İsrail BM’den Çekildi, Trump’ın Gazze Planına Tepkiler Çığ Gibi Büyüyor

Orta Doğu’da gerilim artarken, İsrail ve ABD’den gelen açıklamalar bölgedeki tansiyonu daha da yükseltti. İsrail, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi’nden ayrıldığını duyurdu. Aynı zamanda, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’deki Filistinlileri başka ülkelere zorla göç ettirme planına destek veren İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu önerinin “incelenmesi ve uygulanması gerektiğini” söyledi. Ancak bu plan, hem Filistinliler hem de uluslararası toplum tarafından büyük ölçüde reddedildi.

İsrail’in BM’den Ayrılması ve Trump’ın Gazze Planı

İsrail’in BM İnsan Hakları Konseyi’nden ayrılma kararı, Trump yönetiminin BM’ye yönelik eleştirilerine paralel bir adım olarak değerlendirildi. İsrail’in BM Büyükelçisi Danny Danon, konseyi “İsrail karşıtı bir organ” olarak nitelendirerek, ülkesinin artık bu yapıya katılmayacağını belirtti. Bu karar, İsrail’in uluslararası arenada yalnızlaşmasına neden olabilecek bir hamle olarak görülüyor.

İtalya ile Rusya arasında diplomatik gerilim devam ediyor İtalya ile Rusya arasında diplomatik gerilim devam ediyor

Öte yandan Trump’ın Gazze ile ilgili açıklamaları, bölgedeki tansiyonu daha da artırdı. Trump, ABD’nin Gazze’yi “ele geçirmesi” ve bölgenin kontrolünü sağlaması gerektiğini dile getirerek, Filistinlilerin buradan başka ülkelere göç ettirilmesini önerdi. İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz da bu fikri destekleyerek, Gazze’deki nüfusun başka ülkelere göç etmesi gerektiğini, bunun bir çözüm olabileceğini savundu. Ancak bu plan, uluslararası toplumda büyük tepki topladı.

Filistinlilerin Tepkisi: “Topraklarımızdan Vazgeçmeyeceğiz”

Gazze Şeridi’nde yaşayan Filistinliler, Trump’ın planına karşı net bir duruş sergiledi. Filistinli yetkililer, “Ne olursa olsun Gazze’yi terk etmeyeceğiz” mesajı verirken, halk da bu öneriye büyük tepki gösterdi. Gazze’deki yerinden edilmiş binlerce insan, evlerine dönmeye çalışırken zorlu hava koşulları ve İsrail’in saldırılarıyla mücadele etmeye devam ediyor.

Batı Şeria’da da benzer bir tepki söz konusu. Filistin’in BM Temsilcisi Riyad Mansour, “Biz Filistinliler için vatan sevgisi DNA’mızda var. Topraklarımızı terk etmeyeceğiz” dedi. Mansour, Gazze’nin “boş bir arazi” olmadığını ve burada yaşayan insanların meşru haklarını savunacaklarını belirtti.

Gazze ve Batı Şeria’da Son Durum

Terörist İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken, bölgede insani şartlar her geçen gün daha da kötüleşiyor. UNICEF yetkilileri, özellikle çocukların büyük bir risk altında olduğunu belirtiyor. Sert hava şartları nedeniyle birçok yerinden edilmiş Filistinli, derme çatma çadırlarda barınmak zorunda kalıyor. Gazze’nin altyapısı büyük ölçüde tahrip edildiği için temiz su, elektrik ve temel ihtiyaç malzemelerine erişim neredeyse imkansız hale gelmiş durumda.

Öte yandan Batı Şeria’daki durum da kritik seviyede. İsrail’in Jenin ve Tulkarem gibi şehirlerde yürüttüğü askeri operasyonlar sonucunda yaklaşık 26.000 Filistinli evlerini terk etmek zorunda kaldı. İsrail ordusu, bu bölgelerde yoğun askeri varlık göstererek güya “terörle mücadele operasyonları” yaptığını savunsa da, Filistinliler ve insan hakları kuruluşları bunun bir zorla göç ettirme politikası olduğunu öne sürüyor.

