The Gray Zone internet sitesinin basına sızdırılan belgelere dayandırdığı haberine göre, 3 Temmuz 2013'te Abdülfettah Es Sisi tarafından Mısır'ın 'demokratik olarak seçilen ilk lideri' Muhammed Mursi'ye karşı düzenlenen darbe döneminde, Reuters haber ajansı da İngiltere Dışişleri Bakanlığı ile 'yakın çalışma içinde' olmuştu.
İddiaya göre, 2017 yılında yayın hayatına son veren "Aswat Masriya", Thomson Reuters Vakfı tarafından 'Mısır'daki olayları haberleştirmesi için' kurulmuş ve 'tamamen İngiltere Dışişleri Bakanlığı tarafından finanse edilmişti.' Buna göre, "Aswat Masriya" kapatıldığı 2017 yılı itibarıyla İngiltere'den toplam 2 milyon pound fon almıştı.
'MISIR'IN ÖNDE GELEN BAĞIMSIZ YAYIN KURULUŞU OLDU'
Kasım 2011 - Mart 2017 döneminde "Aswat Masriya"nın 2 milyon poundun üzerinde fon aldığı iddia edilen habere göre, basına sızdırılan Thomson Reuters Vakfı belgelerinde, yayın kuruluşunun 'kapanana kadar Mısır'ın önde gelen bağımsız yerel medya kuruluşu olduğu' ve '2016'da Mısır'ın en çok ziyaret edilen 500 internet sitesi içinde yer aldığı' ifade edildi.
Reuters’ın Kahire bürosunun "Aswat Masriya"ya, 'maaş, insan kaynağı ve güvenlik desteği' sağladığı belirtilen haberde, kuruluşun yayın süresi boyunca aynı büroda yer aldığı, proje kapsamında 300 Mısırlının gazetecilik için eğitildiği, her hafta İngilizce ve Arapça olmak üzere 300’den fazla haber üretildiği belirtildi. Bu haberlerin Reuters dahil, dünya çapındaki 50’den fazla medya kuruluşu tarafından kullanıldığı da aktarıldı.
'PROTESTOLARA 14 MİLYON KİŞİ KATILMAMIŞTI'
İngiltere istihbaratının Reuters dahil olmak üzere söylem kontrolünü elde tutmak amacıyla yurtdışı haber kuruluşlarını finanse etmek konusunda uzun bir geçmişinin olduğu ileri sürülen haberde, "Aswat Masriya"nın haberlerinden örnekler de verildi.
Buna göre, 2012'de Mursi hükümetinin geniş yürütme yetkileri aldığı Anayasal Bildiri’nin açıklanması sonrasında meydana gelen protestolarda "Aswat Masriya" muhalefetin başını çekerek kararı kınamış ve bunu Müslüman Kardeşler’in Mısır’ın tüm organları üzerinde tam ve kalıcı bir kontrol sağlama planı olarak göstermişti. Fakat bildiri üç haftalığına yürürlüğe girmiş ve 'Kahire’nin siyasallaşmış yargısının Mısır’ın demokratik geçiş sürecini sürekli olarak engellemeye çalışması nedeniyle uygulamaya konmuştu.'
Bir diğer örnekte ise 30 Haziran 2013'te Kahire ve diğer büyük Mısır şehirlerinde Mursi’nin istifa etmeyi reddetmesi nedeniyle düzenlenen protestolara değinildi. Buna göre, askeri kaynaklar Reuters’a 14 milyon kadar insanın, yani ülke nüfusunun neredeyse yüzde 17’sinin protestolar için sokağa çıktığını aktarmış, Reuters'ın kendisi de dillendirilen bu rakamın 'mantıksız derecede yüksek göründüğünü' kabul etmişti. Ajans, ordunun kalabalığı izlemeye devam ettiği konusunda okuyucularına 'güvence de vermişti.'
14 milyon iddiası "Aswat Masriya" da dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki yayın kuruluşları tarafından da tekrarlanırken, daha sonra yapılan araştırmalarda en fazla 1 ila 2 milyon protestocunun olduğunun ortaya çıktığı ifade edildi.
MUHALİFLERİN HAPSE ATILDIĞI 'EZİCİ' SEÇİM ZAFERİ
The Gray Zone'un haberine göre, "Aswat Masriya" sitesi, Ağustos 2013'te Sisi'nin emrindeki Mısır güvenlik güçlerinin Kahire'deki Rabaa al-Adawiya Meydanı'nda düzenlenen bir protestoyu bastırarak en az 817 kişiyi öldürmesine büyük ölçüde sessiz kalmıştı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, bu olayı, 'belki de modern tarihte tek bir günde protestoculara yönelik en büyük toplu katliam' olarak nitelendirirken, "Aswat Masriya" katliamla ilgili yayınladığı resmi soruşturmada, protestocuların güvenlik güçlerine yönelik saldırıları 'başlattıklarını' iddia etmiş, ölü sayısının yüksek olmasından onları sorumlu tutmuştu.
Haberde ayrıca "Aswat Masriya"nın Sisi'nin Mayıs 2014'te oyların yüzde 96,91'ini aldığı 'ezici' seçim zaferini, diğer adayların çoğunun ya seçim yarışından çekilmesi ya da oy verme gününden önce hapse atılmasından bahsetmeden haberleştirdiğine dikkat çekildi.
REUTERS: HÜKÜMETTEN HİÇBİR FON ALMIYORUZ
The Gray Zone, haberine son verirken, İngiltere medyasının Ocak 2022’de Reuters’ın İngiltere istihbaratıyla Soğuk Savaş döneminden kalma gizli ilişkisini ifşa ettiğini de hatırlattı. O dönemde açıklama yapan Reuters sözcüsü, böyle bir anlaşmanın güven ilkelerine uygun olmadığını ve ‘bugün bunu yapmayacaklarını’ ifade etmişti. Sözcü, iddialara ilişkin açıklamasında, "Reuters hükümetten hiçbir fon almamakta ve dünyanın her yerinde bağımsız, tarafsız haberler sunmaktadır" diye konuşmuştu.
