Alexander, "Bugün karşınızda duruyorum. Bugün kralınız ve hükümetin bir üyesi olarak bizzat özür diliyorum. Kelimelerin ağırlığını kalbimde ve ruhumda hissediyorum." ifadesini kullandı.

Hollanda Başbakanı Mark Rutte de Aralık 2022'de ülkesinin kölelik tarihi ve köle ticaretindeki rolü sebebiyle hükümeti adına resmi olarak özür dilemişti.

Güney Amerika ve Afrika'nın kıyı kesimlerinde sömürge yönetimi kuran Hollanda, 16. yüzyılın sonlarında "Transatlantik" bölgesinde köle ticaretine başlamış ve "altın çağı"nı yaşadığı 17. yüzyılın ortasında Güney Amerika ile Avrupa arasındaki köle ticaretinin en önemli aktörlerinden biri olduktan sonra 1 Temmuz 1863'te köle ticaretini resmen yasaklamıştı.

Aradan geçen yüzyıllar boyu, konuyla ilgili tek kelime edemeyen, yaptıkları zulümlerden utanmak bir yana üstünü örtmek için olağanüstü gayret sarf eden sömürgeci zihniyet, yoksa şimdi yanı başındaki “modern kölelerin” isyanını görüp, ateşin kendilerine sıçramasından mı korkuyor? Korkmakta da haklılar, zira geçmişe bakıp güya şimdi “özür” diledikleri “köleler”, sömürünün bugün bir başka şekliyle devam ettiğinin gayet farkında. Bu farkındalık, özellikle son yıllarda sömürgeci ülkelerde görülen ırkçı ve İslâm düşmanı tutumun artmasıyla paralel olarak ivme kazanmış durumda…

Ayrıca yapılan “özür” açıklaması kamu vicdanında, bunun bir itiraf niteliğinde olduğunu, öyleyse bunun bedelinin “özür dilenen” taraflarca belirlenip ödenmesi gerektiği yönünde değerlendirilerek, “yarın biz de sizi köleleştirecek olursak, özür dilediğimizde bu mesele kapanacak mı?” sorusunu akıllara getiriyor.

Aşağıda “günün anlam ve önemine binaen” derlediğimiz bilgileri okuyucularımızın kamuoyunun dikkatine tekrar sunuyoruz:

Hollanda'nın utanç tarihi

Amerika kıtasından Asya'ya, Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar birçok bölgede sömürgesi olan Hollanda, Afrika kıtasının birçok ülkesini yıllarca kullandı.

17. yüzyıldan itibaren Afrika kıtasının birçok yerinde sömürge oluşturmaya başlayan Hollanda; Fildişi Sahili, Gana, Güney Afrika, Angola, Namibya ve Senegal'de birçok koloni kurdu.

Filistin'e destek gösterileri Avrupa'daki üniversitelere yayıldı Filistin'e destek gösterileri Avrupa'daki üniversitelere yayıldı

Kıtadaki sömürgelerine Batı Afrika'dan başlayan Hollanda, 16. yüzyılda Gana ve Senegal'de, 17. yüzyılda Fildişi Sahili ile Güney Afrika'da ve 19. yüzyılda da Namibya'da koloniler kurarak bu ülkedeki doğal ve insani kaynakları kullandı.

Afrika ülkelerindeki doğal kaynakların yanı sıra insani kaynakları sömüren Hollanda, insanları katletti ve büyük bir kısmını da Amerika ve Avrupa kıtasına köle olarak kaçırdı.

Güney Afrika'nın efsanevi lideri Nelson Mandela'nın kızı Makaziwe Mandela, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Güney Afrika'daki Hollanda sömürgesine dikkati çekerek İngilizler ve Hollandalıların bu topraklara gelmeden önce atalarının sorunsuz bir şekilde yaşadığını söyledi. Mandela, "Güney Afrika'da yaşayan atalarımız, kıtadaki madenler keşfedilince, buradan kovuldu ve mutluluk sona erdi." dedi.

Binlerce Afrikalıyı köle olarak kaçırdı

Daha çok Afrika'nın kıyı kesimlerinde sömürge yönetimi kuran Hollanda, 15. ve 17. yüzyıllar arasında sömürgecilikte "altın çağ"ını yaşadı ve gücünü korudu.

İngiltere ve Fransa'dan önce Afrika'da sömürge bölgeleri kuran Hollanda, 18. yüzyıla doğru İngilizlere ve Fransızlara karşı güç kaybederek sömürgelerini bu ülkelere devretmek zorunda kaldı.

En eski sömürgelerinden biri olan Gana'ya 16. yüzyılda giden Hollandalılar burada bulunan başta altın olmak üzere yeraltı madenlerini sömürdü. Gana'da 1642 yılında inşa ettikleri Elmine Kalesi ile de Gana'dan Amerika ve Avrupa kıtalarında binlerce Afrikalıyı köle olarak kaçırdı.

Namibya sahillerine 1793 yılında gelen sömürgeci Hollandalılar, ülkenin en gözde limanı olan Walvis Bay Limanı'nı ele geçirdi ve burada yaşayanları katletti.

Hollandalılar tarafından ele geçirilen Walvis Bay Limanı bu tarihten itibaren köle limanı olarak kullanılmaya başlandı.

Güney Afrika'ya gelen ilk sömürgeci

Diğer birçok Avrupa ülkesinden daha önce Afrika'da koloni kuran Hollanda, Güney Afrika’ya ilk gelen sömürge ülkesi olma özelliğini taşıyor. Hollandalılar, 1652 yılında "Hollanda Doğu Hindistan Şirketi"ni kurarak sömürge bölgelerindeki çalışmalarını artırdı ve Ümit Burnu'nda bulunan Cape Town kentinin temellerini attı.

Güney Afrika'daki Hollandalı sayısı 1652'de sadece 90 kişiyken bu sayı 1795 yılında 16 bine ulaştı. Aynı yıl Hollandalılar tarafından bu ülkede köleleştirilen Güney Afrikalı sayısı ise 16 bin 839'a yükseldi.

Güney Afrika'yı köle ticaretinde merkez olarak kullanan Hollanda, özellikle Cape Town'da topladığı köleleri gemilerle Amerika ve Avrupa kıtalarına götürdü. Tarihçilere göre, 1795 yılında Cape Town'un nüfusunun üçte ikisi kölelerden oluşuyordu.

Khoikhoi katliamı

Hollanda'nın Afrika'daki sömürge izlerinden en bilineni Khoikhoi halkına yönelik katliamları oldu. Hollanda, 1659, 1673 ve 1674-1677 yılları arasında Khoikhoi kabilesini köleleştirmek için büyük katliamlar yaptı.

Ateşli silahlar ile Khoikhoi kabilesine saldıran Hollandalılar binlerce Afrikalıyı öldürdü, evlerine ve arazilerine el koydu, köle olarak kaçırdı ve bölgedeki doğal kaynakları sömürdü.

(Kaynak: AA)