27 Kasım'dan beri Suriye ordusuyla savaşan muhalif silahlı gruplar, ülkenin kuzey batısının ardından güney bölgesini de ele geçirerek başkent Şam'a 10 km mesafeye geldi. Muhaliflerden yapılan açıklamada, Şam'ın kuşatılmaya başlandığı bildirildi.
Protestocular, Şam'ın banliyölerinden Jermana'da Hafız Esad'ın heykelini yıktı. Muhalifler Şam'a ilerliyor.
Bugün içinde Muhalifler Suveyda ve Kuneytra illerini ele geçirdi.
Dera alınarak güneyde güç sağlanmıştı
Suriyeli muhalifler, 2011 yılında Devlet Başkanı Beşar Esad'a karşı başlatılan ayaklanmanın doğum yeri olan güneydeki Dera şehrinin kontrolünü ele geçirdiklerini açıkladı. Dera, Esad güçlerinin bir hafta içinde kaybettiği dördüncü şehir oldu.
Muhalif kaynaklar, Suriye ordusu yetkililerine yaklaşık 100 km kuzeydeki başkent Şam'a güvenli geçiş sağlayan bir anlaşma önerdiklerini ve Suriye ordusunun Dera'dan düzenli bir şekilde çekilmeyi kabul ettiğini söyledi.
Dera'nın düşmesiyle birlikte Esad güçleri bir hafta içinde dört önemli merkezi muhaliflere teslim etmiş oldu.
İç savaş 13 yıl önce başlamadan önce 100 binden fazla nüfusa sahip olan Dera, ayaklanmanın beşiği olarak sembolik bir öneme sahip.
Dera'nın ele geçirilmesi, muhaliflerin cuma günü geç saatlerde başkent ile Akdeniz kıyısı arasında önemli bir kavşak noktası olan Humus'un merkezine kadar ilerlediklerini açıklamalarının ardından geldi.
Humus'un ele geçirilmesi Rusya'yı buradaki deniz ve hava üssünden koparacak.
Kapsamlı saldırıya liderlik eden muhalif silahlı gruplar, "Güçlerimiz Humus şehrinin eteklerindeki son köyü de kurtardı ve şu anda şehrin duvarlarına dayandı" açıklamasını yaptı.
Aralarında Heyet Tahrir el Şam'ın (HTŞ) da bulunduğu muhalif gruplardan oluşan bir koalisyon, Humus'ta Esad hükümetine sadık güçlere son bir çağrı yaparak iltica etmelerini istedi.
Bölge sakinleri ve görgü tanıkları, isyancıların ilerleyişi öncesinde binlerce kişinin Humus'tan hükümetin kaleleri olan Lazkiye ve Tartus'un kıyı bölgelerine doğru kaçtığını söyledi.
Muhalifler, Suriye ordusuyla çatışarak Suriye-Ürdün sınırını da ele geçirmeye çalışıyor.
Çatışmaların ardından Suriye ile Ürdün arasındaki Nasib Sınır Kapısı muhaliflerin kontrolüne geçti.
Suriye'nin güneyinde yer alan Suveyda il merkezi de muhaliflerin kontrolüne geçti. Suveyda kentinin Şam'a uzaklığı yaklaşık 100 km.
Muhaliflerin komutanlarından Hassan Abdul Ghany, muhalif güçlerin Sanamayn kentini ele geçirerek Şam'ın güney kapısına 20 kilometre mesafeye kadar ilerlediğini söyledi.
Yerel yetkililer ve güvenlik kaynakları, onlarca Suriye askerinin Irak güçleriyle koordinasyon içinde El Kaim sınır kapısından Irak'a girdiğini bildirdi.
Esad tehlike altında
Düşünce kuruluşu Century Foundation'da çalışan Aron Lund'a göre Esad hükümeti artık bu noktada 'hayatları için savaşıyor'
Lund, hükümetin Humus'u elinde tutmasının, olayların şu ana kadarki hızına bakılırsa pek mümkün olmadığını söyledi.
Suriye devlet televizyonu, Rusya'nın Suriye Koordinasyon Merkezi'ne dayandırdığı haberinde Rusya ve Suriye'nin Cuma günü Hama, İdlib ve Halep kırsalındaki muhalif karargahlarını hedef alan hava saldırılarında en az 200 muhalifin öldürüldüğünü bildirdi.
Suriye ordusundan bir kaynak İran destekli Hizbullah güçlerinin Humus ve yakınlarında hükümet savunmasını desteklemek üzere konumlandığını söyledi.
Humus'u ele geçirmek, muhaliflerin Esad yönetiminin merkezi olan Şam'ı izole etme şansını artıracak ve başkentten denize giden kuzeybatı yolunu kesebilecek.
