İsrail işgal güçleri, Gazze Şeridi'nde kara harekatının ikinci aşaması başlarken güçlü bir direnişle karşılaştı. Ez-Zeytun ve Cibaliye bölgelerinde ilerleyemeyen İsrail işgal güçleri, ağır kayıplar verdi.
İsrail ordusu, Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’nin onayıyla kara harekâtını kuzeye ve güneye doğru genişleteceğini duyurduktan sonra Gazze Şeridi’nin kuzeyinde ve merkezinde çeşitli yönlere çekilmek zorunda kaldı. İşgal güçleri, şiddetli çatışmalar yaşandığını ve ağır kayıplar verdiğini kabul etti. Buna karşın İsrail işgal güçleri, Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerini bombalamaya devam etti. Bombardımanlar çok sayıda can kaybına yol açtı. İsrail, Endonezya hastanesi gibi çok sayıda hastaneyi kuşatma altına alırken Kassam Tugayları, buna güneyde Aşdod'tan başlayarak kuzeyde Tel Aviv'e kadar geniş bir alanı bombalayarak karşılık verdi.
Gazze Şeridi'ndeki Filistinli gruplardan kaynaklar, Filistinli direnişçilerin, İsrail ordusunun güneydoğu bölgesinden ez-Zeytun mahallesine ve Cibaliye bölgesine doğru ilerleme girişimini püskürttüğünü söylediler. Filistinli direnişçilerin, Şeyh Rıdvan ve en-Nasr bölgelerinde çatıştıklarını da ekleyen kaynaklar, Filistinli direnişçilerin, İsrail işgal güçleriyle Şeyh Rıdvan ve en-Nasr bölgelerinde çatıştıklarını, onları es-Sabra ekseninde ve es-Selasini ekseninde batıya doğru çekilmeye zorladıklarını belirttiler.
Kassam Tugayları'nın en büyük oluşumlarından biri olarak tanımladığı Zeytun Tugayı ile şiddetli çatışmalar yaşandığını kabul eden İsrail ordusunun, Zeytun ve Cibaliye mahallelerine doğru ilerlemesini en zorlu görevi olarak değerlendiriliyor.
Kassam Tugayları, pazar günü Gazze şehrinde binalarda ve Rantisi Çocuk Hastanesi'nde saklanan İsrail askerlerini, tanklarını, askeri araçlarının hedef alındığının gösteren görüntüler paylaştı.
İsrail ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, güçlerinin Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bölgelere ve Gazze şehrinin iç kesimlerine doğru ilerlemeye çalıştığı son üç gün içinde 3 askerinin öldürüldüğünü ve böylece bu süreçte ölen asker sayısının 15'in üzerine çıktığını duyurdu. Açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde çıkan çatışmalarda Paraşütçüler Tugayı'ndan iki askerin yanı sıra Givati Tugayı'ndan üçüncü bir askerin de başka bir noktada öldürüldüğü belirtildi. Böylece, kara harekâtının başladığı 27 Ekim'den bu yana öldürülen İsrailli askerlerin sayısı 67'ye çıktı. Hamas Hareketi’nin 7 Ekim’deki Aksa Tufanı Operasyonu’ndan bu yana öldürülen İsrail askeri sayısı ise 387'ye yükseldi.
İsrail ordusunun karşılaştığı zorluklara rağmen İsrail Savaş Konseyi üyelerinden Benny Gantz, Gazze Şeridi'ndeki savaşın kapsamının genişlediğini, derinleştiğini ve devam edeceğini vurguladı.
Gantz, yaptığı açıklamada, rehinelerin iadesi için ateşkes olsa bile İsrail’in yeniden düşmana saldıracağını söyledi. Çocukları ve kadınları kapsayan bir takas anlaşması yapılması amacıyla taraflar arasındaki müzakereler ise sürüyor. ABD Başkanı Joe Biden, Beyaz Saray'da düzenlenen bir törenin oturum aralarında sorulan bir soruya, Hamas Hareketi’nin elindeki rehinelerin serbest bırakılmasına yönelik kısa bir süre içinde bir anlaşmaya varılacağına ‘inandığını’ söylemiş olsa da dün akşam itibarıyla nihai bir anlaşmaya henüz ulaşılamadı.
