İslâmafobi’ye rağmen
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Ruhsal bunalıma giren
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Araştırınca buluyor
Gelip Müslüman oluyor
Mümin olarak ölüyor
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Taklidî değil, tahkikî
Îman serveti hakikî
Yalnız ve ancak O bâkî
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Kaldırıldıkça engeller
Vicdanlar gerçeği beller
Allah’a açılır eller
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Kürenin her köşesinden
Gelen, her ırk ve her dinden
Arayan, huzur ve güven
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Bâtıl Hak’la zâil olur
Temiz fıtrat mâil olur
Hakîkate kâil olur
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Geliyor nasîbi olan
Kalbi hakîkatle dolan
Allah’ı arayıp bulan
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Sayımız bir buçuk milyar
İslâmlık yirmi dört ayar
Hak ve hakîkate uyar
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Yanlışa vedâ ediyor
Gelip ihtidâ ediyor
Kulluğu edâ ediyor
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Vesîleler başka başka
Gönüller düşünce aşka
Yönelmekteler Mâşûk’a
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Kimi Hint’ten, kimi Çin’den
Kimi Kore ve Maçin’den
Asya, Avrupa içinden
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Yıkılmadan tüm yapılar
Silinmeden tüm tapular
Kapanmadan tüm kapılar
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Erkeğiyle, kadınıyla
Burjuvası, aydınıyla
Aristokrat, saygınıyla
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Bütün evreni tarıyor
İnsanlık kıble arıyor
Varan, gerçeğe varıyor
Dünyâ İslâm’a koşuyor
Kimi Kur’ân’la coşuyor
Kimi Dîvan’la coşuyor
Hepsi bâtılı boşuyor
Dünyâ İslâm’a koşuyor...
Bekir OĞUZBAŞARAN