Putin, insanlığın küresel sorunlarının kolektif çözümler gerektirdiğini, egoizmin süreci çıkmaza sokacağını vurgulayarak Rusya'nın yeni dünya düzenine büyük katkı sunmaya hazır olduğunun altını çizdi.
Son 20 yılda dünyada ciddi değişiklikler yaşandığını kaydeden Putin, "Önümüzde yeni dünyayı inşa etme görevi duruyor" dedi.
Putin’den yeni dünya düzeni için 6 temel prensip
21. yüzyılda uluslararası ilişkilerin 6 temel prensip üzerine inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Rus lider Putin bu prensipleri şu şekilde sıraladı:
“Birincisi açık bir dünyadır. “Kimsenin hiçbir zaman yapay engeller koymaya çalışmayacağı, açık, birbirine bağlı bir dünyada yaşamak istiyoruz. Bu dünya insanların iletişim, yaratıcılık özgürlüğü ve refahı yolunda engelsiz bir ortam olmalıdır.
İkincisi, evrensel kalkınmanın temeli olması gereken medeniyetlerin çeşitliliğidir. Herhangi bir ülke veya insana nasıl yaşaması, nasıl hissetmesi gerektiğini dayatmak yasaklanmalıdır.
Üçüncüsü ortak kararlardır. Hiç kimsenin başkaları adına veya başkalarının yerine dünyayı yönetme hakkı yoktur. Geleceğin dünyası kolektif kararların dünyasıdır. Tek bir kişi herkes için karar veremediği gibi herkes de her şeye karar veremez. Herhangi bir meseleden doğrudan etkilenenler neyin, nasıl yapılacağı konusunda hemfikir olmalıdır.
Dördüncüsü ise evrensel güvenlik ve kalıcı barıştır. Bu alanda uyum sağlamalı ve sadece gururu, kibiri bir kenara bırakıp başkalarına ikinci sınıf ortak gibi bakmaktan vazgeçmelisiniz.
Beşincisi de herkes için adalettir. Geçmişte herkesin sömürüldüğü dönemin aksine herkesin modern kalkınmanın yararlarına erişimi sağlanmalı ve bunu herhangi bir ülke veya grup için sınırlamaya çalışılması saldırganlık olarak kabul edilmelidir.
Altıncı ve son prensip ise eşitliktir. Artık hiç kimse boyun eğmeye, çıkarlarını kimseye, özellikle de daha zengin veya daha güçlü olana bağımlı kılmaya hazır değildir. Bu, insanlığın tüm tarihsel deneyiminin özetidir.”
Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı başlatmadığını, aksine onu sona erdirmeye çalıştığını ifade eden Putin, "Ukrayna krizi, bir toprak çatışması değil, Rusya başkalarının topraklarını işgal etmeye ilgi duymuyor" diye konuştu.
Putin, Rusya'nın sürekli olarak artan jeopolitik baskıya karşılık vermek zorunda olduğunu söyleyerek Moskova'nın Batı'daki rakiplerinin gerçeklik duygusunu yitirdiğini ve olası tüm sınırları aştığını, tüm kuralları ihlal ettiğini kaydetti.
ABD ve tebaalarının askeri, siyasi, ekonomik, kültürel ve hatta ahlaki hegemonya sağlama politikası izlediğine işaret eden Putin, "Rusya'nın yapıcı işbirliğine hazır olmasını bazıları yanlış anladı. Uysallık olarak anladılar, yeni dünya düzeninin kendini Soğuk Savaş'ın kazananı ilan edenler tarafından kurulmasına hazır olduğumuzu sandılar. Sömürge yönetimi döneminin kibrinden kurtulmanın zamanı geldi. Şunu söylemek istiyorum; Gözlerinizi ovuşturup açın. Bu dönem çoktan bitti ve bir daha asla geri dönmeyecek" şeklinde konuştu.
'NATO'ya girme talebinde bile bulunduk ama o zaman bize gülerek 'Hayır' dediler, siz kimsiniz?'
