Ulusal Güvenlik endişeleri ve casusluk suçlamaları
TikTok'un sahibi olan Çin merkezli ByteDance şirketi, ABD'li yetkililer tarafından ulusal güvenlik tehdidi olarak tanımlanıyor. ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Michael McCaul, TikTok'u "Amerikalıların telefonunda bir casus balonu" olarak nitelendirirken, çocukların Çin propagandasından korunması gerektiğini vurguladı. Yüksek Mahkeme de bu gerekçeyi destekleyerek yasayı onayladı.
TikTok CEO'su Shou Zi Chew, ABD yasal sistemine güvendiklerini belirterek, "Hiçbir yere gitmiyoruz. Gerçekler ve Anayasa bizim yanımızda," ifadelerini kullandı. Ancak bu açıklama, uygulamanın ABD'deki faaliyetlerini devam ettirme ihtimalini kurtarmaya yetmeyecek gibi görünüyor.
Dijital egemenlik savaşında ABD-Çin gerilimi
TikTok'un yasaklanması, iki ülke arasındaki ekonomik, teknolojik ve ideolojik mücadeleyi temsil ediyor.
ABD, TikTok'un Amerikalı kullanıcıların verilerini Çin hükümetiyle paylaşabileceği endişesiyle hareket ediyor. Bu durum, dijital güvenliğin modern dünyada çatışmanın önemli bir boyutu haline geldiğini gösteriyor.
TikTok'un ABD'li teknoloji devleri üzerindeki etkisi çok büyük. Meta ve Google gibi şirketler, TikTok'un popüleritesinden ciddi şekilde etkilendi. ABD'nin bu yasak kararı, yerel şirketlerinin rekabet gücünü koruma çabası olarak da yorumlanabilir.
ABD, TikTok'u Çin'in ideolojik bir aracı olarak görürken, uygulamanın kültürel etkilerinin de çocuklar ve gençler üzerinde ciddi sorunlar yarattığını savunuyor. Bu durum, dijital dünyadaki savaşların yeni bir cephesini işaret ediyor.
TikTok saçmalığı nedir?
TikTok, 2016 yılında Çin merkezli ByteDance şirketi tarafından geliştirilen, kısa video paylaşımına dayalı bir sosyal medya platformu... Kullanıcıların 15 saniyeden 10 dakikaya kadar videolar oluşturmasına ve paylaşmasına olanak tanıyor. Eğlence, dans, komedi adı altında saçma sapan birçok kategoriye ayrılıyor. Platform, toplum ahlâkını ciddi bir şekilde erozyona uğratıyor.
-TikTok'un, kullanıcı verilerini yoğun şekilde toplaması ve bu verilerin Çin hükümetine iletilebileceği endişesi, uygulamanın en büyük eleştirilerinden biri.
-Kısa videoların sürekli akışı, kullanıcılarda bağımlılık yaratıyor. Gençler üzerinde beden algısı sorunları, yetersizlik hissi gibi psikolojik etkiler yaratıyor.
-Platform, anlamsız ve yüzeysel içeriklerin yayılmasına katkıda bulunarak kültürel derinliği ikinci plana itiyor. TikTok'un popülerliği, kültürel çürümeyi hızlandırıyor.
-TikTok, devasa etkileşim gücüyle ideolojik manipülasyon riskleri taşıyor. Algoritmaların kişiye özel çalışması, bilgi kutuplaşmasına ve propaganda operasyonlarına zemin hazırlıyor.
TikTok yasağı, yalnızca bir sosyal medya platformuna karşı alınan bir karar değil, dijital düzende ideolojik, ekonomik ve teknolojik ölçekte yeni dengelerin kurulmasına yönelik bir hamledir. Bu durum, ABD-Çin arasındaki gerilimin daha büyük bir soğuk savaşın dijital cephesine dönüşüreceği sinyalini veriyor.
Geçtiğimiz günlerde "Aile yılı" ilan edilen Türkiye'de de, hükümetten, toplum ahlâkını ve aile kurumunu yozlaştıran bu saçmalığı bir an önce durdurması bekleniyor!