu.
İslamofobik söylemleriyle sık sık gündeme gelen Wilders, siyasete Yeşilgöz’ün partisi VVD saflarında başladı. Ancak Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliği konusundaki sert söylemi nedeniyle parti politikalarına ters düşen Wilders, VVD’den ayrılarak kendi partisini kurdu (PVV). Politikalarını göç ve İslam karşıtlığı üzerine kuran Wilders’in partisi, Hollanda’da ana muhalefet konumuna yükseldi.
Hollanda, göç politikası üzerine çıkan anlaşmazlık sonucunda hükümetin düşmesi sebebiyle 22 Kasım’da sandığa gidecek.