Klaus, Lübnan Başbakanı Necib Mikati ile bir araya geldikten sonra Hükümet Sarayı'nda düzenlenen basın toplantısında konuştu.

UNRWA'ya yönelik bazı ülkelerin geçici bir süreliğine finansal desteğini durdurmasının Lübnan'daki Filistinli mültecilere yönelik olası etkilerinden söz eden Klaus, "Ajansın şubat sonu gibi artık bir fonu kalmamış olacak. Faaliyetlerimiz mart ortası gibi sonra erecek. 250 bin mültecinin bundan etkileneceği anlamına geliyor." ifadelerini kullandı.

Lübnan'daki Filistinli mültecilerin büyük oranının geçiminin UNRWA'ya bağlı olduğunu hatırlatan Klaus, "Sadece bizim okullarımızda 40 bin öğrenci eğitim alıyor. Bu çocukların gidebilecek başka bir yeri yok. Bu da eğitimlerine artık devam edemeyecekleri anlamına geliyor." dedi.

Lübnan'da 1948'den bu yana 12 kampta yaklaşık 250 bin Filistinli mülteci yaşam mücadelesi veriyor.

UNRWA'ya göre mültecilerin yüzde 80'i yoksulluk sınırında ve zor şartlara yaşıyor.

UNRWA'nın işlevi ve İsrail'in iddiaları

BM üyesi devletlerin gönüllü katkılarıyla finanse edilen UNRWA, faaliyetlerine başladığı 1950'den bu yana Filistinli mültecilere gıda, sağlık, eğitim ve barınak gibi insani yardımları sağlayan ana kuruluş konumunda bulunuyor.

Ajans, 5,9 milyon Filistinli mülteciye destek sağlıyor.

UNRWA, yaklaşık 74 yıldır Filistinlilerin yaralarını sarmaya çalışırken bu süreçte tesisleri defalarca İsrail tarafından vuruldu, tonlarca gıda ve ilaç yok edildi.

İsrail'in mermisi kalmadı: ABD'den 1 milyar dolarlık silah desteği İsrail'in mermisi kalmadı: ABD'den 1 milyar dolarlık silah desteği

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrailli yetkililerin UNRWA personelinin 7 Ekim saldırılarına karıştığına ilişkin iddialarının acilen soruşturulmasını istemişti.

UNRWA da İsrail'in iddiala Almanya, İsviçre, İtalya, Kanada, Finlandiya, İzlanda, Avustralya, İngiltere, Hollanda, ABD, Fransa, Avusturya, Japonya ve Estonya UNRWA'ya yönelik finansal desteğini geçici süreyle durdurma kararı aldıklarını açıklamıştı.

Norveç, İrlanda ve İspanya ise UNRWA'ya desteklerini sürdüreceklerini duyurmuştu.rına yönelik soruşturma başlatmıştı.