İsrailli bir siyasetçi İsrail Yayın Kurumu'na (IBA) yaptığı açıklamada henüz bir anlaşmaya varılmamış olduğunu, ancak bu konuda bir ilerleme kaydedildiğini söyledi. Hamas’ın, İsrail hapishanelerinde tutulan kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere aynı sayıdaki tutuklunun serbest bırakılması karşılığında, Aksa Tufanı Operasyonu sırasında kaçırılan elli kişiyi birkaç gün içinde serbest bırakmak istediği konuşuluyor. Ancak İsrail, Hamas'ın serbest bırakacağı rehine sayısını artırmak istiyor.
İsrail işgal güçleri, kara savaşları devam ederken Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Endonezya Hastanesi ve el-Avde Hastanesi'ni ablukaya aldı. İsrail tankları Endonezya Hastanesi’nin çevresine konuşlandırılırken hastaneden oradan ayrılmaya çalışan herkesin üzerine ateş açıldı.
Gazze'deki Hükümet Medya Ofisi'nden yapılan açıklamada, İsrail’in, hastaneyi füzelerle hedef aldığı ve bunun da hastanede çok sayıda Filistinlinin ölümüne ve yaralanmasına neden olduğu belirtildi.
İsrail ordusu, Şifa ve Rantisi hastanelerine baskınlar düzenleyerek hastanelerin kontrolünü ele geçirirken Endonezya, el-Avde ve el-Ehli Baptist hastanelerinin kontrolünü ele geçirmek için girişimlerde bulundu.
İsrail’e göre Hamas, hastaneleri, özellikle de Şifa Hastanesi kompleksini komuta ve kontrol merkezlerine dönüştürdü. Ancak İsrail, bu iddialarını destekleyecek kesin deliller sunamadı. İsrail, pazar akşamı, Hamas'ın kullandığını iddia ettiği Şifa Hastanesi yakınlarındaki bir tünelin görüntülerini paylaştı.
Öte yandan Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nden fırlatılan roketlerin yoğunluğunun azalmasının ardından sürpriz bir saldırıyla İsrail'deki çeşitli noktaları hedef aldı. Kassam Tugayları, İsrail’in sivillere yönelik katliamlarına misilleme olarak Tel Aviv, Aşdod ve diğer bölgeleri vuracağını duyurmuştu. Güneyde Aşdod'dan kuzeyde (Gazze Şeridi'nin yaklaşık 60 kilometre kuzeyinde bulunan) Herzliya'ya kadar uzanan geniş bir alanda uyarı sirenleri çalarken Tel Aviv ve Holon'a şarapnel parçaları düştü.
İsrail basını, İsrail'in 129 noktasında aynı anda sirenlerin çaldığını aktarırken İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'ndeki geniş alanlara yönelik büyük bir yıkıma ve daha fazla can kaybına neden olan bombardımanlarını sürdürdü.
Gazze'deki Hükümet Medya Ofisi tarafından dün yayınlanan verilere göre İsrail işgal ordusu, 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’nde bin 340'ın üzerinde katliam gerçekleştirdi. Kayıp kişilerin sayısı 6 bin 500'ü geçerken, 4 bin 400'ü çocuk ve kadın olmak üzere, enkaz altında ya da sokak ve yol kenarlarında çok sayıda ceset bulunuyor.
Hükümet Medya Ofisi, şehit sayısının 5 bin 600'ü çocuk, 3 bin 550'si kadın olmak üzere 13 bin 300'ü aştığını, yaralı sayısının ise yüzde 75'inden fazlası çocuk ve kadın olmak üzere 31 bine ulaştığını açıkladı.
İsrial’in bombardımanları sonucunda 43 bin konut tamamen yıkılırken 225 bin konut ise hasar gördü. Bu da Gazze Şeridi'ndeki konutların yaklaşık yüzde 60'ının ya tamamen yıkıldığı ya da oturulamaz hale geldiği ya da kısmen yıkıldığı anlamına geliyor.
Yıkılan hükümet binası sayısı 98'e ulaşırken, 66 okul ve 83 cami tamamen yıkıldı. İsrail’in hedef aldığı 170 cami ve 266 okul ile 3 kilise ise kısmen hasar gördü. İsrail'in saldırganlığı sonucunda 25 hastane ve 52 sağlık merkezi ise kullanılamaz hale geldi.
Kaynak: Şarkul Avsat