Yenidoğan çetesinin yahut Türkiye'de sürekli artan resmi ve gayri resmi çetelerin, yapılan yolsuzlukların, işlenen cinayetlerin, intiharların, tecavüzlerin, kısacası suçların ve suçluların üreme yeri, kokuşmuş Kemalist rejimdir.
Toplumumuzda yaşanan sosyal çöküşün ana kaynağı, devlet eliyle hala ayakta tutulan Kemalist rejim ve onun dayattığı Batıcı, laik yaşam tarzıdır.
Devlet eliyle sürekli beslenen, sürekli suni teneffüs yapılan bu rejim; kültürel ve ahlaki değerlerimizi yok sayıyor, Müslüman Anadolu'nun ruhunu paramparça ediyor, kültür ve değerlerinden uzaklaştırıyor.
Medya, eğlence sektörü ve eğitim sistemi gibi araçlarla bu yabancılaşma sürekli besleniyor. Sonuç olarak, Batı'dan ithal edilen bu değerler, toplumun sosyal dokusunu zayıflatıyor ve derin ahlaki krizlere yol açıyor.
Toplumsal sorunların kaynağı olan Kemalizm’e tutunarak ne adalet sağlanabilir ne de artan suç önlenebilir. Bağlı oldukları putun önünde fotoğraf çekerek her türlü pisliği yapabilme hakkını kendilerinde bulan Allahsız, kitapsız, bebek katili Kemalistleri de, putlarını da bertaraf etmeden, bu topraklardan silip süpürmeden bu memlekete huzur ve nizam gelmeyecek!
