Ancak Hamas yakın zamanda, iki taraf arasında gizlice gerçekleşen ‘gölge savaşının’ bir parçası olarak, İsrail polis köpeklerine benzer bir silahla karşı koymayı başardı.
Yedioth Ahronoth gazetesinde yer alan habere göre Hamas hareketi, ordunun polis köpeklerinin patlayıcıları ve Filistinli unsurları tespit etme görevleri sırasında, sokaklara ‘oldukça büyük köpekler’ bırakarak dikkat dağıtmaya ve korkutmaya çalışıyor.
İsrail askerlerinin, eğitimli köpekleri kullanan ‘Oketz’ birliğinden askerler, araştırma için gittikleri ev ve bahçelerde, ‘polis köpeklerini korkutmak için’ halatlarla ve uzun zincirlerle bağlanmış köpekler buldu, bu da araştırma görevinin yürütülmesini zorlaştırdı.
İsrail ordusu, eğitimli köpeklerini diğer hayvanlar tarafından dikkatinin dağıtılmaması, gürültü ve silah seslerine aldırış etmemesi için eğitiyor.
Ancak bazı durumlarda, birimdeki köpekler bu konuda başarısız olabiliyor.
Habere göre, İsrail askerleri, Hamas’ın ‘bu karşı silahıyla’ ilgili özel brifingler aldı.
İsrail ordusunun polis köpeği birimi çatışmanın çok önemli bir unsuru.
Bu birime İbranice ‘ısırık’ anlamına gelen Oketz adı veriliyor.
Dünyanın en iyi eğitimli köpek birimlerinden biri olarak kabul edilen Oketz’de, terörle mücadele ve arama kurtarma gibi görevler için özel olarak eğitilmiş köpekler yer alıyor.
İsrail’i vuran bir saldırı dalgasının ardından 1974 yılında Sirkin üssünde kurulan Oketz birimi, yalnızca 11 köpekle işe başladı.
Daha sonra Almanya, Hollanda ve Belçika’dan ithal edilen ve genellikle Alman Çoban ve Doberman ırklarından yüzlerce köpeği kapsayacak şekilde genişledi.
Birimin çalışmaları, Lübnan’ın güneyindeki bir operasyonun ardından 1988’de resmi olarak duyurulmadan önce, 70’li ve 80’li yıllarda gizlice başladı.
Köpeklere rehberlik ve emir vermek üzere eğitimli askerler tarafından denetlenen birimde, 17 ay sürebilecek eğitimin yapılabilmesi için, köpeklerin birime dahil edildiğinde 6 aylıktan büyük olmaması gerekiyor.
İsrail ordusu, birliğe katılmanın gönüllülük esasına dayalı olduğunu ve bu nedenle askerlerin katılmadan önce zorlu bir seçme ve test sürecinden geçtiğini belirtiyor.
Her köpek, belirli bir uzmanlık alanında (saldırı, arama kurtarma, silahların yerinin belirlenmesi, patlayıcıların tespiti vb.) eğitim alıyor.
Yedioth Ahronoth gazetesinde yer alan haberde şu ifadelere yer verildi;
“Köpek ile eğitmeni arasındaki ilişki çok kişiseldir. Birlikte çok zaman geçirirler. Askeri operasyonlar sırasında köpeklerle askerler arasındaki bağ çok önemlidir ve birimin özelliklerinin ayrılmaz bir parçasını oluşturur.”
Bu birim Lübnan, Gazze ve Batı Şeria’daki çeşitli operasyonlara katıldı ve bu operasyonlarda 150’den fazla köpeği kaybetti.
İsrail medyasına göre, köpekler henüz yavruyken her biri 10 ile 15 bin dolar arasında değişen fiyatlarla satın alınıyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari Aralık ayında yaptığı bir açıklamada, Oketz biriminden köpeklerin, Gazze tünellerindeki Hamas üyelerini ve patlayıcıları tespit etme operasyonlarına katıldığını söyledi.
Hagari, tuzakların kurulabileceği tüneller ve diğer alanlara ilk olarak bu köpeklerin girdiğini dile getiren Hagari, “Bu köpekler harika bir iş çıkarıyor” dedi.
Ancak Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, İsrail Savunma Bakanlığı, ‘Hamas’ın dikkatleri dağıtma planı karşısında’ Oketz biriminden köpeklerin görevlerini yerine getirememesi üzerine, Gazze savaşında kullanmak üzere Avrupa’dan halihazırda eğitilmiş köpekler satın almak üzere harekete geçti.
