Savaşın idaresi ve esirler anlaşmasıyla ilgili fikir ayrılıklarının yanı sıra ultra-Ortodoks Haredi Yahudilerin dini doktrinleri gerekçe göstererek, İsrail Ordusuna alınmayı reddedetmesi yeni bir kriz doğuruyor.
Haredilerin sloganı: "Hizmet etmektense ölmeyi tercih ederiz." İsrail Savaş Kabinesi Üyesi ve birkaç hafta önce Başbakan Binyamin Netanyahu'nun izni olmaksızın Washington'a giden Benny Gantz, ultra Ortodoks Yahudileri zorunlu askerlik hizmetinden muaf tutmaya devam eden yasa teklifinin yasalaşması durumunda ulusal olağanüstü hal hükümetinden ayrılacağını söyledi.
Gantz, "Ulus bunu kabul edemez, Knesset (parlamento) buna oy vermemelidir ve böyle bir yasanın Knesset'ten geçmesi durumunda meslektaşlarım ve ben olağanüstü hal hükümetinin üyesi olmayacağız" dedi. Eski bir askeri lider olan Gantz, "Hükümetin hazırladığı zorunlu askerlik yasası, düşmanlarımıza karşı birlikte savaşmamız gereken bir dönemde içimizde derin bir çatlak yaratacak ciddi bir ahlaki başarısızlıktır." şeklinde konuştu. Ana muhalefet lideri Yair Lapid de Gantz'a destek vererek, yasa tasarısı bu hafta kabul edilirse “partini hükümetten çek” çağrısı yaptı.
ASKER İHTİYACI HAD SAFHADA
Cebinde silah adlarının yazdığı kabarık bir “istek listesiyle” pazar günü ABD'ye doğru yola koyulan Savunma Bakanı Yoav Gallant da konunun, İsrail Ordusunun etkinliği ve operasyonlarının devamı açısından hayati önem taşıdığını belirtti. allant yola çıkmadan önce "Pozisyonum değişmedi. Koalisyonun tüm kesimlerinin kabul etmediği hiçbir öneriye taraf olmayacağım ve benim liderliğim bu tasarıyı bu haliyle destelemeyecek." şeklinde konuştu.
Daha önceki yıllarda meydana gelen benzer tartışmalarda tarafsız kalmayı tercih eden Gallant'ın bu kez Haredilerin askere alınmasını desteklemesi, İsral Ordusunun asker ihtiyacının ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor. Tüm bu açıklamaların üstüne bombayı patlatansa Netanyahu oldu. İsrail Başbakanı tartışmalı yasa tasarısı kabul edilmediği takdirde hükümetin dağılabileceği mesajını bakanlara gönderdiği bildirildi. Önerilen tasarı tüm detaylarıyla kamuoyuna açıklanmadı ancak İsrail medyasına sızdırılan bilgilere göre ultra Ortodoks Yahudiler için uzun zamandır tartışılan askeri muafiyetleri devam ettiriyor ve hatta kimi iddialara göre bu muafiyetleri genişletiyor.
'DUALARIMIZ OLMADAN ZAFER GELMEZ'
Geçen hafta Haredi Yahudileri Kudüs'te gösteri düzenlemiş, güvenlik güçleriyle protestocu ultra-Ortodokslar arasında arasında arbede yaşanmıştı. Haredileri destekleyen İsrailli yasa dışı yerleşimciler gösteriye müdahale eden polisleri "Naziler" olarak adladırmış ve onlara "gidin Gazze'de ölün" çağrısında bulunmuştu. İsrail Baş Sefarad Hahamı Yitzhak Yosef 10 Mart’ta yılların tartışmasını alevlendirerek, zorunlu askerlik uygulamasının yürürlüğe girmesi halinde İsrail’i kitlesel olarak terk etme tehdidinde bulunmuştu.
"Bilet alıp gideceğiz, bizi orduya zorlamak diye bir şey yok. Devlet bunun üzerinde duruyor." diyen Hahambaşı, Gazze'de savaşan askerlerin Tevrat öğrenenler sayesinde başarılı olabileceğini, kendi duaları olmadan zaferin gelmeyeceğini ileri sürmüştü.