Muhaliflerin gücü
Muhalifler saldırılarını sürdürürken Rusya ve Ürdün, vatandaşlarına Suriye'yi terk etmeleri çağrısında bulundu.
Esad, kilit müttefikleri Rusya, İran ve Lübnan Hizbullahı'nın yardıma gelmesinin ardından Suriye'nin büyük bölümünün kontrolünü yeniden ele geçirmişti. Ancak hepsi de son zamanlarda başka krizler nedeniyle zayıfladı ve muhaliflere savaşmak için bir fırsat verdi.
İran çekiliyor
New York Times'ın bölgesel yetkililere ve üç İranlı yetkiliye dayandırdığı haberine göre, geçen yıl Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail ile yaşanan gerginliklere odaklanan Tahran, cuma günü askeri yetkililerini ve personelini Suriye'den tahliye etmeye başladı. Bu da İran'ın Esad'ı iktidarda tutmakta yetersiz kaldığının bir işareti.
Yetkililer, komşu Irak ve Lübnan'a tahliye edilenler arasında Devrim Muhafızları'nın dış kolu olan İran'ın güçlü Kudüs Kuvvetleri'nin üst düzey komutanlarının da bulunduğunu söyledi.
Bu hamle, İran'ın Suriye'nin 13 yıllık iç savaşı boyunca desteklediği Esad ve Suriye'yi Lübnan'daki Hizbullah'a silah sağlamak için kilit bir güzergah olarak kullanan İran için dikkate değer bir dönüşe işaret ediyor.
İkisi Muhafız Ordusu mensubu olan İranlı yetkililer ve bölge yetkililerine göre, Muhafız Ordusu personeli, bazı İranlı diplomatik personel, aileleri ve İranlı siviller de tahliye ediliyor. Hassas bir konu olduğu için isimlerinin açıklanmaması kaydıyla konuşan yetkililer, İranlıların cuma sabahı Suriye'den ayrılmaya başladığını söyledi.
İranlı ve bölgesel yetkililer, Şam'daki İran Büyükelçiliği'nde ve Devrim Muhafızları üslerinde tahliye emri verildiğini söyledi. Elçilik personelinin en azından bir kısmı ülkeyi terk etti.
Yetkililer, bazılarının uçakla Tahran'a, diğerlerinin ise kara yoluyla Lübnan, Irak ve Suriye'nin Lazkiye limanına gittiğini söyledi.
CANLI: Muhalifler Şam'a girmeye başladı
Suriye’nin başkenti Şam’ın güneybatısında rejim güçlerine karşı ilerleyen gruplar, başkentin güney banliyölerine girmeye başladı.
Ülkenin güneybatısındaki Kuneytra il merkezini ele geçiren silahlı gruplar, Şam merkezine doğru ilerledi.
Rejim güçleriyle çatışan silahlı gruplar, başkentin güneyindeki Darayya banliyösüne girdi.
AFP rejim askerlerinin Irak'a kaçtıklarını bildirdi.
Esad Şam'da
AFP'nin haberine göre Suriye cumhurbaşkanlığı, Esad'ın Şam'dan ayrıldığına dair haberleri yalanladı. Suriye cumhurbaşkanlığı, Esad'ın görevini Şam'dan yürüttüğünü söyledi.
Trump: Bu bizim savaşımız değil. Müdahale etmeyin.
Suriye’deki muhalif savaşçılar, benzeri görülmemiş bir hamleyle, son derece koordineli bir taarruzla birçok şehri tamamen ele geçirdiler ve şimdi Şam’ın eteklerinde, açıkça Esad’ı saf dışı bırakma yönünde çok büyük bir adım atmaya hazırlanıyorlar. Rusya ise, Ukrayna’da son derece meşgul olması ve orada 600.000’den fazla asker kaybetmesi nedeniyle, yıllardır koruduğu Suriye üzerinde gerçekleşen bu fiilî yürüyüşü durduracak konumda görünmüyor.
İşte bu, eski Başkan Obama’nın “kumda çizilen kırmızı çizgiyi” koruma taahhüdünü yerine getirmeyi reddettiği ve ardından ortalığın karıştığı noktadır; Rusya da bu aşamada devreye girmişti. Fakat şimdi, muhtemelen Esad’ın kendisi de dâhil olmak üzere, onlar da dışlanmaya zorlanıyor; bu belki de onlar için olabilecek en iyi şeydir. Rusya’nın Suriye’deki varlığının, Obama’yı aptal gösterme çabasından başka pek bir kazancı olmamıştı.
Her halükârda Suriye bir karmaşa içindedir, ancak bizim dostumuz değildir ve ABD bu işle hiçbir şekilde ilgilenmemelidir. Bu bizim mücadelemiz değildir. BIrakın olaylar kendi seyrinde gitsin. Müdahil olmayın.
Kaynak: AA