İsrail Savunma Bakanlığı Satın Alma Direktörü, Hollanda ve Almanya’dan çoğunluğu Malinois cinsi eğitimli köpeklerin temin edilmesine yönelik süreci başlattı.
Yeni köpeklerin önümüzdeki aylarda gelmesi bekleniyor.
İsrail ordusu ayrıca, diğer ülkelerden de patlayıcı tespit köpekleri ve kurtarma köpekleri tedarikçileri arıyor.
Bir veteriner ve baş eğitmenden oluşan İsrail heyeti, şu anda bu birim adına en iyi köpekleri seçmek için Avrupa’ya gitti.
Gazze savaşında, şu ana kadar Oketz birimine ait 17 köpek öldürüldü.
Bu birimden eğitimli köpekler, Gazze Şeridi’nde patlayıcıların bulunduğu en az 160 alan buldu ve onlarca Hamas üyesinin yakalanmasına yardımcı oldu.
İsrail ordusu, Kasım ayında sosyal medyada yaptığı açıklamada, Hamas’a ait patlayıcı tuzakları ve silah depolarının tespit edilmesine yardımcı olan dört köpeğin öldürüldüğü bilgisini verdi.
New York Times gazetesinde yer alan bir haberde de, Oketz biriminin yakın zamanda Filistinlileri korkutmak için uygunsuz kullanıldığını gösteren haberlerin ardından, birimin çok fazla tartışmaya yol açtığına dikkat çekildi.
Gazze’deki Kemal Advan Hastanesi Çocuk Hastalıkları Bölümü Başkanı Husam Ebu Safiyye Aralık sonunda düzenlediği basın toplantısında, İsrail ordusunun, hastanedeki sağlık personeli ve sivillerin üzerine köpekleri saldığını bildirdi.
Ebu Safiyye, aynı zamanda bu olayla ilgili uluslararası bir soruşturma yapılması çağrısında bulundu.
Gazze’de savaşın başlamasından bir ay önce, Eylül ayında Haaretz gazetesinde yer alan bir haberde, İsrailli askerlerin Batı Şeria’da Filistinlilere ait bir evde arama yaparken, ev sakinlerini bu köpekleri kullanarak korkuttuğu vurgulandı.
Times of Israel’in haberinde ise, İsrail’in savaşın başlamasından bu yana, en az bir papağan ve üç atın yanı sıra çok sayıda köpek ve kediyi Gazze’den Tel Aviv’e getirdiği ifade edildi.
Haberde, bu davranışın ‘uluslararası hukuk ve Cenevre Sözleşmesi tarafından yasaklanan organize yağma veya soygun eylemi’ olarak görüldüğünün altı çizildi.
İsrail Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırım suçlamasıyla karşı karşıyayken, İsrail karşıtı bazı aktivistler, Gazze’deki İsrail kuvvetlerinin ‘ahlak ve prensip eksikliği’ konusunda, evcil ve diğer hayvanların İsrail’e getirilmesi konusuna tamamlayıcı delil olarak bakıyor.
Suriye asıllı İngiliz gazeteci Richard Medhurst konuya ilişkin şu yorumu yaptı;
“İsrail askerleri yağma yapıyor. İnsanların evcil hayvanlarını, mücevherlerini çalıyor. Bunu yaparken kendilerinin videolarını bile yayınlıyorlar.”
Londra merkezli, Filistin yanlısı haber ajansı Middle East Monitor’ün Facebook hesabından geçtiğimiz ay yayınlanan bir videoda ise, Gazze’nin kuzeyindeki İsrail askerlerinin, Filistinlilerin deve ve eşeklerini çaldığı görüldü.
Kudüs İbrani Üniversitesi uluslararası hukuk uzmanı olan Tal Mimran’a göre, uluslararası hukukun özellikle hayvanlar konusunu ele alan nispeten az hükmü var.
Mimran konu hakkında, “Hayvanları kurtarmak için götürmek muhtemelen yasayı ihlal etmeyecektir, ancak hayvanı kaçıran kişinin malı haline getirilmesi durumunda yasayı ihlal edebilir” şeklinde bir yorum yaptı.
Hukuk uzmanı ayrıca, “Cenevre Sözleşmesi yağmayı yasaklıyor ama tanımlamıyor. Bir hayvanı almanın yağma teşkil edip etmediği birçok faktöre bağlı olacaktır. Hayvan başkasının mülkünden mi, yoksa sokaktan mı alındı? Onu alan kişinin eline mi geçti, yoksa kurtarılması için yetkililere mi teslim edildi? Dolayısıyla İsrail bu konuyla ilgili suçlamalardan rahatlıkla kurtulabilir” diye ekledi.
turkish.aawsat.com