İsrail ordusunun Batı Şeria’da sağlık hizmetlerini de hedef aldığı belirtiliyor. Uluslararası Doktorlar Örgütü (MSF), sağlık sisteminin çökmekte olduğunu ve acil yardım ekiplerinin İsrail güçleri tarafından engellendiğini duyurdu.

Trump’ın Planına Küresel Tepkiler

Trump’ın Gazze planı, dünya çapında sert eleştiriler aldı. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, bu tür bir planın uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve etnik temizlik anlamına gelebileceğini söyledi. “Gaza’daki soruna çözüm ararken, daha büyük bir kriz oluşturmamalıyız” diyen Guterres, Filistin halkının zorla göç ettirilmesine karşı olduklarını açıkladı.

Çin’in BM Büyükelçisi Fu Cong, Trump’ın teklifini “anlaşılmaz” olarak değerlendirerek, Çin’in böyle bir plana asla destek vermeyeceğini belirtti. İran Dışişleri Bakanlığı ise Trump’ın önerisini “şok edici” olarak niteleyerek, bunun Filistin halkının tamamen yok edilmesine yönelik bir girişim olduğunu ifade etti.

İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, “Gazze Filistinlilerindir ve Filistin devleti içinde yer almalıdır. Biz bu tür zorunlu göç planlarına karşıyız” dedi. Malezya hükümeti de yaptığı açıklamada, “Trump’ın önerisi tamamen insanlık dışıdır ve açık bir şekilde etnik temizlik anlamına gelir” ifadelerini kullandı.

ABD içinde de bu plan büyük tartışmalara yol açtı. Demokrat Kongre Üyesi Al Green, Trump’ın Gazze açıklamalarının insanlık dışı olduğunu belirterek, kendisine yönelik azil sürecini başlatacağını duyurdu. Beyaz Saray ise geri adım atarak, Trump’ın sözlerinin yanlış anlaşıldığını ve Filistinlilerin “sadece geçici olarak” yer değiştirileceğini savundu.

Netanyahu’nun Washington Temasları

İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD ziyaretinde Trump ve üst düzey yetkililerle bir dizi görüşme gerçekleştirdi. Pentagon’da ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth ile bir araya gelen Netanyahu, İsrail ve ABD arasındaki askeri iş birliğini artırma konusunu ele aldı. Hegseth, İsrail’in “Orta Doğu’daki en güçlü müttefik” olduğunu vurguladı ve Trump yönetiminin İsrail’e olan desteğinin süreceğini belirtti.

Netanyahu, ABD Kongresi’nde de temaslarda bulundu ve Trump’a olan desteğini yineledi. Öte yandan, Washington’da Netanyahu’nun ziyaretine karşı büyük protestolar düzenlendi. İsrail’in savaş suçlarından sorumlu tutulması gerektiğini savunan gruplar, Netanyahu’nun Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından yargılanmasını talep etti.

Sonuç: Bölgedeki Gerilim Tırmanıyor

İsrail’in BM’den çekilmesi, Gazze’deki insani felaketin derinleşmesi ve Trump’ın planına karşı küresel tepkiler, Orta Doğu’daki krizi daha da büyütmüş durumda. Filistinliler, zorla göç ettirme planına karşı direnmeye devam ederken, uluslararası toplumdan gelen sert tepkiler Trump yönetimini bu konuda geri adım atmaya zorlayabilir.

Ancak İsrail’in Gazze ve Batı Şeria’daki operasyonları durmaksızın sürüyor. Binlerce Filistinli yerinden edilirken, insani yardımların ulaşımı engelleniyor ve siviller büyük bir kıtlıkla mücadele ediyor. Önümüzdeki günlerde bölgedeki gelişmelerin nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken, uluslararası baskının ve diplomatik girişimlerin artması bekleniyor.

Al Jazeera