"Zamanında NATO'ya girme talebinde bile bulunduk ama o zaman bize gülerek, 'Aa, yok' dediler" diyerek Batı'ya seslenen Putin "Rusya için medeniyet çok yönlü bir olgudur, hiçbiri diğerinden daha kötü veya daha iyi değil, eşittir" dedi ve ekledi:
"Müttefiklerimize, ortaklarımıza bunu zaten açıkça söyledim; bir ara bendeniz basitçe 'Belki biz de NATO'ya katılmalıyız?' önerisinde bulundum. Ama 'Hayır! NATO'nun böyle bir ülkeye ihtiyacı yok, hayır' dediler."
Rusya lideri, ABD'nin uluslararası hukuku yok edip yeni bir düzen kurma girişimlerinde bulunduğunu belirterek "Uluslararası hukuku yeni bir düzen ile değiştirmeye çalışıyorlar. Nasıl bir düzen? Belli kurallara dayalı. Hangi kurallar? Bunlar ne tür kurallar, kim icat etti? Tamamen belirsiz. Fakat tam bir çeşit zırva, saçmalık. Tüm bunlar genelde küstah bir şekilde yapılıyor ve söyleniyor. Tüm bunlar, sömürgeci düşüncenin tezahürü. Her zaman 'yapmak zorundasınız, yapmakla yükümlüsünüz, sizi ciddi şekilde uyarıyoruz' dediklerini duyuyoruz. Siz kimsiniz? Bizi uyarma hakkını nereden alıyorsunuz? Bu gerçekten şaşkınlık verici" dedi.
Batı’nın Kiev’e sağladığı destek hakkında konuşan Putin, Rusya’nın bu konuda sağduyunun filizlenmesini beklediğini belirtti.
Ülkelerin Ukrayna’ya finansman ve destekle baş edip etmeyecekleri ve Rusya’nın bununla ilgili beklentisinin ne olduğu sorusu karşısında Putin, “En azından sağduyunun biraz filizlenmesini bekliyoruz. Ülkeler bununla başa çıkarlar mı diye kendilerine sormak lazım. Elbette ki başa çıkarlar, bir sorun görmüyorum. Sorun, üretimi genişletmek, savaşa akıtılan ve çatışmayı uzatan para miktarını artırmak” ifadelerini kullandı.
Putin'den sert uyarı: Olası nükleer saldırıya vereceğimiz yanıt, saldıran taraf için hoş olamayacak
Rusya topraklarına nükleer saldırı düzenlenmesi halinde Moskova'nın buna nasıl karşılık vereceğinin sorulması üzerine Putin, "Nükleer saldırıya yanıtımız, saldıran taraf için kesinlikle hoş olmayacak. Düşmanın hayatta kalma şansı bulunmayacak" uyarısı yaptı.
Rusya'nın askeri doktrininde Rus ordusunun nükleer silah kullanması için iki sebebe yer verildiğini, birincisinin Rusya'ya yönelik nükleer saldırı, ikincisinin Rusya'nın varlığına yönelik tehdit olduğunu hatırlatan Putin, doktrinde nükleer eşiği düşürmek için bir neden görmediğini, günümüzde Rusya'nın varlığını tehdit eden bir durum bulunmadığını vurguladı.
Putin, aklıselim sahibi ve bilinci açık hiç kimsenin Rusya'ya karşı nükleer silah kullanmayı aklına getirmeyeceğini düşündüğünü de sözlerine ekledi.
ABD'nin Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Antlaşması'nı (CTBT) imzaladığını ancak onaylamadığını anımsatan Putin şöyle konuştu:
"Moskova'nın da bu anlaşmaya ilişkin onayını geri çekebileceği uyarısında bulundu: "Bu, Duma vekillerinin meselesi, teorik olarak onayın geri çekilmesi mümkün. Eğer bunu yaparsak, bu tamamen yeterli olur."
