Hamas tarafından yapılan yazılı açıklamada da "İşgal güçlerinin Gazze'nin sınır kapılarını kapatmasının üzerinden 50 gün geçti. Bu, uluslararası toplumun başarısızlığı sonucunda 2 milyon insanın hayatını tehdit etmeye devam eden bir insani felakete yol açtı." ifadeleri kullanıldı.
İsrail'in Gazze'ye insani yardım girişini engellemesi sebebiyle "gıda, su, yakıt ve ilaç dahil kıtlık yaşandığı" vurgulanan açıklamada, "çocuklar için aşıların girişine dahi izin verilmediği" hatırlatıldı.
"Gazze Şeridi eşi benzeri görülmemiş bir insani felaketle karşı karşıya" ifadelerine yer verilen açıklamada, "masum sivillerin her gün vahşice katledildiği" kaydedildi.
Gazze'de 2,5 milyondan fazla insana yönelik kapsamlı kuşatma ve açlığın bir silah olarak kullanıldığı vurgulanan açıklamada, Tel Aviv'in "önceden tasarlanmış bir şekilde açıkça savaş suçu işlemesi, uluslararası ve insani sözleşmelerin tamamen ihlalidir. Bu durumun devam etmesi ise uluslararası sistem ve kurumlar açısından siyasi, ahlaki ve insani yönden başarısızlıktır." denilerek, İsrail'in insani yardım girişini engellemesine tepki gösterildi.
Hamas: İsrail, Gazze'yi kıtlık ve sağlık felaketine doğru sürüklüyor
Hamas, İsrail'in 2 Mart'tan bu yana Gazze Şeridi'ndeki sınır kapılarını kapatarak Filistin halkını açlık ve sağlık felaketine sürüklediğini; yaşamlarındaki temel gereksinimlerini yok etmeye devam ettiğini belirtti.
Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki insani kriz ve sivil sektörleri hedef alan saldırılara ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, Gazze Şeridi'nde benzeri görülmemiş bir insani felaketin yanı sıra gıda, su, yakıt ve ilaç gibi temel ihtiyaçlarda ciddi bir eksiklik yaşandığı; çocukların gerekli temel aşılarının yapılamadığı kaydedildi.
Bu durumun bölge nüfusunu kıtlığa ve her geçen gün daha da kötüleşen bir sağlık felaketine sürüklediği belirtildi.
Bunlara ek olarak yerleşim bölgeleri, barınma merkezleri ve çadırlara gün aşırı düzenlenen saldırılarda masum sivillerin vahşice katledildiği; hastaneler ve sivil tesislerin sistematik şekilde tahrip edildiği aktarıldı.
İsrail'in açlığı bir silah olarak kullanmasının "nitelikli bir savaş suçu, tüm uluslararası ve insani sözleşmelerin ihlali" olduğu; devam eden ablukanın da "uluslararası sistemin siyasi, ahlaki ve insani başarısızlığı" anlamına geldiği ifade edildi.
Hamas, uluslararası topluma ve Birleşmiş Milletler'e "harekete geçmeleri, sorumluluklarını üstlenmeleri ve savaş suçlusu İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve faşist hükümetine baskı yaparak sınır kapılarının açılması ve Gazze Şeridi'ne tüm temel malzemelerin derhal girişine izin verilmesi" çağrısını yineledi.
İsrail'in Gazze Şeridi'nde sivil savunma depolarını hedef aldığı saldırıya ilişkin de açıklama yapan Hamas, "İsrail, Gazze'de soykırım savaşını derinleştiriyor; kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmalarında kullanılan ağır ekipmanları bombalayarak yaşam kaynaklarını sistematik şekilde yok ediyor." ifadelerine yer vermişti.
Saldırıda, son ateşkes anlaşması kapsamında Mısır'dan getirilen 9 buldozerin de aralarında bulunduğu ağır sivil savunma teçhizatının bombalandığı kaydedilmişti.
İsrail, Hamas'la sağlanan ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşamasının sona ermesinin ardından 2 Mart'tan itibaren Gazze Şeridi'ne insani yardımların girişini durdurma kararı almıştı.
BM: Gazze'de yayılan açlığın çocuklar üzerindeki etkisi dramatik
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), İsrail'in yaklaşık 50 gündür insani yardım girişine izin vermediği Gazze'de yayılan açlığın çocuklar üzerindeki etkisinin "dramatik" olduğunu duyurdu.
UNRWA'nın X hesabından yapılan açıklamada Gazze'deki duruma ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada, "Gazze'deki açlık yayılıyor ve derinleşiyor. Çocuklar üzerindeki etkisi özellikle dramatik çünkü onlar susuzluğa, ishale ve hastalığa karşı daha savunmasızlar." ifadesi kullanıldı.
İsrail'in insani yardım girişini engellediği Gazze'de mart ayında 3 bin 700 Filistinli çocuğun yetersiz beslenme nedeniyle tedaviye başladığı hatırlatıldı.
Gazze'ye uygulanan ablukanın sona erdirilmesi ve insani yardım akışının sağlanması ihtiyacına vurgu yapıldı.
UNRWA'nın paylaştığı videoda konuşan çocuklardan, 10 yaşındaki Filistinli kız çocuğu Sima, "Eğer bizi izliyorsan, bizim için sadece ağlama; bizim hakkımızda konuş ve bizim için harekete geç."
Gazzeli 14 yaşındaki Ahmed de son günlerde su getirebilmek için uzak yerlere gitmek zorunda kaldıklarını belirterek, temiz suya erişimin zor olduğunu, bazen temiz olmayan suyu tüketmek zorunda kaldıklarını söyledi.
Kız çocuğu İntisar da Gazze'deki açlığa işaret ederek, "Eskiden kolayca ekmek alırdık şimdiyse zor. Fırınlar kapandı, un yok, mutfak tüpü yok." dedi.




