İsrail’in uzun süredir “temizledik” dediği Gazze’nin kuzeyinde Hamas yeni bir cephe daha açtı. Cibaliye Mülteci Kampı etrafında başlayan çatışmalarda, İsrail’in bölgeye yeniden asker sevketmek durumunda kaldı.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı, 12 Mayıs 2024 tarihinden itibaren İsrail ordusunun yoğun kara ve hava saldırılarına hedef oldu. İsrail ordusu, daha önce Hamas liderlerinin saklandığını iddia ederek yerle bir ettiği Cibaliye Kampı'na tank ve asker sevk ederek yeniden işgal girişiminde bulundu.

İsrail savaş uçakları da 12 Mayıs gecesi boyunca Cibaliye'deki yerleşim alanlarını hedef alan 100'den fazla hava saldırısı düzenledi. Yoğun bombardıman altında kalan binlerce Filistinli, canlarını kurtarmak için kentin batısındaki bölgelere göç etmek zorunda kaldı.

13 Mayıs günü ise Cibaliye Mülteci Kampı'nda İsrail askerleri ile Filistinli gruplar arasında şiddetli çatışmalar devam ett. Hamas'ın silahlı kanadı olan Kassam Tugayları, Cibaliye'nin doğusunda bulunan İsrail askerlerini havan toplarıyla hedef aldıklarını duyurdu. Bu saldırılarda, İsrail ordusuna ait Merkava tipi bir tankın Yasin-105 roketiyle vurulduğu ve içindekilerin öldüğü veya yaralandığı belirtildi. Aynı zamanda İsrail güçlerinin yaralılara ulaşmaya çalışan ambulanslara ateş açtığı yönünde bilgiler de yer aldı.

Ebu Ubeyde'den İsrailli esirlerle ilgili açıklama Ebu Ubeyde'den İsrailli esirlerle ilgili açıklama

“Sivil hedefler kasıtlı olarak hedef alınıyor”

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail ordusunun yoğun ateşi nedeniyle ekiplerinin saldırıya uğrayan bölgelere giriş yapamadığını açıkladı. Basal, İsrail ordusunun Sivil Savunma ekiplerini kasıtlı hedef aldığını ve yaralılara müdahale etmenin imkansız hale geldiğini vurguladı.

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarının son 24 saatte 8 katliam boyutunda olduğunu açıkladı. Açıklamada, son bir gündeki saldırılarda ölen 63 kişinin cenazesinin 114 yaralının hastanelere ulaştığı, ancak hala enkaz altında ve yol kenarlarında cesetlerin bulunduğu ancak İsrail güçlerinin engellemesi nedeniyle sağlık ekipleri ile sivil savunma görevlilerinin cenazelere ulaşamadığı vurgulandı.