'Ukrayna, TürkAkım'a zarar vermeyi amaçlıyor'
Putin, Ukrayna'nın TürkAkım doğalgaz boru hattına zarar vermeyi amaçladığını ve bu hatta saldırmaya çalıştığını belirterek bununla ilgili 'İngilizce konuşmalar' duyduklarını kaydetti.
Kuzey Akım’a yapılan sabotajla ilgili Putin "Bu olaylardan en çok kimin zarar gördüğünün yanında kimlerin yarar sağladığına da dikkat çekmek lazım. Bu da Amerikalı enerji şirketleridir. Avrupa enerji pazarına gözünü diken ABD, bu boru hatlarına karşı olduğunu zaten uzun zamandır söylüyordu. TürkAkım gibi diğer hatlara da birçok saldırı çabasında olduklarını da biliyoruz" dedi ve söz konusu saldırıları 'terör saldırısı' olarak niteledi.
Kuzey Akım sabotajlarıyla ilgili soruşturmanın sonuçsuz kaldığına da dikkat çeken Rusya lideri, görünene göre yakında bir sonuç elde edilemeyeceğini ekledi.
Rus lider, Kiev’in ‘karşı taarruza’ geçtiği 4 Haziran’dan bu yana Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin 90 binden fazla askerini kaybettiğini ifade etti.
Rusya’nın özel askeri harekat kapsamında hedeflerine ulaşma yolunda sakin bir şekilde ilerlediğine dikkat çeken Putin, Rus ordusunun bu hedefler ulaşacağından emin olduğunu vurguladı.
Rusya lideri Putin, Moskova’nın Burevestnik adlı yeni kıtalararası seyir füzesini başarı ile test ettiğini vurguladı:
Süper ağır balistik füze Sarmat ile ilgili çalışmalarda da sona yaklaşıldığını vurgulayan Putin, geriye bürokrasi prosedürlerinin tamamlanması kaldığının, Sramat füzesinin en kısa sürede muharebe nöbetine geçeceğinin altını çizdi.
Kanada parlamentosunda Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'in katıldığı bir oturumda eski bir Nazi askerinin alkışlandığı skandalla ilgili görüşlerini de paylaşan Putin, "Kanada parlamento başkanı Hi̇tler'i̇ bi̇lmi̇yorsa aptaldır, eğer bi̇li̇yorsa ve SS mensubunu parlamentoya davet etti̇yse alçaktır" tepkisini gösterdi.
Putin "Herkesin bu Nazi'yi alkışlaması, kesinlikle iğrenç görünüyor, özellikle de damarlarında Yahudi kanı akan, uyruğu bakımından kendisi de bir Yahudi olan Ukrayna Devlet Başkanı ayağa kalkıp bu Nazi'yi alkışladı. Bu sadece bir Nazi destekçisi, Nazi takipçisi değil, aynı zamanda Yahudi nüfusunu kendi elleriyle yok eden biriydi" dedi
Putin "Bir devlet başkanı kendi bu kadar iğrenç ve rezil bir duruma düşürür mü? Rusya'ya karşı kim kullanılıyorsa o sizin için iyi mi?" diye devam etti.
Putin, toplantının ana teması olan 'çok kutupluluk' konusunda da değerlendirmelerde bulundu.
BM Güvenlik Konseyi’nde ‘uluslararası ilişkilerde önemli ağırlık kazanan’ ve uluslararası sorunların çözümüne etki edebilecek ülkelerin temsil edilmesi gerektiğini vurgulayan Putin, bu ülkeleri
Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika olarak sıraladı.
Valday'ın bu yılki teması 'çok kutupluluk'
Valday Uluslararası Tartışma Kulübü'nün bu yılki toplantısının başlığı, 'Adil Çok Kutupluluk: Herkes İçin Güvenlik ve Kalkınmanın Sağlanması' olarak belirlendi.
20. Valday toplantısında 42 Afrika, Avrasya, Kuzey ve Güney Amerika ülkesinden siyaset, ekonomi, kültür ve farklı alanlardan 140 uzman yer alıyor.