Avrupa Birliği'nin (AB) Filistinlilere yönelik kalkınma yardımlarının dondurulmasına karşın insani yardımlarının devam edeceği bildirildi.

AB Komisyonunun kriz yönetimi ve insani yardımlardan sorumlu üyesi Janez Lenarcic, sosyal medyadaki açıklamasında "AB'nin, ihtiyaç sahibi Filistinlilere insani yardımları, gerek duyulduğu sürece devam edecek." ifadesini kullandı.

Lenarcic, Hamas'ın, İsrail'e saldırılarını kınayarak, sivillerin korunmasının ve uluslararası insani hukuka saygı duyulmasının şart olduğunu belirtti.

AB Komisyonunun komşuluk ve genişlemeden sorumlu üyesi Oliver Varhelyi, Hamas'ın, İsrail'e saldırıları gerekçesiyle Filistinlilere yönelik toplam 691 milyon avroluk tüm kalkınma yardımlarını gözden geçirme, tüm ödemeleri dondurma kararı aldıklarını açıklamıştı.

Varhelyi'nin açıkladığı karar, bazı AB üyesi ülkelerin tepkisine neden oldu.

Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, kalkınma yardımının askıya alınmasına karşı olduklarını dile getirdi.

Lüksemburg basınına konuşan Asselborn, askıya alma kararını, AB Komisyonunun değil, üye ülkelerin ortaklaşa alması gerektiğini ifade ederek, bu yardımların Hamas'a gitmediğini, Gazze halkı için yapıldığını vurguladı.

İspanya basınında çıkan haberlerde de hükümetin, AB Komisyonunun kararına katılmadığı belirtildi.

Diplomatik kaynaklara dayandırılan haberlere göre, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, kararın üye ülkelere danışılmadan alındığına dikkati çekerek, Komisyondaki muhataplarına karardan duyulan memnuniyetsizliğini iletti.

İrlanda hükümeti de AB Komisyonunun kararından memnun olmadığını bildirdi. Basındaki haberlere göre, İrlanda hükümeti, AB Komisyonundan bu kararla ilgili yasal zemini izah etmesini istedi.

“İsrail'in soykırımını örtbas etmek için antisemitizm suçlamaları kullanılıyor” “İsrail'in soykırımını örtbas etmek için antisemitizm suçlamaları kullanılıyor”

AB Komisyonunun kalkınma yardımlarının askıya alma kararının, yarın video konferans yöntemiyle yapılacak AB Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda gündeme gelmesi bekleniyor. Bazı ülkelerin, konunun gündeme alınmasını talep ettiği belirtiliyor.